Ombudsman'dan paralel yapı önerisi
Kamu Başdenetçisi (Başombudsman) Nihat Ömeroğlu, yüksek yargıdaki paralel yapıya bağlı isimlerin meslekten atılmakla eşdeğer olan "meslekten çekilmeye davet" yöntemi ile sistem dışına çıkarılması gerektiğini söyledi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 28.06.2016
- Güncelleme Tarihi: 06:07 | 28.06.2016
Kamu Denetçiliği Kurumu, Yargıtay ve Danıştay'ın yeniden yapılandırılmasına ilişkin tasarı Meclis'te görüşülürken, "Adalet Sisteminin Sorunları, İyileştirilmesi ve Güvenilirliğinin Artırılması" adı altında özel bir rapor yayınladı. Rapor, Kurul Başkanı Başdenetçi Nihat Ömeroğlu tarafından basın toplantısıyla anlatıldı.
Ömeroğlu, TBMM gündemindeki yasada yer alan düzenlemelerin yeterli olmadığını belirtirken paralel yapıya bağlı hareket eden Yargıtay ve Danıştay üyelerinin meslekten atılmaları önerisini şöyle aktardı: "Kanun değişikliği yoluyla meslekte kalmalarının uygun olmadığı tespit edilen bir kısım üyelerin emekli edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bir diğer çözüm önerisi olarak, soruşturmalar sonucu gizli (yasa dışı) yapılanma mensubu oldukları delilleri ile birlikte ortaya konulan yüksek mahkeme üyelerinin Yargıtay ve Danıştay'ın yetkili kurullarınca meslekten çekilmeye davet edilerek sistem dışına çıkarılmaları da düşünülmelidir. Zira malum yapı üyeleri sistemde kaldıkça yargı bugünkü durumundan kurtulamaz."
ÜÇ AYRI ÖNERİDE BULUNDU
Nihat Ömeroğlu, "yasadışı gizli yapılanmaya mensup olduğu konusunda şüphe bulunmayan ancak bu konudaki zorluk nedeniyle net delillere ulaşılamayan yüksek mahkeme üyeleri" için de üç ayrı öneride bulundu.
Ömeroğlu, Yargı Strateji Üst Kurulu gibi bir kurul oluşturulmasını, bu durumdaki yüksek yargıçların burada görevlendirilerek uluslar arası mevzuat, AİHM, yerli ve uluslar arası mahkeme kararları gibi konularda veri hazırlamalarını önerdi.
Paralel yapı ile birlikte hareket ettikleri konusunda şüphe bulunmayan yüksek yargıçların istinaf mahkemelerinde görevlendirilmesinin de bir seçenek olduğunu belirten Ömeroğlu, bu durumda olan yüksek yargıçlar için üçüncü seçeneğini de şöyle önerdi: "Aynı şekilde bakanlık ve müstakil genel müdürlüklerin birinci hukuk müşavirliklerinde görevlendirilerek bu kişilerin bilgi birikiminden yararlanılabilir."
MÜLAKAT SİSTEMİ ÖNERİSİ
Ömeroğlu, bir kimsenin yüksek yargı mensubu olmasında sakınca varken bir bakanlığın hukuk müşavirliğinde bulunmasının Devlet Memurları Kanunu yönünden mümkün olup olmayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken ise özetle şöyle konuştu: "Yasadışı örgütler gizli olarak hareket ediyor ve bazı durumlarda net olarak delil bulunamıyor. Bir kişinin bu yapıya bağlı olup olmadığını bilirsiniz ama bunu delillendiremezsiniz. Bizim önerimiz bu gibi durumlar için geçerli. Elbette ki ilk seçenek yargı sistemi dışına çıkarılmalarıdır."
Başdenetçi Nihat Ömeroğlu'nun açıkladığı raporda, HSYK'daki Yargıtay ve Danıştay üyeliklerine seçim sırasında "mülakat" sistemi getirilmesi önerisi de yer aldı.
Raporda, yargı birliğine de geçilerek, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi'nin "Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Mahkemesi adı altında birleştirilmeleri önerildi.
SABAH
Ömeroğlu, TBMM gündemindeki yasada yer alan düzenlemelerin yeterli olmadığını belirtirken paralel yapıya bağlı hareket eden Yargıtay ve Danıştay üyelerinin meslekten atılmaları önerisini şöyle aktardı: "Kanun değişikliği yoluyla meslekte kalmalarının uygun olmadığı tespit edilen bir kısım üyelerin emekli edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bir diğer çözüm önerisi olarak, soruşturmalar sonucu gizli (yasa dışı) yapılanma mensubu oldukları delilleri ile birlikte ortaya konulan yüksek mahkeme üyelerinin Yargıtay ve Danıştay'ın yetkili kurullarınca meslekten çekilmeye davet edilerek sistem dışına çıkarılmaları da düşünülmelidir. Zira malum yapı üyeleri sistemde kaldıkça yargı bugünkü durumundan kurtulamaz."
ÜÇ AYRI ÖNERİDE BULUNDU
Nihat Ömeroğlu, "yasadışı gizli yapılanmaya mensup olduğu konusunda şüphe bulunmayan ancak bu konudaki zorluk nedeniyle net delillere ulaşılamayan yüksek mahkeme üyeleri" için de üç ayrı öneride bulundu.
Ömeroğlu, Yargı Strateji Üst Kurulu gibi bir kurul oluşturulmasını, bu durumdaki yüksek yargıçların burada görevlendirilerek uluslar arası mevzuat, AİHM, yerli ve uluslar arası mahkeme kararları gibi konularda veri hazırlamalarını önerdi.
Paralel yapı ile birlikte hareket ettikleri konusunda şüphe bulunmayan yüksek yargıçların istinaf mahkemelerinde görevlendirilmesinin de bir seçenek olduğunu belirten Ömeroğlu, bu durumda olan yüksek yargıçlar için üçüncü seçeneğini de şöyle önerdi: "Aynı şekilde bakanlık ve müstakil genel müdürlüklerin birinci hukuk müşavirliklerinde görevlendirilerek bu kişilerin bilgi birikiminden yararlanılabilir."
MÜLAKAT SİSTEMİ ÖNERİSİ
Ömeroğlu, bir kimsenin yüksek yargı mensubu olmasında sakınca varken bir bakanlığın hukuk müşavirliğinde bulunmasının Devlet Memurları Kanunu yönünden mümkün olup olmayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken ise özetle şöyle konuştu: "Yasadışı örgütler gizli olarak hareket ediyor ve bazı durumlarda net olarak delil bulunamıyor. Bir kişinin bu yapıya bağlı olup olmadığını bilirsiniz ama bunu delillendiremezsiniz. Bizim önerimiz bu gibi durumlar için geçerli. Elbette ki ilk seçenek yargı sistemi dışına çıkarılmalarıdır."
Başdenetçi Nihat Ömeroğlu'nun açıkladığı raporda, HSYK'daki Yargıtay ve Danıştay üyeliklerine seçim sırasında "mülakat" sistemi getirilmesi önerisi de yer aldı.
Raporda, yargı birliğine de geçilerek, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi'nin "Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Mahkemesi adı altında birleştirilmeleri önerildi.
SABAH
DİĞER