Erdoğan: "Vekil değil teröristin ta kendisi"

Cumhurbaşkanı, 21'inci Muhtarlar Toplantısı'nda konuştu, HDP'li vekil Hezer'in Ankara bombacısının evine taziyeye gitmesine tepki gösterdi: Terör örgütünün her eyleminde ön safta yer alan milletvekili, teröristin ta kendisidir. Parlamento'ya giden fezlekeler, raflarda çürümemelidir

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer'in, Ankara'da 29 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısını gerçekleştiren canlı bombanın taziyesine gitmesini sert bir dille eleştirdi. Erdoğan, "Böyle milletvekilliği, böyle siyasetçilik olmaz" diyen Erdoğan, teröre destek çıkan milletvekilleri için Meclis'e gönderilen fezlekelerle ilgili gereğinin yapılması çağrısında da bulundu. Dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 21. Muhtarlar Toplantısı'nda, Antalya, Amasya, Ankara, Bolu, Gaziantep, İstanbul, Kahramanmaraş, Muğla, Niğde, Sakarya, Şanlıurfa'dan gelen muhtarlara hitap eden Erdoğan özetle şöyle dedi:
BÖYLE SİYASETÇİLİK OLMAZ: Birileri gidiyor, Ankara'daki alçak eylemle 29 kişinin kanına giren teröristin, sözüm ona taziyesinde boy gösteriyor. Bir başkası Meclis'te bu alçaklığa sahip çıkıp, devleti suçlamayı sürdürüyor. Böyle milletvekilliği, böyle siyasetçilik olmaz. Dünyanın hiçbir yerinde sivilleri hedef alan intihar bombacılarına sahip çıkan siyasi parti, milletvekili göremezsiniz. Bunlar geçmişte, 'Bize demokratik imkân vermiyorlar' diyordu. Parlamento'ya girdiğinizden bu yana hiç rahat durdunuz mu? 80 milletvekilli aldığınız anda bile yine terör çığırtkanlığı yapıyordunuz...
FEZLEKELER RAFLARDA ÇÜRÜMEMELİ: Arabasıyla terör örgütüne silah taşıyan, örgütün sığınaklarında teröristlere canlı kalkanlık yapan, evini teröristlere tahsis eden, terör örgütünün her eyleminde ön safta yer alan milletvekili, milletvekili değil, teröristin ta kendisidir. Gönderilen bu fezlekeler, Meclis'te karşılığını bulmalıdır. Artık milletimizin tahammülü kalmamıştır. Eğer bir milletvekili terörle mücadele kapsamında suç olarak görülen bir tutum içindeyse, gereği yapılmalıdır. Milletvekili sıfatı taşımak nasıl terörist gibi davranmaya mani olamıyorsa, aynı şekilde cezalandırılmaya da engel olamaz. Bu fezlekeler Parlamento raflarında çürümemelidir, tozlanmamalıdır.
CELLATLA KURBAN AYNI KEFEDE: Suriye'de ateşkes için varılan uzlaşma ilkesel olarak elbette olumludur. Biz de Suriyeli kardeşlerimize nefes aldıracak bir ateşkesi destekliyoruz. Ancak bu ateşkesle, ülkesinde yarım milyona yakın insanın katledilmesinden sorumlu Esed rejimi ve onu destekleyen güçlere açık bir destek verilirken, muhalifler konusunda hâlâ ikircikli bir dil kullanılması endişe vericidir. Kimin, hangi muhalefet grubundan olduğunun tespitini şayet Rusya, Esed rejimi ve PYD-YPG gibi yapılar gerçekleştirecekse ortada vahim bir durum vardır. Cellatlarla kurbanların aynı kefeye konduğu, kontrolün de cellatlara verildiği bu durumun, yeni ve daha trajik gelişmelerin kapısını açmasından endişe ediyoruz. Esed rejimiyle bir olup ılımlı muhaliflere acımasızca saldıran Rusya'nın insafına terk edilmiş bir ateşkesle, masum insanların tepesine düşen ateş hiç kesilmeyecektir. Suriye'nin gerçek sahiplerinin dışlandığı bir ateşkes sadece Esed rejimi ve onunla birlikte hareket edenlerin ekmeğine yağ sürecektir.
MÜTTEFİK OLMANIN RUHUNA YAKIŞMAZ: Anlamayanlara, anlamak istemeyenlere bir kez daha ifade etmek istiyorum. PYD-YPG tıpkı PKK gibi, DAEŞ gibi, El Kaide gibi birer terör örgütüdür. Bizim terör örgütü dediğimiz, buna ilişkin bilgileri, belgeleri paylaştığımız bir örgüte çok daha ısrarlı bir şekilde terör örgütü değildir denilmesi, müttefikliğin ruhunu yakışmaz. Müttefiklik sorumluluğu gereği olarak binlerce kilometre uzaktaki Kore'ye gittik. Binlerce kilometre uzaktaki Vietnam'a, Afganistan'a, Irak'a kendi güvenliği için müdahale eden bir ülkenin, Türkiye'den sınırının 100 metre ötesindeki tehditler karşısında sessiz kalmasını beklemesini anlamakta zorlanıyorum. Bu iş Türkiye için bir bekaa meselesidir.üttefiklerimizin artık bu konuda bir yol ayrımına geldiklerini görmeleri için meseleyi daha açık nasıl anlatabiliriz bilmekte zorlanıyorum.
BEDELİ GÖZE ALAN GELSİN: Şu veya bu beklentiyle coğrafyamıza gelip kısa bir sürede, kendilerine etkili ve kalcı alanlar açabileceklerini hesap edenlere, bir kez daha düşünmelerini tavsiye ediyoruz. Bu coğrafya pek çok medeniyete beşiklik etmiş, kadim bir coğrafyadır. Ama aynı zamanda medeniyetler, ordular, milletler mezarlığıdır. Biz, işte böylesine meşakkatli bir coğrafyada, bugüne kadar ayakta durmayı başardık. İnşallah ilanihaye bu toprakları ebedi vatanımız olarak muhafaza edeceğiz. Varsa aynı bedelleri ödemeye göze alan buyursun gelsin. 'Ben bedel ödemem, sadece çıkarıma bakarım' diyorlarsa, çok yanlış yerdeler. Bu 780 bin kilometre karelik vatan toprakları gelmenin kolay, tutunmanın zor olduğu bir yerdir.
RUS HALKININ DÜŞMANI DEĞİLİZ: Biz ne Rusya'nın ne Rus halkının düşmanı değiliz. Yüksek düzeyli stretejik konsey toplantılarını yaptığımız, 4 milyona varan turistin Rusya'dan geldiği bir dönemde, bunun yapılması hakikaten olabilir bir şey değildir. Aramızdaki ticaret hacmi 35 milyar dolara ulaştı, hedefimiz 100 milyar dolara ulaştırmaktı. Herkes yaptırım uygularken biz bu yaptırıma uymadık. Ama ne yazık ki Rusya iki pilota Türkiye gibi bir dostunu kaybetti.
PYD-YPG ATEŞKES DIŞINDA OLMALI: DAEŞ ve El Nusra, nasıl ateşkesin dışında tutuluyorsa bunlar gibi terör örgütü olan PYD, YPG de ateşkesin kapsamı dışında olmalıdır. Şayet muhalifler PYD-YPG'nin saldırılarına maruz kalmayıp tüm güçlerini DAEŞ'le mücadeleye hasredebilselerdi inanıyorum ki Suriye'de durum çok daha farklı olurdu. Son Ankara saldırısını ve güney bölgelerimizdeki bazı ilçelerde yaşanan eylemleri PKK ve PYD-YPG'nin birlikte gerçekleştirdikleri cümle alemin malumudur. Her iki örgüt de bunu açıkça ilan etmektedir. PYD-YPG'nin PKK'nın uzantısı bir terör örgütü olduğu gerçeğinin artık herkes tarafından kabul edilmesi gerekiyor. Bunun kabulü için illa PKK, PYD bombalarını Ankara'da değil de başka başkentlerde mi patlatmalı? Paris'te patlayan bombalar için gösterilen tepkiyle Ankara'daki bomba için gösterilen tepkilerin dozu ve samimiyeti arasındaki farkı biz görmüyor muyuz?
SAVAŞ HEVESLİSİ DEĞİLİZ: Biz asla savaş yanlısı, heveslisi bir ülke değiliz. Tarihimizde bunun hiçbir örneğini göremezsiniz. Tam tersine biz bölgemizde ve dünyamızda barışın, huzurun, istikrarın, güvenin, refahın hâkim olması için çalışıyoruz. 'Rus uçağını düşürmeseydiniz işler bu dereceye gelmezdi' diyorlar. Peki niçin Rusya'ya dönüp, 'Türkiye'nin sınırlarını ihlal etmeseydiniz işler bu hale gelmezdi' denmiyor? Biz uçağı durup dururken düşürmüş değiliz. Acaba Rusya'nın kendisine bu tür bir hamle yapılmış olsaydı Rusya, 'Buyur, geç' der miydi?
ARTIK TAHAMMÜL KALMADI: Bölücü örgütün sözcülüğünü yapmak dışında hiçbir işe yaramayan, hiçbir Meclis faaliyetinde bulunmayan partiye, ne bu milletin ne de bizlerin tahammül etmek gibi bir zorunluluğu olamaz. Demokratik bir ülkede ifade özgürlüğü vardır. Ama insanları öldürmek için silah taşıma özgürlüğü yoktur.
SABAH

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.