"CHP’ye oy vermeyen, namerttir"

İşte Yeni Akit yazarı Karahasanoğlu'nun bugünkü yazısı;
CHP iktidara gelemeyeceğini garantilediği için.
Vaadlerde sınır tanımıyor.
"Nasıl olsa iktidar olamayacağım.
İktidar olamayınca da, kimse bana 'Vaadlerini gerçekleştir' diyemez.." noktasında..
Ama atladığı bir şey var..
CHP; merkezi yönetimde iktidara gelmesi pek muhtemel olmasa da..
Belediye bazında, bazı illerde yönetimde..
Mesela İzmir'de..
Ege'de de çoğunlukla belediye başkanlıkları CHP'lilerin elinde..
Seçim vaadlerindeki "Taşeronluğu kaldırma" sözünü, buyursun o illerdeki belediyelerde kaldırsınlar.
Taşeronluk sevdalısı değilim..
Ama taşeronluğun kralını hayata geçirenler..
Laf edebiyatı yapmasınlar..
Sözlerini, kendi belediyelerinde hayata geçirsinler..
CHP'ye oy vermeyen, namerttir.
•
Daha önemlisi var..
Genel sağlık sigortalarında prim borçları için, silme taahhüdünde bulunuyorlar.
Devamla..
Kredi kartı ve tüketici kredisi borcu olanların faizlerinin en az yüzde 80'inin silineceğini vaad ediyorlar.
Diğer vaadlere geçmeyelim..
Buraya bir nokta koyup..
CHP'ye çağrımızı yapalım..
Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu'nda kaç üyeniz var?
Dolaylı falan değil.
CHP tüzel kişiliğinin belirlediği..
CHP'yi temsilen..
Parti sıfatı ile atama yaptığınız, Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu'ndaki üye sayınız kaç?
Eski milletvekiliniz Bayram Meral'in oğlu Kemal Meral!
Eski Çalışma ve Adalet Bakanınız Mehmet Moğultay'ın oğlu Ulaş Moğultay.
Yargıtay'da manevi tazminat davalarında hep sizin lehinize oy kullanan, emekli olduğunda vefa gereği İş Bankası'nın yönetimine getirdiğiniz Mustafa Kıcalıoğlu..
Ve Turkay Berksoy..
Buyrun, Türkiye'nin yönetimine geçtiğinizde ne yapacaksanız..
İş Bankası yönetiminde onu hayata geçiriniz.
Faizlerin % 80'ini silme sözü veriyorsunuz ya.
İş Bankası'nın faiz alacaklarının, bırakın % 80'ini.. % 10'unu silin de, "Gerçekten bunlar silerler" diyelim..
Var mısınız Kemal Kılıçdaroğlu..
Var mısınız CHP yönetimi..
Sizi temsilen İş Bankası yönetimine giren isimler, bankanın yönetim kuruluna bir teklif sunsunlar..
İş Bankası'nın faiz alacağından işe başlansın..
Orada silme işlemini gerçekten görürsek..
Ülke yönetiminde de, benzerini yapacağınıza kanaat getirelim...
Hodri meydan..
•
Asgari ücreti de..
1.500 TL'ye çıkarma vaadinde bulunuyor, CHP..
Asgari ücretin 1.500 TL'ye çıkarılmasında, CHP'nin elini tutan mı var?..
CHP genel merkezinde ve il-ilçe başkanlıklarında çalışanların ücretlerini, asgarisinden 1.500 TL'ye çıkarsınlar.. Görelim..
Dikkat edin..
Onlar "Asgari ücretten vergiyi de kaldıracağız" diyorlar ama.
İktidara gelmeden bunu yapmaları mümkün değil..
Ama asgari ücreti 1.500 TL yapmaları için..
Kendi yönetiminde olan işyerleri için, bunu hayata geçirmeleri için..
Kanuna falan gerek yok..
CHP'de çalışanın ücretini, tabii ki CHP belirleyecek..
"Biz işyerimizde asgari 1.500 TL ücret ödüyoruz" dersiniz.
Olur biter.
Size kim karışabilir ki?
O parayı devlet vermeyecek ki.
Devlet memnun bile olur..
Ona göre de vergi alacak, çünkü..
Dolayısı ile..
Bugün asgari ücretin 1.500 TL olabilmesinin imkanı var ise..
CHP hiç durmasın..
Bunu hemen uygulamaya geçsin..
CHP'nin yanı sıra..
İş Bankası gibi yönetiminde söz sahibi olduğu tüm şirketlerde..
Çalıştırdıklarının ücretini, asgarisinden 1.500 TL'ye çıkarmaya hemen başlasın..
7 Haziran'da CHP'ye oy vermeyen, namerttir.
•
Biz "Haydi görelim, belediyelerde şunu yap. Yönetiminde olduğun şirketlerde bunu yap" diyerek dil dökerken..
CHP seçim vaadinde bile, kurnazlığa başvurmuş.
Ücretsiz elektrik ve doğalgaz vaadinde bulunuyor.
Ama su için aynı vaadi yapmıyor..
Niye ki?
Su için de, "Önce sizin belediyeler başlasın, ucuz su vermeye" diyeceğimizden mi korkuyor?
Başka ne olabilir ki?