'ABD'nin Türkiye ile terör örgütünü aynı kefeye koymasına şaşırdık'
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, "ABD Dışişleri Sözcüsü Kirby'nin müttefiki Türkiye ile bir terör örgütünü (PYD) aynı kefeye koyan açıklamalarını hayretle karşıladık" dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 15.02.2016
- Güncelleme Tarihi: 16:47 | 15.02.2016
Bilgiç, bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kirby'nin hafta sonu yaptığı açıklamada, Türkiye ve PYD güçlerinin top atışlarını durdurmasına yönelik çağrısını değerlendirmesi istenen Bilgiç, Türkiye'nin, terörden çok çeken bir ülke olarak terörle mücadele için yaptıklarının ortada olduğunu dile getirdi.
Bilgiç, "Kirby'nin müttefiki Türkiye ile bir terör örgütünü aynı kefeye koyan açıklamalarını hayretle karşıladık" diye konuştu.
Kirby'nin açıklamalarını şiddetle protesto ettiklerinin de altını çizen Bilgiç, açıklamanın ardından bu düşüncelerini ABD makamlarına ilettiklerini kaydetti.
Bilgiç, Türkiye'nin özellikle Kandil'le irtibatı olan PYD'ye yönelik politikasının ortada olduğunu ifade ederek, geçen günlerdeki Türkiye ziyaretinde ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'a zaten PYD'nin terör örgütü PKK ile ilişkisine yönelik gerekli belge ve dökümanların verildiğini de hatırlattı.
Kirby'nin açıklamalarını şiddetle protesto ettiklerinin de altını çizen Bilgiç, açıklamanın ardından bu düşüncelerini ABD makamlarına ilettiklerini kaydetti.
Bilgiç, Türkiye'nin özellikle Kandil'le irtibatı olan PYD'ye yönelik politikasının ortada olduğunu ifade ederek, geçen günlerdeki Türkiye ziyaretinde ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'a zaten PYD'nin terör örgütü PKK ile ilişkisine yönelik gerekli belge ve dökümanların verildiğini de hatırlattı.
Bilgiç, PYD'nin Azez bölgesi ve ılımlı muhalefete saldırmasının da kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Uluslararası Suriye Destek Grubu toplantısının sonunda yayımlanan bildiriye değinen Bilgiç, toplantıda alınan kararların Cenevre'deki müzakerelerin önünü yeniden açmak açısından çok önemli bir çaba olduğunu belirtti. Bilgiç, görüşmelerin askıya alınmasının nedeninin Rusya'nın sivillere yönelik hava bombardımanına devam etmesi, rejim güçlerinin halkı açlığa mahkum etmesi, insani yardımın bir silah olarak kullanılması ve engellenmesi olduğunu anlattı.
Suriye'de PYD güçlerine yönelik saldırıların bugün devam edip etmediği sorusu üzerine Bilgiç, Suriye'den Türkiye'ye yönelik saldırı, top atışları ve tacizler neticesinde angajman kurallarının uygulandığını söyledi. Sözcü Bilgiç, bugün Hatay'da bir hudut karakoluna saldırı olduğunu ve buna misliyle karşılık verildiğini ifade etti.
Türkiye'nin YPG'ye top atışlarıyla ilgili Moskova'ya bilgi verilip verilmediği sorusuna Bilgiç, "daha önce böyle bir bilginin verilmediği" yanıtını verdi. Bilgiç, müttefik Washington ile zaten her platformda temasların sürdüğünün altını çizdi.
"TÜRKİYE'NİN AÇIK KAPI POLİTİKASI SÜRÜYOR"
Türkiye'nin karadan yaptığı operasyonların göç dalgasına yol açmayacağını belirten Sözcü Bilgiç, Türkiye'nin elinden gelen tüm imkanlarla Suriyelilere yardım etmeye devam ettiğini ve açık kapı politikasını sürdürdüğünü kaydetti.
Göçün nedeninin Rus uçaklarının hedef gözetmeden siviller de dahil ılımlı muhalefet unsurlarına yaptığı saldırılar olduğuna işaret eden Bilgiç, "Bunu sadece biz değil, bütün uluslararası kamuoyu söylüyor. Bu saldırılar durmazsa ülkemize yönelik göç dalgası olabilir" ifadesini kullandı.
"PYD'NİN MASADA OLMASI GÜNDEMDE DEĞİL"
"Suriye'de çözüm arayışlarında PYD'nin masanın bir tarafında olması halinde Türkiye'nin tutumu ne olur" sorusu üzerine Bilgiç, PYD'nin masada olmadığını ve olması gibi bir durumun gündemde bulunmadığını ifade etti.
SUUDİ ARABİSTAN'IN İNCİRLİK'E ASKER KONUŞLANDIRMASI
"Suudi Arabistan'ın İncirlik'e asker konuşlandırması söz konusu olacak mı?" sorusu üzerine Bilgiç, Konya'da hava savunma eğitimi çerçevesinde Suudi Arabistan uçakları bulunduğunu ancak DAEŞ'e karşı mücadele eden uluslararası koalisyon çerçevesinde herhangi bir Suudi Arabistan uçağının Türkiye'de bulunmadığını vurguladı. Bilgiç, "Ancak önümüzdeki dönemde alınan prensip kararı çerçevesinde Suudi Arabistan uçakları İncirlik'e gelecek. Bunda herhangi bir sıkıntı yok" diye konuştu.
Bilgiç, İncirlik'e gelmesi söz konusu olan Suudi Arabistan jetlerinin iki ülke arasında mı, yoksa koalisyon içinde mi alınan prensip karara göre geleceği yönündeki soruya, DAEŞ ile mücadelenin uluslararası koalisyon çerçevesinde yürütüldüğünü vurgulayarak "İncirlik'te İngiliz, Amerikalı, Alman ve Katar uçakları var. Bu uçaklara son olarak da Suudi Arabistan ekleniyor" yanıtını verdi.
"KARA HAREKATI KONUSUNDA KOALİSYONUN ALDIĞI BİR KARAR YOK"
Bilgiç, DAEŞ ile mücadele çerçevesinde bir kara harekatının yapılıp yapılmayacağına ilişkin, "Kara harekatı konusunda uluslararası koalisyonun almış olduğu bir karar yok. Ama uluslararası koalisyon bu konuya ilişkin bir karar alırsa uygulamasına koalisyon içindeki 64 ülkeden isteyen ülkeler katılabilir" şeklinde konuştu.
GÜVENLİ BÖLGE VE UÇUŞA YASAK BÖLGE
Bilgiç, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacıları Öncüpınar Sınır Kapısının karşısındaki çadır kentte bekletmesinin nedeninin, güvenli bölge konusunu tekrar gündeme getirmek olduğu yönündeki iddialara ilişkin soruya, şöyle yanıt verdi:
"Bu çok komik bir iddia. İki buçuk milyondan fazla Suriyeli Türkiye'de bulunuyor. Aslında bu tür iddiaları gündeme getirenlere bakmak lazım. Bizim küsurat olarak yuvarladığımız Suriyelileri Avrupa ülkeleri almaktan imtina ediyor, çekiniyor. Son gelişmeler çerçevesinde Avrupa ülkelerindeki kamuoyunun, hükümetlerin buna nasıl tepki verdiğini görüyoruz. Bence çok gülünç ve yersiz bir iddia."
NATO KARARLARI
Patriot füzelerinin ayrılmasının ardından NATO'dan Türkiye'ye verilecek hava savunma desteğine ilişkin son durumun sorulması üzerine Tanju Bilgiç, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'ye ziyareti sırasında ortak eylem konusunda mutabakata varıldığını hatırlattı.
NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nda da Ege'de yasa dışı göç yollarını kesmeye matuf gözetleme, keşif operasyonu icra edilmesi, NATO'nun Türkiye sınırı boyunca gözetleme, keşif yeteneklerinin yoğunlaştırılması konularının kabul edildiğini anlatan Bilgiç, "Varılan mutabakat uyarınca Ege'de Almanya komutasında deniz unsurları tarafından bir faaliyet icra edilecek. Aynı şekilde Suriye sınır bölgelerinde ise NATO uçakları ile bir istihbarat, gözetleme ve keşif operasyonu gerçekleştirilecek" ifadesini kullandı.