Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bugün ölmeyeceksek ne zaman öleceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Şehitlerimizin emaneti kıymetli kardeşlerim, değerli gazi kardeşlerim. Şehitler Köprüsü'ne gelerek programımıza katılan sevgili İstanbullular. Türkiye'nin her köşesinde meydanları dolduran değerli kardeşlerim hepinizi en kalbi duygularımla hasretle muhabbetle saygı ile selamlıyorum.

Geçen yıl bugün bu saatlerde burada tam bu noktada bir ihanet girişimi başlamıştı. Bir süredir anlam verilemeyen hareketlenin sebebi ve hedefi artık anlaşılmıştı. Köprüyü kapatan darbeciler kendilerince tüm İstanbula tüm Türkiye'ye ve tüm dünyaya artık kontrol bizim elimizde mesajı vermek istiyorlardı. Aşağı yukarı aynı saatlerde İstanbul ve Ankara'nın çeşitli yerlerinde de benzer işgal girişimlerinin haberleri geliyordu. O esnada ben Enerji Bakanımız eşim kızım torunlarım Dalaman'dan bu tarafa doğru hareket etmiştik.

Türkiye'nin FETÖ ihanet çetesinin aracılığı ile bir saldırıya bir işgal girişimine maruz kaldığını gören milletimiz hemen harekete geçmiştir. Milyonlarca vatandaşımız darbecilere karşı sokakları meydanları kışla önlerini havalimanlarını doldurmuştur. En büyük direnişler ve en kanlı saldırılar İstanbul ve Ankara'da yaşanmıştır. Diğer illerimizde darbeciler henüz harekete geçmeye fırsat bulamadan milletimiz ve vatansever askerlerimiz polislerimiz tarafından derdest edilmişlerdir. İstanbul'da en çok kan dökülen noktamız burasıdır. İşte 15 Temmuz Şehitler Köprümüzdür. Pek çok yerde onlarca şehidimiz oldu. Meclis'imizin bulunduğu Kızılay'da 40'ın üzerinde vatandaşımız şehadete yürüdü. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin önünde onlarca şehidimiz var. Gölbaşı Özel Harekat noktamızı uçakla bombalayan bu hainler 53 kardeşimizi şehit ettiler.

BUGÜN ÖLMEYECEKSEK NE ZAMAN ÖLECEĞİZ

3-4 metre ötesine kurşun düştüğü yere yürüyen ve kendisine gitme öleceksin diyen kişiye dönüp Bugün ölmeyeceksek ne zaman öleceğiz diyen millete kim dur diyebilir? O gece şehit kanları ile sulanan her karış toprağın her taşın her santim asfaltın dili olsa da yiğitlik nasıl olurmuş tüm dünyaya anlatsa. Çünkü bizim dilimiz bunları kelimelere dökmekte kifayetsiz kalıyor.

Özgürlüğüne ezanına bayrağına vatanına devletine geleceğine sahip çıkan milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Biz 15 Temmuz gecesi darbeci hainlerin saldırılarında 250 kahramanımızı toprağa verdik. Karşılığında ne kazandık biliyor musunuz 50 milyonluk Türkiye'nin geleceğini istikbalimizi kurtardık.

Rabbim ne buyuruyor biliyor musunuz Allah yolunda cihad edenlere vatanı milleti için cihad edenlere onların nefislerini cennet karşılığında Allah satın alıyor. Kur'an-ı Kerim'de bunun müjdesini veriyor ve bizim şehitlerimiz cennete yürürler. O makam sevgili Peygamberimize en yakın makam. Biz de burada sembolik bir makam hazırladık onlara. Bu makamda da ne buyuruyor Rabbimiz 'Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz. Onlar diridirler ancak siz bilemezsiniz anlayamazsınız'.
BİZ SIRADAN GÖÇEBE KAVİM DEĞİLİZ

Buradakinin bir benzerini de Ankara'da Külliye'nin orada yaptık. Onun da açılışını sabah namazına müteakip yapacağız. Topluluklar sadece anlık çıkarları için bir arada bulunurlar. Milletlerin ise ortak geçmişleri ortak değerleri ortak hayalleri vardır. Bunlar uğrunda gerektiğinde canlarını vermeyi göze alırlar. Türk milleti 15 Temmuz'da binlerce yılık tarihinde defalarca yaptığı gibi kutsallarını korumak uğrunda gözünü kırpmadan canını verebileceğini göstermiştir. Biz sıradan bir göçebe kavim değiliz biz milletiz onlar ise illet illet farkım

İDAM KONUSU PARLAMENTODAN GEÇİP BANA GELİRSE ONAYLARIM

Kandil'de, bütün dağlarda şu anda askerimiz polisimiz komandolarımız tüm güvenlik güçlerimiz oralarda bunları tek tek temizliyorlar. Diğer mesele ise parlamentonun meselesidir. Parlamentoya geldiği anda parlamento bu konuda kararını vermesi halinde bana geldiğinde ben de bunu onaylarım.

TÜRKİYE GÖRÜNDÜĞÜNDEN İBARET DEĞİLDİR

Ateş düştüğü yeri yakıyor. Karşımızdaki örgütler gördüğümüz yapılarından ibaret olmayabilir. Ancak şunu da iyi bilsinler Türkiye de göründüğünden ibaret değildir. Bizim arkamızda da binlerce yıllık devlet geleneğimiz var bunu da böyle bilmeleri lazım.
BİR ÖLECEK BİN DİRİLECEĞİZ

Biz dirileri şerefli ölüleri şanlı Türk milleti olarak dünyanın geleceğine talibiz. Bizi ne terör örgütleri ne de onları kullananların sinsi oyunları çökertebilir. Gerekirse bir ölecek ama bin dirileceğiz. Ölümü ölümle korkutarak yolumuza devam edeceğiz. Kalbimizden inancı yüreğimizden cesareti bileğimizden gücü sırtımızdan teri eksik etmeden çalışacağız. 'Doğacaktır sana vadettiği günler hakkın kim bilir belki yarın belki yarından da yakın'

ERDOĞAN'DAN KILIÇDAROĞLU'NA: BU MÜCADELE ÖDLEKLERİN VE VANDALLARIN MÜCADELESİ DEĞİLDİR

Hala birileri kontrollü darbe diyor. Doğru o gece 23:15 Atatürk Havalimanı'na iniyor. Benim orada on binlerce kardeşim orada. Tanklar VİP'in önünde geliyor bu tanklar orada duruyor ya dışarı çıkamıyor bu beyefendi önce korkuyor gidip görüşüyorlar görüşmeden sonra tankların koruması altında bu Kılıçdaroğlu denilen zat oradan çıkıp Bakırköy Belediyesi'ne gidiyor. Biz Yenikapı'ya bu beyefendiyi de davet ettik bilseydim etmezdim. Önce davetime olumsuz cevap verdi son anda Cumartesi Yenikapı Cuma günü geleceğini bildirdi. Fakat Yenikapı ruhundan da bir şey alamamış ki kontrollü darbe dedi. Bu 250 şehidimize saygısızlıktır hakarettir. 2 bin 193 gazimize saygısızlıktır hakarettir bu millete saygısızlıktır hakarettir. Bunu nasıl söylüyorsun. Bu millet senin gibi ürkek korkak değil. Bu milletin yüreği var yüreği o yürek sende yok. Bu mücadele ödleklerin mücadelesi değildir Vandalların mücadelesi değildir.

İnsan 15 Temmuz gecesi darbecilerin kontrolü altında çıkıp Bakırköy'de güvenli bir makama gidip çay kahve içerek olayları takip edince böyle bir hisse kapıldı. Halbuki o gece her yerde canları pahasına mücadele edenlerin gördükleri hissettikleri bambaşkadır. Darbecilerle aynı çizgide yürüdüğü politikayı gizlemeye saklamaya çalışıyor.
Sen o makama CD ile gelmiş bir genel başkansın. Kendisinin o gece nerede olduğunun tüm belgeleri ile açıkça ortada iken darbeciler için yollara düşen bu zat için ne desek boştur. Bugün parlamentoda hala sıkılmadan utanmadan hala bunları söylüyor. Tıpkı FETÖ'cüler gibi bu da kendisine verilen görevi yerine getiriyor. Ama ilk kez bugün FETÖ'yü bir örgüt olarak kabul etti. Biz geleceğimiz için burada olduğu gibi milletimiz ile birlikte yürümeye devam ediyoruz devam edeceğiz.

15 Temmuz'u unutmamak ve unutturmamak tarihimize karşı da en büyük sorumluluğumuzdur. Cuma günü 100 bini aşkın Hatmi Şerif indirildi ve Millet Camii'nde bunun duası yapıldı. Eğer 15 Temmuz'un verdiği dersleri doğru okumazsak yeni 15 Temmuzları yaşamamız kaçınılmaz olacaktır. Üstelik bir sonraki 15 Temmuz'da düşmanın hangi yüzle ve hangi şekilde çıkacağını bilemeyiz. 15 Temmuz'u yaptıranların hangi amacı olduğu ortadadır. Bu gerçekleri siz de biz de çok iyi biliyoruz.
BU MİLLET İHANET EDENİN BAŞINI EZMEKTEN ASLA TEREDDÜT ETMEZ

Örgütün hile ile insanlarımızdan gasp ettiği ne varsa asıl sahibine iade edildi. Bu örgütle bağlantısı olduğu belirlenen ve sayısı bine yakın özel şirkete kayyum atanarak kontrol altına alındı. FETÖ sadece değil PKK terör örgütü için de benzer yollara başvuruldu. FETÖ davalarında yavaş yavaş kararlar çıkmaya başladı. Bu ülkede hiç bir suç cezasız kalmayacak bundan emin olunuz. Bu millet ihanet edenin başını ezmekte de asla tereddüt etmez.

BUNLARI TEK TİP ELBİSE İLE ÇIKARTALIM

Türk milleti aman dileyene ne kadar merhametli ise ihanetinde ısrar edene de o kadar şediddir. Geçen gün sayın Başbakanımızla da konuştum. Artık bunlar mahkemeye çıkarken bunları artık tek tip elbise ile çıkartalım.
Şehit yakınlarımız ve gazilerimiz ile birlikte bu açılışı yaptıktan sonra TBMM önünde yapılacak törende milletimizle birlikte olmak için şimdi de Ankara'ya hareket edeceğiz orada da aynı şekilde şehitler mekanını bunun yanında da parlamentonun önünde aynen bu şekilde büyük bir mitingimizi yapacağız. Beştepe Millet Camii'nde kılacağımız sabah namazının ardından Cumhurbaşkanlığı önünde yapılan Şehitler Abidesi'nin açılışını gerçekleştireceğiz. Ondan sonra da demokrasi nöbetlerimiz başlayacaktır. İstanbul, vatanım da vatanım.