Yargıtay düğün yapmamayı boşanma sebebi saydı
Gelinlik giymek neredeyse tüm genç kızların hayalini süslüyor. Gelinlik giyme hayali yıkılan geç kızlar için Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'ndan önemli bir karar geldi. Kurul; geline söz verip de düğün yapmayan damadı kusurlu buldu. Düğün merasiminin tarifini de yapan Yüksek Mahkeme; düğün yapmamayı boşanma sebebi saydı. Emsal kararla; düğün yapmamak evliliği temelinden sarsan kusur olarak kabul edilecek.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 09:36 | 10.09.2019
- Güncelleme Tarihi: 09:42 | 10.09.2019
Kararı davalı temyiz etti. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, ekonomik durumu uygun bulunmayan eşin düğün yapma zorunluluğu bulunmadığına dikkat çekerek mahkeme kararını bozdu. Mahkeme ilk kararında direnince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi. Kurul; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nunun, "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.'' hükmüne dikkat çekildi.
DÜĞÜN YAPILMALIYDI
Kararda şöyle denildi:
''Somut olay incelendiğinde; tarafların resmî nikahla evlendikleri, düğün törenini ise ilerde yapmayı kararlaştırdıkları, sonrasında dosya içerisinde bulunan ve davalının da inkâr etmediği düğün davetiyesi ile düğün tarihi ve yerinin belirlendiği ortadadır. Davacının yakınlarının düğüne davet edildiği ancak belirtilen tarihte düğünün yapılmadığı, tarafların da bu sebeple biraraya gelmediği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, evlenmenin yasal şartı olmamakla birlikte düğün merasimi, Türk kültüründe bir nevi evliliğin ilanı niteliği taşıyan, ailelerin ekonomik durumları, toplumsal kökeni, eğitim düzeyi ve yaşadığı yere göre farklılık gösteren bir gelenek olup, somut olayda da tarafların bu geleneğin yerine getirilmesi konusunda mutabakatları bulunmaktadır. Ne var ki, davalının birtakım sebeplerle söz verdiği düğünü yapmaya yanaşmadığı, düğün tarihi ve yerinin belirlenerek davetiyelerin de dağıtılmasına rağmen bildirilen tarihte düğünün yapılmaması ve düğün için yapılan diğer tüm hazırlıkların sonuçsuz kalması sebebiyle davacı kadının ailesine ve çevresine karşı küçük düştüğü, bu suretle evlilikte eşine olan güvenini yitirdiği, evlilik birliğinin devamının davacıdan beklenmeyecek ölçüde temelinden sarsıldığı tüm dosya kapsamı ile sabittir. Bu itibarla, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre tarafların boşanmalarına dair mahkemece verilen direnme kararı yerindedir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının onanmasına oy birliğiyle karar verildi.''
Yargıtay'ın emsal nitelikteki kararı yorumlayan Avukat Fatih Karamercan, "Eşlerin ekonomik zorluklar sebebi ile resmî nikah töreni ardından hemen düğün töreni yapamadıkları ve düğün merasimini gelecekteki bir tarihe erteledikleri durumda, eşlerden birisinin düğün yapmaya yanaşmaması boşanma sebebi haline gelmiştir. Ancak bu duruma ile ilişkin söz konusu karar, eşlerin ekonomik durumlarına göre yani her somut olaya göre değişmesi gereklidir." dedi.