'31 Mart'ın dini çerçevesi yoktur'

"SONUÇ İTİBARIYLA BENZERLİK VAR"

'Abdülhamit gibi kudretli bir padişah tahtan indirilebiliyorsa neden bugün olmasın denilmiş olunabilir. Ben başka bir ilişki bulamıyorum. Ya bizim bilmediğimiz şeyleri biliyorlar, gördüler başka bir şey söyleyemiyorlar. Yazılmış olan, bilimsel olarak üretilmiş olan her şeyi biz biliyoruz, kendimizde üretiyoruz, arşivlere gidiyoruz böyle bir şey yok.'

"31 MART'IN DİNİ ÇERÇEVESİ YOKTUR"

'31 Mart isyanının İstanbul'da belirli asker grupların belli taleplerle, makul talepler de diyebiliriz, kendi içerisinde makul talepleri de var. Sloganlara bakmayalım, burada müşahhas talepleri var askerlerin, mesela ibadet yönünde subayların ibadet yapmasını engellediği yönünde talepleri var. Askeriyeden bir takım subaylar alaylı diye emekli ediyor, bunların dönmesini istiyor, bunun gibi meseleler var. İsyanı bastırmak için Rumeli'den Hareket Ordusu adıyla ki bu ordu gönüllülerden oluşur, içinde Bulgar'da vardır, Sırp da vardır, Makedon da vardır. Bunlar gelmiştir İstanbul'a gerçekten cinayetler de işlemişlerdir. Hatta kendi askerine top kullanılmıştır, bu yanlışlar da yapılmıştır, çok eleştirilmiştir ama neticede Hareket Ordusu isyanı çok kısa sürede bastırdı. Ayrıca isyancılara padişahın desteği de yok. Şeriat istemekle suçlanan padişah da isyan istemiyor zaten. Kendi sarayında bulunan askeri unsurları kesinlikle devreye sokmamıştır. Ümmetin kanı akmayacak diye silahları toplatmıştır padişah. Bakın bu hareket daha sonra kendisine yöneldi. Çok başında bu işleri rahatlıkla bastırabilirdi, kan dökerek, şiddetle bastırabilirdi. Padişah bunları yapmadı, istemedi böyle bir şeyleri. Kan akmasını istemedi. Zalim söylenir ya, diktatör denir, Kızıl Sultan diye söylenir ya elinde bunca güç varken bunlara hiçbir şekilde tevessül etmemiştir. Burada nifak doğmasını istememiştir padişah. Gerçekten itidalli davranmıştır. Hareket ordusu geldi, isyanı kısa sürede bastırdı, sonra bir meclis toplandı o dönem meclisi, tabi o meclis o dönem askeri unsurların tesiri altında.'