Erdoğan: İsrail'e uyarıda bulunduk

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Wow Otel'de "Parlamentolar arası Kudüs Platformu Kudüs ve Süreci̇n Problemleri̇ Sempozyumu"nda konuştu. İsrail'de ezanın kısıtlanmasına yönelik tasarıyı değerlendiren Erdoğan, "Yakın dönemde ezan konusunda yaşanan tartışmaları tehlikeli buluyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle;
"HAREM-İ ŞERİF'İN KUTSİYETİNE ZARAR VEREN EYLEMLERE SESSİZ KALAMAYIZ"

"Bizim beklentimiz, bırakın Filistinlilere bu tür baskılar yapılmasını, tarihi olarak kendilerine ait olan toprakların iadesi için gereken adımların derhal atılmasıdır. Müslümanların ibadetlerini kısıtlayan Harem-i Şerif'in kutsiyetine zarar veren mütecaviz eylemlere sessiz kalamayız."

"ORTADOĞU'DA KALICI BARIŞIN TEK YOLU FİLİSTİN DEVLETİNİN KURULMASIDIR"

Erdoğan, "Ortadoğu'da kalıcı barış için tek yol 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasıdır. Bunun için uluslararası toplumun Filistin'e verdiği desteği artırması şarttır." dedi.
"EZAN YASAĞI" TASARISI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'de gündeme gelen "ezan yasağı" tasarısı ile ilgili olarak, "Bilhassa yakın dönemde ezan konusunda yaşanan tartışmaları son derece tehlikeli buluyorum. Bu yönde parlamentoda karar alınması bir yana, böyle bir tartışmanın varlığı dahi akıl ve vicdan dışıdır. "ifadelerini kullanarak şöyle konuştu:

"Ötekileştirmeyi derinleştirecek, din ve vicdan hürriyetini ayaklar altına alacak bu tartışmanın kimseye faydası yoktur. Bu tarz bir uygulamaya gidilmesi, sadece Filistinlileri değil, onlarla birlikte tüm Müslümanları rencide etmektedir. Bölgemizin yeni gerilimlere, yeni provokasyonlara değil, barışa katkı sağlayacak hamlelere ihtiyacı var. Bu konuda endişelerimizi, böyle bir tasarının yasalaşması halinde, ne tür tehlikeli sonuçlara sebep olabileceğini çeşitli kanallardan İsrailli yetkililere ilettik."
"KUDÜS'Ü TEK BAŞINA KOYMAMALIYIZ"

"Gerek maddi gerekse manevi olarak, Kudüs'ü tek başına koymamalıyız." diyen Erdoğan, "Barış ve adaletle 400 yıl boyunca Kudüs'e hizmet etme bahtiyarlığına nail olup şehre binlerce eser kazandıran ecdadın torunları olarak inşallah bizler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kudüs'e bütün desteğimizi bütün imkanlarımızla vermeye devam edeceğiz. İhtiyaç duydukları her zaman Filistinli kardeşlerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Filistin'i ayağa kaldırmak için, Mescid-i Aksa'nın kutsiyetini muhafaza etmek, onu mahzun, onu boynu bükük koymamak için var gücümüzle çalışacağız." şeklinde konuştu.
"SURİYE'DE 1 MİLYONA YAKIN İNSAN ÖLDÜ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda 600'lü rakamlar konuşuluyor ama hayır. Bana göre Suriye'de 1 milyona yakın insan öldü." ifadelerini kullanarak şunları kaydetti:

"Bu ölüm hala devam ediyor. Çocuk, kadın, erkek ayrım yapmaksızın devam ediyor. Nerede BM, ne yapıyor? Irak'ta var mı yine yok. Biz sabır, sabır, sabır dedik en sonunda dayanamadık ve Suriye'ye Özgür Suriye Ordusu ile beraber girmek zorunda kaldık. Niçin girdik? Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok. Mesele toprağın gerçek sahipleri topraklarına sahip olsunlar, bunu sağlamak için. Yani orada bir adaletin tesisi için varız. Devlet terörü estiren zalim Esed'in hükümdarlığına son vermek için biz oraya girdik, başka bir şey için değil."
"Şu andaki haliyle ben BM'den adalet beklemiyorum"Erdoğan, "Hem kıtaların orada temsil edilmesi sağlanmalıdır hem dünyadaki tüm inanç gruplarının orada temsil edilmesi sağlanmalıdır, dolayısıyla 'Biz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde yokuz' kimse dememeli. Bunun sağlanması lazım. Eğer Birleşmiş Milletler adalet tesis edecekse, adalet dağıtacaksa bu böyle olur. Ama şu andaki haliyle ben Birleşmiş Milletlerden adalet beklemiyorum, böyle bir adalet de oradan çıkmaz, bunu bilin." dedi.
'BMGK BİR TURNUSOL KAĞIDI İŞLEVİ GÖRÜYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede yaşanan pek çok gerilimin temelinde Filistin meselesinin, buradaki hak gasbının yattığının aşikar olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Alınan BM kararları maalesef bu haksız durumu gidermeye yetmedi. Çünkü hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunun geçerli olduğu mevcut küresel sistemde, bu kararların hiçbiri uygulanamıyor. 1948 yılından bu yana Filistinli kardeşlerimize yönelik baskı, tehcir ve ayrımcılık politikaları artarak devam ediyor. Açıkçası ben Filistin meselesinin BM Güvenlik Konseyi için bir turnusol kağıdı işlevi gördüğüne inanıyorum."
"Hem kıtaların orada temsil edilmesi sağlanmalıdır hem dünyadaki tüm inanç gruplarının orada temsil edilmesi sağlanmalıdır, dolayısıyla 'Biz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde yokuz' kimse dememeli. Bunun sağlanması lazım. Eğer Birleşmiş Milletler adalet tesis edecekse, adalet dağıtacaksa bu böyle olur. Ama şu andaki haliyle ben Birleşmiş Milletlerden adalet beklemiyorum, böyle bir adalet de oradan çıkmaz, bunu bilin. "
'HOCA FALAN DEĞİL ŞARLATAN'

Erdoğan, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile ilgili yaptığı konuşmada, "Irak'ta ve Suriye'de mezhep çatışmaları oluyor. Buna seyirci mi kalalım? Gelin el ele verelim ama dik duralım. Duygusal davranmayalım. Atmamız gereken adımları atalım. 15 Temmuz'da milletim F-16'ların, tankların, topların insanoğluna işlemyeceğini gösterdi. neden çünkü onlar şehadete yürüdü. FETÖ bu ülkede hedefine ulaşamadı ve ulaşamayacak. Bu bir şarlatandır, hoca falan değildir. Ne diyorlar o bize şah damarımızdan daha yakın. Bunu yazan da profesör. Profösör olsan ne yazar. Bunlar işi işte buralara kadar getirdiler." ifadelerine yer verdi.

'DİKTATÖR ESAD'IN HÜKÜMRARLIĞINA SON VERMEK İÇİN GİRDİK'
Şu anda 600'lü rakamlar konuşuluyor ama hayır. Bana göre Suriye'de 1 milyona yakın insan öldü. Bu ölüm hala devam ediyor. Çocuk, kadın, erkek ayrım yapmaksızın devam ediyor. Nerede BM, ne yapıyor? Suriye'de, Irak'ta var mı yine yok. Biz sabır, sabır, sabır dedik en sonunda dayanamadık ve Suriye'ye Özgür Suriye Ordusu ile beraber girmek zorunda kaldık. Niçin girdik? Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok.
Mesele toprağın gerçek sahipleri topraklarına sahip olsunlar, bunu sağlamak için. Yani orada bir adaletin tesisi için varız. Devlet terörü estiren zalim Esad'ın hükümdarlığına son vermek için biz oraya girdik, başka bir şey için değil.

Bizim asabi bir milliyetçiliğe olumlu bakmamız mümkün değil. Bizim dinimiz İslam. Irak'ta, Suriye'de ne oluyor? Mezhep çatışmaları... Buna seyirci mi kalalım? Atmamız gereken adımları atalım, bir yerlerden çekinmeyelim

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.