"Dönemin savcısı KPSS dosyasını gizledi"
KPSS sorularının gönderildiği Baki Saçı'nın avukatı Mustafa Derin, "Soruların çalınması bir organizasyon işi" dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 25.10.2016
- Güncelleme Tarihi: 04:06 | 25.10.2016
FETÖ'nün sorularını çalıp elemanlarına servis ettiği 2010 KPSS usulsüzlüğüne ilişkin görülen davada sanık Baki Saçı'nın avukatı Mustafa Derin, "Herkes pirüpak görünüyor. Ancak ortada bir organizasyon var açık" dedi. Derin, dönemin savcısı Şadan Sakınan'ın dosyası savsakladığını söyledi.
RODOPLU SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü KPSS usulsüzlüğü soruşturmasının ilk davası Ankara 2. Ağır ceza mahkemesinde dün görülmeye devam edildi. Davanın dikkat çeken isimlerinden Yusuf Rodoplu ile diğer sanıklar savunma yaptı. Savunmalarında soruların sızdırılıp servis edilmesi, kopya çekilmesi, HTS bağlantısı ve para hareketliliğine ilişkin suçlamaları kabul etmeyen sanıkların davanın en kritik ismi Baki Saçı hakim karşısına çıktı.
"HEDİYE GÖNDERECEĞİM" DİYE YOLLAMIŞTI
Daha önce kolluk kuvvetleri tarafından ifadesi alınan ve itiraflarıyla soruşturmanın seyrine ışık tutan Saçı mahkemede geçmişte yaptığı savunmayı tekrar ettiğini belirterek şunları anlattı: "Daha önce ifade ettiğim gibi soruları, ortaokul ve liseden sınıf arkadaşım Berat Koşucu, 'hediye göndereceğim' diyerek yollamıştı. O an, 'soruların çıkıp çıkmayacağını bilmiyorum. Açsam, belki deneme olur ama sınavda çıkarsa kul hakkıdır' diye düşündüm. Bu sorulara hiçbir şekilde bakmadım. Berat soruları çalıştığı kurumlardan temin etmiş olabilir. Bunu daha önce savcıya da ifade ettim. Berat bu olaydan bir hafta sonra memlekete gelmişti. Bana, 'sorulara baktın mı, kullandın mı' dedi. 'Kullanmadım' dedim. Berat keşke firarda olmasaydı da açıklasaydı. 2008'e kadar onların evlerinde kaldım. Daha sonra ayrıldım. Berat Koşucu da örgütten değil, sınıf arkadaşlığından tanıyorum."
"HERKES PİRÜPAK GİBİ GÖRÜNÜYOR"
Saçı'nın avukatı Mustafa Derin de duruşmada herkesin "pirüpak" gibi göründüğünü ancak bir "organizasyon" olduğunu ifade etti. Adil bir yargılama için 2010'dan beri uğraştıklarını kaydeden Derin, dönemin savcısı Şadan Sakınan'ın dosyayı nasıl sümenaltı ettiğini ise şöyle anlattı:
"BU BİR ORGANİZASYON İŞİ"
"2010'da savcıya 'Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneğine gidilsin' dedik. Fakat o dönemin savcısı bunu hep savsakladı, hep erteledi. Bizim dosyayla ilgilenmemizi, delil almamızı, tavır almamızı engelledi. Soruşturma için kozmik oda kurduğunu söyledi. Ancak kapıya 2 polis dikip bizi dosyadan uzaklaştırdı. Bizden gizledi. 'ÖSYM'ye operasyon yapılsın' diye dilekçe verdik. 'Bu sınav kitapçıklarının üzerinde işlem olmalı, işlemsiz kitapçıklar mevcut olabilir' dedik. 3 bin 227 kitapçıkta hiçbir işaret yoktu. Bu bir organizasyon işi'. Bu örgütün soru çaldığını, hırsızlık yaptığını, organizasyon içinde olduğunu belirttik. Hem müvekkilim hem ben bunun ceremesini de çektik. 3 gün Fuat Avni şahsımı yazdı."
SABAH
RODOPLU SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü KPSS usulsüzlüğü soruşturmasının ilk davası Ankara 2. Ağır ceza mahkemesinde dün görülmeye devam edildi. Davanın dikkat çeken isimlerinden Yusuf Rodoplu ile diğer sanıklar savunma yaptı. Savunmalarında soruların sızdırılıp servis edilmesi, kopya çekilmesi, HTS bağlantısı ve para hareketliliğine ilişkin suçlamaları kabul etmeyen sanıkların davanın en kritik ismi Baki Saçı hakim karşısına çıktı.
"HEDİYE GÖNDERECEĞİM" DİYE YOLLAMIŞTI
Daha önce kolluk kuvvetleri tarafından ifadesi alınan ve itiraflarıyla soruşturmanın seyrine ışık tutan Saçı mahkemede geçmişte yaptığı savunmayı tekrar ettiğini belirterek şunları anlattı: "Daha önce ifade ettiğim gibi soruları, ortaokul ve liseden sınıf arkadaşım Berat Koşucu, 'hediye göndereceğim' diyerek yollamıştı. O an, 'soruların çıkıp çıkmayacağını bilmiyorum. Açsam, belki deneme olur ama sınavda çıkarsa kul hakkıdır' diye düşündüm. Bu sorulara hiçbir şekilde bakmadım. Berat soruları çalıştığı kurumlardan temin etmiş olabilir. Bunu daha önce savcıya da ifade ettim. Berat bu olaydan bir hafta sonra memlekete gelmişti. Bana, 'sorulara baktın mı, kullandın mı' dedi. 'Kullanmadım' dedim. Berat keşke firarda olmasaydı da açıklasaydı. 2008'e kadar onların evlerinde kaldım. Daha sonra ayrıldım. Berat Koşucu da örgütten değil, sınıf arkadaşlığından tanıyorum."
"HERKES PİRÜPAK GİBİ GÖRÜNÜYOR"
Saçı'nın avukatı Mustafa Derin de duruşmada herkesin "pirüpak" gibi göründüğünü ancak bir "organizasyon" olduğunu ifade etti. Adil bir yargılama için 2010'dan beri uğraştıklarını kaydeden Derin, dönemin savcısı Şadan Sakınan'ın dosyayı nasıl sümenaltı ettiğini ise şöyle anlattı:
"BU BİR ORGANİZASYON İŞİ"
"2010'da savcıya 'Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneğine gidilsin' dedik. Fakat o dönemin savcısı bunu hep savsakladı, hep erteledi. Bizim dosyayla ilgilenmemizi, delil almamızı, tavır almamızı engelledi. Soruşturma için kozmik oda kurduğunu söyledi. Ancak kapıya 2 polis dikip bizi dosyadan uzaklaştırdı. Bizden gizledi. 'ÖSYM'ye operasyon yapılsın' diye dilekçe verdik. 'Bu sınav kitapçıklarının üzerinde işlem olmalı, işlemsiz kitapçıklar mevcut olabilir' dedik. 3 bin 227 kitapçıkta hiçbir işaret yoktu. Bu bir organizasyon işi'. Bu örgütün soru çaldığını, hırsızlık yaptığını, organizasyon içinde olduğunu belirttik. Hem müvekkilim hem ben bunun ceremesini de çektik. 3 gün Fuat Avni şahsımı yazdı."
SABAH
DİĞER