İranlı uyuşturucu baronunun davasında sanık polislerden kritik sözler: İstanbul'da defalarca görüştük

İstanbul 40'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Efkan Öveç ve Cem Dursun, video konferansla bağlandı. Bazı tutuksuz sanıklar ise duruşma salonda hazır bulundu. Zindaşti ve adamlarına bilgi sızdırdığı iddia edilen polislerden Fatih Y., olay tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğünde Cinayet Büro Amirliği'nde görevli olduğunu söyledi. Fatih Y., "Zindaşti ile kızı ve yeğeninin 2014'te öldürülmesi olayı sebebiyle tanıştık. Görüşmelerimiz tamamen cinayeti çözme amaçlı maktul yakını ilişkisi kapsamında oldu. Zindaşti'nin ofisinde memur arkadaşlarımla birlikte görüştük. Bireysel anlamda kesinlikle bir irtibatım olmadı. Zindaşti ile irtibatım cinayetle başlamıştır, operasyonla bitmiştir" dedi.

"HOLLANDA İLE BİLGİ ALIŞVERİŞİ YAPILIYORDU"
Zindaşti'nin telefonunda fotoğrafı da bulunan Fatih Y., "Viber uygulamasındaki fotoğrafım onun telefonunda çıkmış, 4-5 yıldır bunu anlatmaya çalışıyorum. Ali Ekber Akgün cinayeti nedeniyle Hollanda'ya gittik. Emniyet amirimiz ile gittik. O dönem Hacı Osman Sezen ve Zindaşti'nin kızı ve yeğeninin cinayetleri meçhuldü. Orhan Ünğan sürekli bu konularla ilgili bizi arıyordu, cinayeti kendisinin yapmadığını, bilgi ve belge vereceğini söylüyordu. Orhan Ünğan ile mesafem neyse Zindaşti ile de mesafem aynıydı. Hollanda ile bilgi alışverişi yapılıyordu. İdari görevlendirmeyle gittik oraya. Amacımız konuşup cinayetleri aydınlatmaktı. Orhan Ünğan bizi Hollanda'dan arabayla aldı, Belçika'ya gittik. Orhan Ünğan o dönem şüpheli değildi, sadece cinayette adı geçen bir kişiydi. Verebileceği bir bilgi var mı, diye görüştük. Orhan Ünğan dilekçe yazıp bizi hedef gösterdi. Aralarındaki husumet bize sıçradı" diye konuştu.

"NİSH İSTANBUL'DA DEFALARCA GÖRÜŞTÜK"
Olay tarihinde cinayet Büro Amirliği'nde polis memuru olarak görev yaptığını belirten sanık Gönen K. ise "27 yıl polislik yaptım. Bu dosyada yaşadığım sıkıntı beni emekli olmaya sevk etti. Zindaşti'nin kızı ve yeğeninin öldürülmesi dosyasına cinayetten 4 ay sonra birim amirimin talimatı ile başladım. Dosya savcısı ile beraber görev yaptım. Kendisine bu dosyanın cinayet büro amirliğinin yetkisinin çok çok üstünde olduğunu ifade ettim. Savcı, 'görevden mi kaçıyorsun' diye sorunca 'birçok bilgiye ulaşamayacağım ama elimden geleni yapacağım' dedim. O sırada çok fazla konuşulmaya başlamıştı bu dosya. İfadelerin savcılık tarafından alınmasını sağladık. Dosya mahkemeye sunuldu. Sadece görevimi yaptım. Görevimi en iyi şekilde, layıkıyla yaptım. Zindaşti ya da bu olayda ismi geçen kimseyle irtibatım olmadı. Zindaşti ile Nish İstanbul'da defalarca görüştük. Emniyette görüşmemenizin nedeni kendisinin hedefte olmasıydı, başına bir şey gelmesini istemememizdi" diye konuştu.

ZEKERİYA ÖZ'ÜN GİZLİ TANIĞI
Sanık polisler dosyalarının, Zindaşti örgütü davasından ayrılmasını da talep etti. Mahkeme heyeti, bu talebi kabul etmedi. Sanıklar Efkan Öveç ve Cem Dursun'un tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, duruşmayı 15 Aralık'a erteledi.

24 Eylül 2007'de İstanbul, Büyükçekmece'de 75 kilo eroinle yakalanan Naci Şerifi Zindaşti, şu an FETÖ firarisi olan dönemin özel görevli savcısı Zekeriya Öz tarafından Ergenekon soruşturmasında "gizli tanık" yapılarak serbest bırakılmıştı. 26 Eylül 2014'te Büyükçekmece'de Porsche marka lüks aracında silahlı saldırıya uğrayan Zindaşti'nin kızı ve şoförü öldürülmüş, saldırganlar da üç ay sonra Küçükçekmece'de bir balıkçıda uğradıkları silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü.

6 Nisan 2018'de ise adının karıştığı 10 cinayet ve FETÖ bağlantısı sebebiyle Zindaşti ve örgütüne operasyon yapılmıştı. 11 Ekim 2018'de 6 adamıyla birlikte tahliye edilen Zindaşti, o tarihten beri saatler içinde sırra kadem basmıştı.