Cumhurbaşkanı Erdoğan: Paris ve Brüksel için endişeliyim

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un Esenler ilçesinde Kentsel Dönüşümü tamamlanan ilk konutların teslim töreninde konuştu. Konuşmasında üç yıl önce Taksim Gezi parkında çeşitli bahanelerle başlayan Türkiye'nin sosyal ve ekonomik anlamda zarara uğratıldığı Gezi olaylarına da değindi. Erdoğan konuyla ilgili, "Gezi'nin hedefi türkiye'nin bütün vizyon projelerini durdurmaktı" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kentsel Dönüşüm Konutlar Teslim töreninde konuştu. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

140 bin metrekarelik alana sahip İstanbul'un en güzel yerleşim yerini kurduk. Şimdi % 70'i yeşil alan olan bir durumda Esenler. Tabi afet riski taşıyan alanların dönüştürülmesi alanında hedefimiz büyük... Dönüşüm için ilk kazmayı vurduğumuz yerde ilk anahtarları teslim ediyoruz... Yola çıktığımızda bu projeyi sadece rant projesi olmakla itham edenler gelsinler burayı görsünler. Onların öyle derdi yok. Ah geziciler ah....

RAHMETLİ MENDERES'İ İPE GÖNDEREN SİZSİNİZ

Ne diyor çıkmış kanımızı dökerler diyor. O sizin geçmişinizde var... Rahmetl Menderes'i ipe gönderen sizsiniz. Sizi ben bile kurtaramam diyen sizsiniz. Bizim demokrasi mücadelemizde asla böyle bir şey yok.

YÜZLERİ VARSA GELİP BAKSINLAR

Kardeşlerim afet riski bulunan yapıların dönüştürülmesi için dava açanlar gelsinler... Yüzleri varsa gelip baksınlar. Yüz varsa utanırlar... Ama bunlar böyle bir cibiliyete sahip değildir. Bizim için aslolan milletimizin huzurudur. Sizin bu heyecanınız varsa bize bu yeter... Dün Yenikapı'da ,önceki gün Diyarbakır'da ben milletimi gördüm... Sizler yanımızda duduğunuz müddetçe yapmaya devam edeceğiz. Türkiye'yi hedeflerimiz doğrultusunda geliştirmeye devam edeceğiz. Hiç endişe etmeyin... Milletim yerli ve milli bir mücadele ile yola devam diyor. Kentsel dönüşüm kapsamında çalışmalar devam ediyor. Bugüne kadar 49 ilde ilk adımları attık.

YATAY YAPILANMAYA GEÇECEĞİZ

Mahallelerimizi terör örgütünden tamamen temizleyim yeni baştan inşaa edeceğiz. İlçelerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Geçmişte birazda şartların zorlamasıyla dikey yapılaşma yoğunlaştı... İnşallah yeni alanlar üretmek suretiyle yatay yapılaşmaya geçeceğiz. Türkiye genelinde bu anlayışı değiştiriyoruz. Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin yorumlarıyla biçimlendirilen eserler ortaya koymalıyız. Buna bazı ilaveler yapabiliriz. İnsanın önde olduğu şeyler kurmalıyız. Ulaşımda raylı sistemleri ön plana çıkarmalıyız. Şehirlerimizin tarihi özelliklerine sahip çıkmalıyız. İstanbul'u sur içi başta olmak üzere tarihi alanları yeni baştan inşaa edeceğiz.. Haliç'in bataklığa döndüğü, sokaklarının yürüyemez olduğu bir İstanbul'dan hamdolsun bugünkü İstanbul'a geldik. Şimdi daha modern bir Türkiye..

GEZİ OLAYLARI TÜRKİYE'NİN GÜÇLENMESİNDEN RAHATSIZLIK DUYANLARIN SENARYOSUYDU

Geçmişte romanlara şiirlere konu olmuş diğer şehirlerimizi de aynı cazibeye kavuşturmalıyız. Bundan 3 yıl önce Taksim'de düzenlenen bazı düzenlemelerle bahane edilerek eylemler başladı. Yollar dükkanlar yakıldı. Eylemlerin bahanesi olan Gezi Parkı'nın bile altını üstüne getirdi. 17-25 Aralık darbe girişimini terör olayları takip etti.. Taksim DAyanışma Platormu geldi.. Bana söyledikleri ile kamuoyuna duyurdukları farklıydı. Taleplerinin eylemleri ile alakası yoktu. Nitekim bugün parkta ağaçlarda bölgede yapılan tahribatlara rağmen düzenlendi. Orman ve Yeşil alanı dünyada en çok artıran ülke Türkiye. Gezi olayları Türkiye'nin güçlenmesinden rahatsızlık duyanların senaryosuydu.

EVET PARİS'TEN ENDİŞELİYİM

Bugün Paris'i görüyorsunuz.. Orada insanların demokratik tepki süreçlerine izin vermeyen Paris'i kınıyorum. Paris'te özgürlük mücadelesi verenler, Brüksel özgürlük mücadelesi verenlere niye böyle yapıyorsunuz... İnşallah olaylar bölücü terör örgütünün doğu illerimizde yaptıklarına kadar uzanmaz.. Evet Paris'ten endişeliyim... Soğukkanlılığımızı muhafaza ediyor ve gerekli önlemleri aldık. Bugün Paris ve Brüksel yanıyor. Başka Batı şehirlerinde de çok ciddi protestolar, olaylar ve eylemler yaşanıyor. 3 yıl önce İstanbul'u mesken tutup, neredeyse kesintisiz canlı yayın yapan medya kuruluşları, bu olaylara adeta kör, sağır ve dilsiz kalmışlardır.

UNUTMAYACAĞIZ

Kim laf ederse ona da laf ederler... Ama bugünleri de unutmayacağız. Tıpkı Gezi'de önümüze konulanları, 17-25 darbe girişimini, terör örgütünün ülkemizde kazdığı çukurları unutmadığımız gibi unutmayacağız. İntkam peşinde olmayacağız ama tarihin tekerrür etmemesi için ders çıkaracağız.