Erdoğan: İt ürür kervan yürür

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"TÜRKİYE'Yİ 4 TEMEL ÜZERİNDE KALKINDIRDIK"

14 yıl önce ülke yönetimini devraldığımızda Türkiye'yi 4 temel üzerinde kalkındıracağımızı söyledik. Eğitim, adalet, sağlık, ekonomi vs. bu uğurda gece gündüz çalıştık, nice engelleri aştık, nice mücadelelerden galip çıktık.
"40 YILLIK SIZMA GEÇMİŞİ VAR"

Ülkemize, milletimize ve şahsıma kurulan bazı tuzakları geç gördük. 367 garabetinden kapatma davasına kadar öyle yöntemlerle karşımıza çıkıldı ki, hukuk adına biz utandık. Bu zor dönemlerde FETÖ denilen şer örgütü diğer kurumlarla birlikte özel önem verdiği yargının içine sızmaya başlamıştır. 40 yıllık sızma geçmişi var.
"17-25 ARALIK ÖRGÜTÜN KENDİNİ AÇIĞA ÇIKARMASININ ADIDIR"

FETÖ mensubu hakim ve sacılar görevlerini kriterlere uygun olarak mı yapıyorlardı? Kamuoyu oluşturmaya yönelik haberlerden başlayarak, kolluk güçlerinin araştırmalarına, savcıların soruşturmalarına, hakimlerin kararlarına kadar her yerde örgütün çıkarları ve talimatları esas alınmıyor muydu? Bu ülkeyi, iradelerini bir terör örgütüne teslim etmiş hakim ve savcılara terk edemezdik. 17-25 Aralık operasyonunu birileri şahsi meselem olarak göstermeye çalıştı. 17-25 Aralık operasyonu, bu örgütün kendini gösterme operasyonudur. Halbuki 17-25 Aralık operasyonu yargıyı ele geçirmeye çalışan bu örgütün (FETÖ) kendini inkar edilemez bir şekilde açığa çıkarmasının adıdır.

Türkiye'nin darbecilerle, cuntacılarla, vesayet odaklarıyla mücadelesi adına yargıya verdiğimiz desteği, bu örgüt (FETÖ) kendi militanlarına yol açmak için kullanmıştır. Bu durum, sadece kadroların istilasına yol açmamış, aynı zamanda darbecilerle, cuntacılarla, vesayet odaklarıyla yaptığımız mücadeleye de çok büyük zararlar vermiştir.

"MİLİTANLARINA YOL AÇMAK İÇİN KULLANMIŞTIR"

Fetullahçı Terör Örgütü'nün, yargıya verilen desteği kullandığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin darbecilerle, cuntacılarla, vesayet odaklarıyla mücadelesi adına yargıya verdiğimiz desteği, bu örgüt (FETÖ) kendi militanlarına yol açmak için kullanmıştır. Bu durum, sadece kadroların istilasına yol açmamış, aynı zamanda darbecilerle, cuntacılarla, vesayet odaklarıyla yaptığımız mücadeleye de çok büyük zararlar vermiştir."
"PKK İLE FETÖ ORTAK ÇALIŞIYOR"

15 Temmuz sonrasında bürokraside gördüğümüz şudur: FETÖ'cülerin tasfiyesi işleri rayına oturtmuştur. Kamudan uzaklaştırılan FETÖ'cüler nedeniyle bir zorluk yaşanmıyor. Reina saldırısında teröristin yakalanmasında olduğu gibi. Bu vesileyle Başbakanımızı, İçişleri Bakanımızı ve tüm emniyet teşkilatımızı ülke genelinde yaptıkları bu operasyonu Türk polisinin ne kadar güçlü olduğunu göstermesi bakımından önemsiyorum. Bu örgütün mensupları sadece kendileri için çalışıyordu. Yoklukları işleri kolaylaştırdı. PKK terör örgütü ile bunlar ortak çalışıyor. Bugün bizim emniyet teşkilatımız içinde, TSK'da bunlar var. Bunlar terör örgütlerinin işini kolaylaştırıyor ama günden güne eriyorlar. Daha da eriyecekler.

"MEYDANI BOŞ BIRAKMAYIN"

Atalarımız bunu söylemiştir: İt ürür kervan yürür. İstedikleri kadar ön kesmeye çalışsınlar. 17-25 Aralık'ın hemen ardından HSYK'yı tamamen ele geçirerek ele almaya çalışan örgüte karşı Yargıda Birlik Derneği kurulmuştur. İyi ki kurdunuz. Er meydanının sahibi sizler olmak zorundasınız. Eğer meydanı boş bırakırsanız, birileri gelir o meydanı doldurur.

"İTİRAFÇI DİYE ÇIKANLAR YALAN SÖYLÜYOR"

Biz, hayatımızın hiçbir döneminde insanları peşin hükümle kategorize etmedik, buna göre davranmadık. Devletine, milletine, hükümetine, demokratik meşru siyasi kurumlara saygı duyan veya öyle gözüken herkese kapıları açık tuttuk. Hiç kimseye ve hiçbir gruba ne yargıyı ne de başka bir grubu peşinen asla teslim etmiş değiliz. Fakat bu örgütün (FETÖ) zihin dünyası ve organizasyon yapısı, her türlü iyi niyeti istismara müsait olduğu için adeta 'Saman altından su yürüterek' pek çok yerde güç temerküzüne girdiklerini gördük.
"ÇİFT BAŞLILIK BUNU GETİRİYOR"

Anayasa değişikliği yasama yürütme ve yargı erkleri arasındaki ilişkiyi düzenliyor. Ülkemizde siyasi sistemin tıkandığı dönemlere baktığımzıda bu ilişkilerdeki sıkıntıların olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla Yasama, Yürütme, Yargı erkleri arasındaki ilişkinin yeniden belirlenmesi büyük bir kazançtır. Yeni bir anayasa ile yerli yerine bu ilişkiyi oturtmak gerekiyor. İmkanlar dahilindeki arayışlarımızdan vazgeçmedik. Anayasanın başbakanlık hükümeti sistemi esas alan yapı değiştirilmemişti. Böyle olunca iki başlı bir yapı ortaya çıkmıştır. Almamız gereken mesafe farklı. Yani ben patinaj ifadesiyle kullandım. Devletin işlerliğinde bir patinaj var. Çift başlılık bunu getiriyor. MHP'nin bu gerçeği görmesi sayesinde anayasa değişikliği yapılmasının yolu açılmıştır. Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık gücünü birleştiren yeni yönetim modelinin hayırlı olacağına inanıyorum.