Karakaya yürekten yazan biriydi
"Kalemi kılıç gibi, kendine özgün, çok hassas, yürekten yazan bir arkadaşımızdı. " Star Gazetesi Yazarı Ahmet Taşgetiren, A Haber'de katıldığı Kadraj programında Medine'de geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Yeni Akit Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya'yı bu sözlerle anlattı.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 31.12.2015
- Güncelleme Tarihi: 20:37 | 31.12.2015
"Kalemi kılıç gibi, kendine özgün, çok hassas, yürekten yazan bir arkadaşımızdı. " Star Gazetesi Yazarı Ahmet Taşgetiren, A Haber'de katıldığı Kadraj programında Medine'de geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Yeni Akit Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya'yı bu sözlerle anlattı. İşte Taşgetiren'in ağzından arkadaşı Karakaya..
"GÜZEL YERDE RUHUNU TESLİM ETTİ"
Güzel bir yerde ruhunu teslim etti sahibine. Yani Mekke'de Umre vazifesini tamamladı, tavafını yaptı, Kabe'nin içinde şükür namazını kıldı.
"KALEMİ KILIÇ GİBİ, ÖZGÜNDÜ"
Güzel bir insandı, kalemi kılıç gibi diye niteleyebileceğimiz kendine özgü, nevi şahsına münhasır diyebileceğimiz bir arkadaşımızdı. Çok hassas, duyarlı, yürekten yazan bir arkadaşımızdı. Gözünü daldan budaktan sakınmayan bir Hasan Karakaya yazarlığı vardı. Kılıç gibidir ama yüreği de pamuk gibi, ipek gibi bir arkadaşımız. Bunu herkes teslim eder, Hasan Karakaya ile ortak zeminlerde buluşan mesela Sayın Cumhurbaşkanı'nın yurtdışı gezilerine Hasan Karakaya ile birlikte katılan aynı düşüncede veya değil herkes bunu teslim eder. Hatta bizzat duymuşumdur, Hasan abisiz bir gezi çekilmiyor gibi böyle şeyler. Keyifli bir arkadaşlığı, dostluğu vardır bu gezilerde. O yönüyle hakikaten yüreği pamuk gibi, ipek gibi bir arkadaşımızdı. Medyada kendine özgü bir yeri vardı, sütunu zevkle okunurdu. Dostları ve düşmanlarının olduğu muhakkak ama işte o kendine özgülük de kolay kazanılacak bir şey değil. En son sanıyorum 1 Kasım gecesi bazı televizyon programlarında yolarımız kesişti, aynı programlara katılmış olduk. Güzel bir insandı.
"GÜZEL YERDE RUHUNU TESLİM ETTİ"
Güzel bir yerde ruhunu teslim etti sahibine. Yani Mekke'de Umre vazifesini tamamladı, tavafını yaptı, Kabe'nin içinde şükür namazını kıldı.
"KALEMİ KILIÇ GİBİ, ÖZGÜNDÜ"
Güzel bir insandı, kalemi kılıç gibi diye niteleyebileceğimiz kendine özgü, nevi şahsına münhasır diyebileceğimiz bir arkadaşımızdı. Çok hassas, duyarlı, yürekten yazan bir arkadaşımızdı. Gözünü daldan budaktan sakınmayan bir Hasan Karakaya yazarlığı vardı. Kılıç gibidir ama yüreği de pamuk gibi, ipek gibi bir arkadaşımız. Bunu herkes teslim eder, Hasan Karakaya ile ortak zeminlerde buluşan mesela Sayın Cumhurbaşkanı'nın yurtdışı gezilerine Hasan Karakaya ile birlikte katılan aynı düşüncede veya değil herkes bunu teslim eder. Hatta bizzat duymuşumdur, Hasan abisiz bir gezi çekilmiyor gibi böyle şeyler. Keyifli bir arkadaşlığı, dostluğu vardır bu gezilerde. O yönüyle hakikaten yüreği pamuk gibi, ipek gibi bir arkadaşımızdı. Medyada kendine özgü bir yeri vardı, sütunu zevkle okunurdu. Dostları ve düşmanlarının olduğu muhakkak ama işte o kendine özgülük de kolay kazanılacak bir şey değil. En son sanıyorum 1 Kasım gecesi bazı televizyon programlarında yolarımız kesişti, aynı programlara katılmış olduk. Güzel bir insandı.
DİĞER