Davutoğlu'ndan Tunceli'ye müjde
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun merakla beklenen Tunceli ziyareti gerçekleşti. Davutoğlu buradaki konuşmasında Tunceli'ye pek çok müjde verirken eski Tunceli Kışlası'nın da müzeye dönüştürülerek Dersim Müzesi olacağını açıkladı.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 23.11.2014
- Güncelleme Tarihi: 16:35 | 23.11.2014
DERSİM'İN ADI NASIL TUNCELİ OLARAK DEĞİŞTİYSE ALEVİ KÖYLERİNİN İSİMLERİ DE DEĞİŞTİRİLDİ
Biz eğer dilden kulağa konuşuyor olsaydık tercümana ihtiyaç vardı. Gönülden gönüle konuşanların tercümana ihtiyacı yoktur. Bu topraklarda yüzlerce yıl konuşulmuş hakim olmuş Zazaca'yı Kürtçe'yi yasaklamanın insani bir yönü olabilir mi? Güzel Türkçe'yi güzel Kürtçe'den ayırmak mümkün mü? Siyaset eğer gönülleri birleştiriyorsa siyasettir. Biz bu muhabbeti tekrar inşa etmek için yola çıktığımızdan yeni Türkiye dedik. Kimse alınmasın Türkiye bizim Türkiye'miz bu ülke bizim ülkemiz.
Öyle hatıralar var ki sanatçılarımızı biliyoruz. Sezen Aksu'nun hadi gülümse bulutlar gitsin şarkısını hepimiz biliyoruz. Arkasında onun Kemal Burkay olduğunu öğrenmek vakit aldı. Bizim dönemimizde geldi davet ettik geldi buradan da davet ediyorum gelsin. Herkese kapımız gönlümüz açık. Kimse alınmasın, yaşananları bilirsek onun üzerinde güzel bir şey inşa edebilirsek bunun için kolektif anlamda da helalleşme kötü bir şey değil. Cemal Süreyya buradan sürgüne giden şiirimizin Türkçe'mizin büyük üstadı. Cemal Süreyya belki bu kimliğini ve geçmişini uzun süre saklamak zorunda kaldı. Demokratik bir ülkede bir şeyi saklamaya gerek yok. Her şey açık ve net konuşulmalı. Dersim adının ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bugünkü siyasetimizin de geleceğimizin de geçmişten geçtiğini bilmemiz gerekiyor. Zannetmeyin sadece Dersimliler mağdur oldu. Dersim nasıl Tunceli olduysa içinde Alevi İslam'ın değil Sünni İslam'ın da köylerinin de ismi değiştirildi.
Yani, Pirlerkondu'da yaşayanlar sünniydi. Orada Pir geçtiği için oranın adı Taşkent yapıldı. Ve zannetmeyin sadece Alevi kimliği üzerinden bunlar yürüdü. Babam rahmetli anlatırdı. Torosların zirvesi munzur gibidir. Dedem, Babam ve Amcamı kuran öğrenmeye gönderdiği için daha sonra okula giden amcam yanlışlıkla kendini camide zannedip Bismillah diye başladığı için dedemi alıp götürüyorlar. Bazıları yanlış anlıyorlar. Eski yaraları neden deşelim diyorlar. Dersimle ilgili yaraları deşmesek iyi olmaz mı dedi dedim ki herkesin acısı kendine olmasın dedim bir de bunu Dersimlilere sormak lazım. Başkalarının acılarını örtüp kendi acımızı öne çıkartırsak helalleşmeyi yapamayız. Acıları açıp onları orada bırakamayız. On yılların açtığı yaraları sara sara yürüyeceğiz. Zulmediyorsunuz ayıp ediyorsunuz diyen Seyit Rıza'nın torunları ile burada birlikte olduk. Bana kimse 75 yaşında bir yaşlının idama giderken yaşı küçültülüp Hüseyin oğlu da burada kendisini selamlıyorum İbrahim. Onun da oğlunun yaşını 18'den 21'e çıkartıp orada bulunan zalim birinin yalvaran babaya önce beni idam edin diyen babaya önce çocuğu öldüren kimi temsil ediyorsa etsin o zihniyet zalim bir zihniyettir. O zihniyeti savunanlar devleti savunmuş olamaz. O zihniyetle de yüzleşemeyen devlet milleti ile buluşamaz. Evet size ayıp edildi. Bu seyyidler diyarında söylüyorum bunu. Buradan herkesin kimliğini saygı ile selamlıyorum.
İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN
Biz, devlet ve milleti yeniden buluşturmanın çabası içerisindeyiz. Milletin değişik kesimleri empati yapmadan kucaklayamaz. Onun için yeni hükümetimizi kurarken hemen ilk el attığımız konular içerisinde çözüm sürecini başarıya ulaştırmak vardı hem de Cumhurbaşkanımızın Başbakanlık döneminde başlattığı Alevi Çalıştayı ile ilgili çalışmalar yaptık. Bilinsin ki biz yeni Türkiye diye kastettiğimiz yeni siyaset felsefemizin temelinde insanı yaşat ki devlet yaşasın vardır.
Metris, Mamak burada yatanların hepsi farklıydı. Her bir ideolojiden insanlar vardı. Kendi vatandaşından korkan bir devlet vatandaşına tavır alırsa kendi temelini sarsmaya başlar. Bizim için hiç bir iç tehdit tanımlaması yoktur. Vatandaşlarımızı hiç bir zaman bir tehdit olarak görmeyeceğiz. İskilipli Atıf Hoca veya Bediüzzaman Said Nursi hepsi farklı akımlardan geliyordu ama hepsi aynı baskıyı gördüler. Biz şunu diyoruz bundan sonra devletin resmi ideolojisi olmayacak. Milletle bağı ve aidiyeti. Milletin, devletin her toplumu kesimi ile bağı olmayan bir devlet gelecek inşa edemez. Kızmadan öfkelenmeden. Hepimizin yaşadığı acıları paylaşarak konuşacağız. Bürokraside her dönemde birileri dışlandı. Yazdığım bir yazı dolayısıyla ertesi gün biraz daha dikkatli yazmanız gerektiğini biliyorsunuz dedi kusura bakmayın dedim istifamı verdim bizi susturamazsınız tam da bugünlerde bunları yazabilmemiz gerekiyor dedim.
DEVLET MİLLETİ ADAM ETMEK İÇİN YOKTUR, DEVLET MİLLETE HİZMET İÇİN VARDIR
Naşit Hakkı Ulu, Dersim adam olmaz diyor devlet ne yapacaksa adam edecek diyor. Devlet adam etmek için değil hizmet etmek için vardır. Mülkiye müfettişi Hamdi bey. Dersim mülkiyet için bir çıbandır. Vural Savaş da o zamanki iktidar partisi için kanserli ur demişti. Kendisi beyin her şeyi o düşünüyor vücudu o idare ediyor bir de vücutta çıban var. Kim sana bu hakkı verdi? Zihniyet paralelliği hep sürdü. Tek tip olacaksınız dendi. Birine başörtünü çıkar dedi, ötekine Aleviliği bırak dedi. Herkese bir şey söylendi. Sen Kürtçe konuşma, şu kaseti yayınlama dendi. Bu diller nasıl birbirine düşman kılınabilir. Bizim bakanlar kurulunda bir Zaza bakanımız var gurur duyuyoruz. Cevdet beyi 30 yıldır tanınırım ne benim zihnimden onun etnik kimliği geçmiştir ne de onun zihninden benim etnik kimliğim. Biz birbirimize bakınca kardeşlik görüyoruz.
İbrahim Tali bey. Dersim olayları öncesinde hazırlanan raporda şöyle deniyor. Dersim'in dışarıyla bağlantısı kesilecek ve terbiye edilecektir. Kimi terbiye ediyorsunuz? Bir halka gıda ambargosu uygulamak demek ne demektir? Ben bugün bunu dile getirdim diye nasıl eleştirirsiniz? 94'te 50 kilodan fazla kimse un bulunduramaz deniyor evinde. Belgeler mevcut. Ben Kılıçdaroğlu'na tekrar başsağlığı diliyorum. Acılarını paylaşıyorum. Selvi Hanımın da acılarını paylaşıyorum. Bunu siyasi bir eleştiri olarak almayın. Bir şeyin zihniyetin devam ettiğini göstermek için bunları zikrettim.
Öğrencilerim olduğu her etnik gruptan hiç birini ayırmadım. Yeni bir çığır açmalıyız. Bunun 3 başlığı var. Birincisi ve en önemlisi bence;
Bunu da çok net söylemem lazım ki bugüne kadar kimse böyle bir çalışma yapmadı.
ZİHNİMİZDEKİ DUVARLARI YIKALIM
1 - Psikolojik eşiğin aşılması lazım; Acıların paylaşılmasıdır. Mahallelerin dışına çıkılması lazım. Mahalleden kastettiğim dar kalıplara sıkışmış kendi arasında konuşan toplumlar. Herkes birbiri ile selamlaşsın konuşsun. İstanbul'da dahi Kadıköy'deki dil ile Fatih'teki dil farklılaşıyorsa o zaman bu toplumun bütünün yüreğine el uzatamazsınız. O zaman yeni bir üslup benimsememiz gerekiyor. Eski üslup terkedilecek. Bu bizim taahhüdümüzdür. Sizden de talebimiz şudur ki yaşanan acılara rağmen her kesime açılmak. Herkes birbiri ile tekrar bir selamlaşsın konuşsun. Biraz önce Cemevi'ni ziyaret ettim o kadar mutlu oldum ki. Hak Muhammet Ali sofrasına bizi davet ettiler. şöyle düşünün nasıl Aşure gününde Muharrem Ayı'nda nasıl sofraya davet edilir lokma paylaşılır ben buradan bir çağrıda bulunuyorum gönül sofrasına tebessüm muhabbet sofrasına davet edelim. Gözlerimizin ta içine bakalım ve birbirimize muhabbeti ikram edelim. Nefreti vesayeti reddeden bir ikramda bulunalım. Ve her yerde bunu yapalım. Kimse kendi dünyasına kapanıp konuşmasın. Bazı kesimlerden eleştiri aldım. Evet buraya Horasan Erenlerinin huzuruna destur almaya ikrar vermeye geldim. İkrar Hak Muhammet Ali ise biz o ikrarın yolcusuyuz. Artık zihnimizdeki duvarları yıkalım. Bir daha kimse bizim aramızda bu toprakların evlatları arasında kimse duvar örme cesareti göstermesin. Bu sebeple tek taraflı açıklamalar yerine mümkün olduğunca geniş istişarelerle her bir kanaat önderi ile görüşerek hep birlikte neler yapabiliriz diye düşünmekteyiz. Kimse bunların yarım kalacağını akamete uğrayacağını düşünmesin. Acıları paylaşırken bütün acıları paylaşalım. Gençlerimizin hepsine hatıralarına sahip çıkalım ve gençlerin yaşıtlarının bir daha benzer problem yaşamamaları için sahip çıkalım.
2 - Zihni faaliyet; Tek taraflı bir empoze değil benim dünyamın benim düşüncelerimin iddialarının farkındaysan sana saygı duyarım değil. Yeni bir kültürel alan inşa edelim. Ya ayrıştırıcı olacağız biz ve siz diyeceğiz ya da içselleştirici bir dil kullanacağız. Tunceli tarihine ve bu tarih içinde o geçmiş birikime baktığımızda gördüğüm şey şu. Dersim'in erenlerinden öğrendiğimiz şu. Bir seyid geleneği var. Bir Horasan geleneği var her biri bir diğeri ile atıfla anılan bir Horasan geleneği. Dersim'in her yerine bu gelenekler nüfuz etmiş. Konya ile Dersim Akşehir ile Dersim de ayrılamaz. Arslanbaba kim Hoca Ahmet Yesevi'nin hocası. Kazakistan'a yolunuz düşerse oraya gittim Hoca Ahmet Yesevi'nin türbesini ziyaret ettim. 3 Saat kadar orada kaldım. Hepsi Hoca Ahmet Yesevi'nin buralara gönderdikleri erenlerdir. Biri gelmiş Baba Mansur olarak Tunceli'ye oturmuş biri gitmiş Hacı Bektaş'a gitmiş diğeri Hazreti Mevlana olmuş Konya'da. Bazıları Aleviliği din dışı bir hareket gibi göstermeye çalışıyorlar. Kimseye inancını empoze edemeyiz. Hak Muhammet Ali dedikten sonra Hazreti Muhammed'den ve onun damadı Hazreti Ali'den farklı bir Alevilik düşünülebilir mi? Son 4 günlük takvimimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bağdat'taydık Cuma günü Erbil'deydik. Erbil'de orada Cuma namazında Kürtçe, Arapça, Türkçe ifade etti hutbeyi veren hoca. Dün Patnos'daydım Sabah Ercincan'da şimdi Dersim'deyim. Bir taraftan çalışırken bir taraftan da bütün bu kültürlerin burada Dersim'de birleştiğini gördüm. Onun için Seyit Rıza'nın hatırasına saygı gösterenler Seyit Rıza'nın da bir seyit olduğunu unutmasınlar. Seyit demek peygamber torunu demektir. Seyit Rıza'nın hatırasına ideolojik sahip çıkmazsanız Seyit Rıza size hakkını helal etmez. Bu bağlamda Tunceli Üniversitesi'nde yeni bölümler açan rektörümüzü tebrik ediyorum. Bunu kimseye bir lütuf gibi değil bu topraklara borcumuz gibi yapmamız gerekir.
Burada bir kaç müjde hediye getirmek anlamında bir kaç husus zikretmek istiyorum.
TUNCELİ'YE MÜJDE
Eski kışla müzeye dönüştürülecek ve adı Dersim Müzesi olacak. Bunun için 10 milyon TL'lik ödenek ayrıldı. Rektörümüz biz düşünüyorduk Rektörümüzde talep etti biz de düşünüyorduk Üniversitemizin adı da Munzur Üniversitesi oluyor. Hak saklasın Munzur'u diyelim.
3 - Demokratik devlet anlayışı eşit vatandaşlık bilinci; Bu aslında sadece bir kesimi ilgilendiren bir konu değil. Milletle devletin buluşması yönünde atılan adımların taçlanmasıdır. Köye dönüşle ilgili köye dönüşün önünde hiç bir engel yok. Her türlü desteği verdik KÖYDES çerçevesinde ve vermeye de devam edeceğiz. Faili meçhulleri Türkiye'de 90'lı yıllarda pek çok vardı onları da tümüyle sistemden kaldırdık. Bir daha faili meçhul olmayacaktır. Kimse devlet adına veya başka bir gerekçeyle herhangi bir yapının içerisinde olmayacaktır. TRT 6'yı kurduk. Kürtçe'nin üzerindeki bütün yasakları kaldırdık. Bu topraklarda kullanılan her dile gereken saygıyısağladık. Bunlar bizim bu ülkeye olan borcumuz du bundan sonra da devam edeceğiz. Bu diyalogları bundan sonra çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.
Vatandaşlık bağlamında hiç kimse diğerine göre üstün değildir. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak bütün inanç mensuplarına bütün vatandaşlarımıza aynı mesafede olacağımıza ve kimseye ayrımcılık yapılmamasına gereken hassasiyeti göstereğimize emin olabilirsiniz. Onun için gayri müslim vakıflarına pek çok şeyi iade ettik. Biraz önce Cemevinde de zikredildi alevi kardeşlerimizden de talepler geldi özellikle bürokraside temsil konusunda. Bundan sonra buna daha çok dikkat edeceğiz. Bizde tek ölçü vardır liyakat liyakat liyakat. Herhangi bürokratik kademede bir ayrımcılık varsa bunun bizzat takipçisi olacağım. Bu çerçevede bütün kesimlerin hakkettiği yeri alması için çaba göstereceğiz.
Cemevleri ile ilgili talepleri biliyoruz. Bunu en kısa sürede görüşeceğiz. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi konusunda kanaatimi zikrettim. Alevi veya başka din mensubu vatandaşlarımıza dönük tahkir, aşağılamaya ilişkin tek cümle olsa bunu hepimize yapılmış bir hakaret olarak görürüz ve bunu kabul etmeyiz. Alevilikle ilgili daha anlatımlı bilgi de olmalı bence bunlar da tek tek incelenecek. Bu müfredat daha da zenginleştirilecek. Yerleşim yerlerinin isimleri ile olarak da genel bir değerlendirme yerine tek tek bakacak kimden ne talep gelmişse halkımızın talepleri yönünde adımlarımızı atacağız.
Benim sizlere temel mesajım bu ülke bu vatan hepimizin. Burada yeni Türkiye'de hiç kimse inancı veya etnik kökeni sebebiyle ötekileştirilmeyecek. Munzur Dağları da Toros Dağları gibi şenliklerin festivallerin yaşandığı bahar alanı olacak. Selam olsun herkese saygılarımı sunuyorum.
Sabah.com.tr
Biz eğer dilden kulağa konuşuyor olsaydık tercümana ihtiyaç vardı. Gönülden gönüle konuşanların tercümana ihtiyacı yoktur. Bu topraklarda yüzlerce yıl konuşulmuş hakim olmuş Zazaca'yı Kürtçe'yi yasaklamanın insani bir yönü olabilir mi? Güzel Türkçe'yi güzel Kürtçe'den ayırmak mümkün mü? Siyaset eğer gönülleri birleştiriyorsa siyasettir. Biz bu muhabbeti tekrar inşa etmek için yola çıktığımızdan yeni Türkiye dedik. Kimse alınmasın Türkiye bizim Türkiye'miz bu ülke bizim ülkemiz.
Öyle hatıralar var ki sanatçılarımızı biliyoruz. Sezen Aksu'nun hadi gülümse bulutlar gitsin şarkısını hepimiz biliyoruz. Arkasında onun Kemal Burkay olduğunu öğrenmek vakit aldı. Bizim dönemimizde geldi davet ettik geldi buradan da davet ediyorum gelsin. Herkese kapımız gönlümüz açık. Kimse alınmasın, yaşananları bilirsek onun üzerinde güzel bir şey inşa edebilirsek bunun için kolektif anlamda da helalleşme kötü bir şey değil. Cemal Süreyya buradan sürgüne giden şiirimizin Türkçe'mizin büyük üstadı. Cemal Süreyya belki bu kimliğini ve geçmişini uzun süre saklamak zorunda kaldı. Demokratik bir ülkede bir şeyi saklamaya gerek yok. Her şey açık ve net konuşulmalı. Dersim adının ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bugünkü siyasetimizin de geleceğimizin de geçmişten geçtiğini bilmemiz gerekiyor. Zannetmeyin sadece Dersimliler mağdur oldu. Dersim nasıl Tunceli olduysa içinde Alevi İslam'ın değil Sünni İslam'ın da köylerinin de ismi değiştirildi.
Yani, Pirlerkondu'da yaşayanlar sünniydi. Orada Pir geçtiği için oranın adı Taşkent yapıldı. Ve zannetmeyin sadece Alevi kimliği üzerinden bunlar yürüdü. Babam rahmetli anlatırdı. Torosların zirvesi munzur gibidir. Dedem, Babam ve Amcamı kuran öğrenmeye gönderdiği için daha sonra okula giden amcam yanlışlıkla kendini camide zannedip Bismillah diye başladığı için dedemi alıp götürüyorlar. Bazıları yanlış anlıyorlar. Eski yaraları neden deşelim diyorlar. Dersimle ilgili yaraları deşmesek iyi olmaz mı dedi dedim ki herkesin acısı kendine olmasın dedim bir de bunu Dersimlilere sormak lazım. Başkalarının acılarını örtüp kendi acımızı öne çıkartırsak helalleşmeyi yapamayız. Acıları açıp onları orada bırakamayız. On yılların açtığı yaraları sara sara yürüyeceğiz. Zulmediyorsunuz ayıp ediyorsunuz diyen Seyit Rıza'nın torunları ile burada birlikte olduk. Bana kimse 75 yaşında bir yaşlının idama giderken yaşı küçültülüp Hüseyin oğlu da burada kendisini selamlıyorum İbrahim. Onun da oğlunun yaşını 18'den 21'e çıkartıp orada bulunan zalim birinin yalvaran babaya önce beni idam edin diyen babaya önce çocuğu öldüren kimi temsil ediyorsa etsin o zihniyet zalim bir zihniyettir. O zihniyeti savunanlar devleti savunmuş olamaz. O zihniyetle de yüzleşemeyen devlet milleti ile buluşamaz. Evet size ayıp edildi. Bu seyyidler diyarında söylüyorum bunu. Buradan herkesin kimliğini saygı ile selamlıyorum.
İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN
Biz, devlet ve milleti yeniden buluşturmanın çabası içerisindeyiz. Milletin değişik kesimleri empati yapmadan kucaklayamaz. Onun için yeni hükümetimizi kurarken hemen ilk el attığımız konular içerisinde çözüm sürecini başarıya ulaştırmak vardı hem de Cumhurbaşkanımızın Başbakanlık döneminde başlattığı Alevi Çalıştayı ile ilgili çalışmalar yaptık. Bilinsin ki biz yeni Türkiye diye kastettiğimiz yeni siyaset felsefemizin temelinde insanı yaşat ki devlet yaşasın vardır.
Metris, Mamak burada yatanların hepsi farklıydı. Her bir ideolojiden insanlar vardı. Kendi vatandaşından korkan bir devlet vatandaşına tavır alırsa kendi temelini sarsmaya başlar. Bizim için hiç bir iç tehdit tanımlaması yoktur. Vatandaşlarımızı hiç bir zaman bir tehdit olarak görmeyeceğiz. İskilipli Atıf Hoca veya Bediüzzaman Said Nursi hepsi farklı akımlardan geliyordu ama hepsi aynı baskıyı gördüler. Biz şunu diyoruz bundan sonra devletin resmi ideolojisi olmayacak. Milletle bağı ve aidiyeti. Milletin, devletin her toplumu kesimi ile bağı olmayan bir devlet gelecek inşa edemez. Kızmadan öfkelenmeden. Hepimizin yaşadığı acıları paylaşarak konuşacağız. Bürokraside her dönemde birileri dışlandı. Yazdığım bir yazı dolayısıyla ertesi gün biraz daha dikkatli yazmanız gerektiğini biliyorsunuz dedi kusura bakmayın dedim istifamı verdim bizi susturamazsınız tam da bugünlerde bunları yazabilmemiz gerekiyor dedim.
DEVLET MİLLETİ ADAM ETMEK İÇİN YOKTUR, DEVLET MİLLETE HİZMET İÇİN VARDIR
Naşit Hakkı Ulu, Dersim adam olmaz diyor devlet ne yapacaksa adam edecek diyor. Devlet adam etmek için değil hizmet etmek için vardır. Mülkiye müfettişi Hamdi bey. Dersim mülkiyet için bir çıbandır. Vural Savaş da o zamanki iktidar partisi için kanserli ur demişti. Kendisi beyin her şeyi o düşünüyor vücudu o idare ediyor bir de vücutta çıban var. Kim sana bu hakkı verdi? Zihniyet paralelliği hep sürdü. Tek tip olacaksınız dendi. Birine başörtünü çıkar dedi, ötekine Aleviliği bırak dedi. Herkese bir şey söylendi. Sen Kürtçe konuşma, şu kaseti yayınlama dendi. Bu diller nasıl birbirine düşman kılınabilir. Bizim bakanlar kurulunda bir Zaza bakanımız var gurur duyuyoruz. Cevdet beyi 30 yıldır tanınırım ne benim zihnimden onun etnik kimliği geçmiştir ne de onun zihninden benim etnik kimliğim. Biz birbirimize bakınca kardeşlik görüyoruz.
İbrahim Tali bey. Dersim olayları öncesinde hazırlanan raporda şöyle deniyor. Dersim'in dışarıyla bağlantısı kesilecek ve terbiye edilecektir. Kimi terbiye ediyorsunuz? Bir halka gıda ambargosu uygulamak demek ne demektir? Ben bugün bunu dile getirdim diye nasıl eleştirirsiniz? 94'te 50 kilodan fazla kimse un bulunduramaz deniyor evinde. Belgeler mevcut. Ben Kılıçdaroğlu'na tekrar başsağlığı diliyorum. Acılarını paylaşıyorum. Selvi Hanımın da acılarını paylaşıyorum. Bunu siyasi bir eleştiri olarak almayın. Bir şeyin zihniyetin devam ettiğini göstermek için bunları zikrettim.
Öğrencilerim olduğu her etnik gruptan hiç birini ayırmadım. Yeni bir çığır açmalıyız. Bunun 3 başlığı var. Birincisi ve en önemlisi bence;
Bunu da çok net söylemem lazım ki bugüne kadar kimse böyle bir çalışma yapmadı.
ZİHNİMİZDEKİ DUVARLARI YIKALIM
1 - Psikolojik eşiğin aşılması lazım; Acıların paylaşılmasıdır. Mahallelerin dışına çıkılması lazım. Mahalleden kastettiğim dar kalıplara sıkışmış kendi arasında konuşan toplumlar. Herkes birbiri ile selamlaşsın konuşsun. İstanbul'da dahi Kadıköy'deki dil ile Fatih'teki dil farklılaşıyorsa o zaman bu toplumun bütünün yüreğine el uzatamazsınız. O zaman yeni bir üslup benimsememiz gerekiyor. Eski üslup terkedilecek. Bu bizim taahhüdümüzdür. Sizden de talebimiz şudur ki yaşanan acılara rağmen her kesime açılmak. Herkes birbiri ile tekrar bir selamlaşsın konuşsun. Biraz önce Cemevi'ni ziyaret ettim o kadar mutlu oldum ki. Hak Muhammet Ali sofrasına bizi davet ettiler. şöyle düşünün nasıl Aşure gününde Muharrem Ayı'nda nasıl sofraya davet edilir lokma paylaşılır ben buradan bir çağrıda bulunuyorum gönül sofrasına tebessüm muhabbet sofrasına davet edelim. Gözlerimizin ta içine bakalım ve birbirimize muhabbeti ikram edelim. Nefreti vesayeti reddeden bir ikramda bulunalım. Ve her yerde bunu yapalım. Kimse kendi dünyasına kapanıp konuşmasın. Bazı kesimlerden eleştiri aldım. Evet buraya Horasan Erenlerinin huzuruna destur almaya ikrar vermeye geldim. İkrar Hak Muhammet Ali ise biz o ikrarın yolcusuyuz. Artık zihnimizdeki duvarları yıkalım. Bir daha kimse bizim aramızda bu toprakların evlatları arasında kimse duvar örme cesareti göstermesin. Bu sebeple tek taraflı açıklamalar yerine mümkün olduğunca geniş istişarelerle her bir kanaat önderi ile görüşerek hep birlikte neler yapabiliriz diye düşünmekteyiz. Kimse bunların yarım kalacağını akamete uğrayacağını düşünmesin. Acıları paylaşırken bütün acıları paylaşalım. Gençlerimizin hepsine hatıralarına sahip çıkalım ve gençlerin yaşıtlarının bir daha benzer problem yaşamamaları için sahip çıkalım.
2 - Zihni faaliyet; Tek taraflı bir empoze değil benim dünyamın benim düşüncelerimin iddialarının farkındaysan sana saygı duyarım değil. Yeni bir kültürel alan inşa edelim. Ya ayrıştırıcı olacağız biz ve siz diyeceğiz ya da içselleştirici bir dil kullanacağız. Tunceli tarihine ve bu tarih içinde o geçmiş birikime baktığımızda gördüğüm şey şu. Dersim'in erenlerinden öğrendiğimiz şu. Bir seyid geleneği var. Bir Horasan geleneği var her biri bir diğeri ile atıfla anılan bir Horasan geleneği. Dersim'in her yerine bu gelenekler nüfuz etmiş. Konya ile Dersim Akşehir ile Dersim de ayrılamaz. Arslanbaba kim Hoca Ahmet Yesevi'nin hocası. Kazakistan'a yolunuz düşerse oraya gittim Hoca Ahmet Yesevi'nin türbesini ziyaret ettim. 3 Saat kadar orada kaldım. Hepsi Hoca Ahmet Yesevi'nin buralara gönderdikleri erenlerdir. Biri gelmiş Baba Mansur olarak Tunceli'ye oturmuş biri gitmiş Hacı Bektaş'a gitmiş diğeri Hazreti Mevlana olmuş Konya'da. Bazıları Aleviliği din dışı bir hareket gibi göstermeye çalışıyorlar. Kimseye inancını empoze edemeyiz. Hak Muhammet Ali dedikten sonra Hazreti Muhammed'den ve onun damadı Hazreti Ali'den farklı bir Alevilik düşünülebilir mi? Son 4 günlük takvimimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bağdat'taydık Cuma günü Erbil'deydik. Erbil'de orada Cuma namazında Kürtçe, Arapça, Türkçe ifade etti hutbeyi veren hoca. Dün Patnos'daydım Sabah Ercincan'da şimdi Dersim'deyim. Bir taraftan çalışırken bir taraftan da bütün bu kültürlerin burada Dersim'de birleştiğini gördüm. Onun için Seyit Rıza'nın hatırasına saygı gösterenler Seyit Rıza'nın da bir seyit olduğunu unutmasınlar. Seyit demek peygamber torunu demektir. Seyit Rıza'nın hatırasına ideolojik sahip çıkmazsanız Seyit Rıza size hakkını helal etmez. Bu bağlamda Tunceli Üniversitesi'nde yeni bölümler açan rektörümüzü tebrik ediyorum. Bunu kimseye bir lütuf gibi değil bu topraklara borcumuz gibi yapmamız gerekir.
Burada bir kaç müjde hediye getirmek anlamında bir kaç husus zikretmek istiyorum.
TUNCELİ'YE MÜJDE
Eski kışla müzeye dönüştürülecek ve adı Dersim Müzesi olacak. Bunun için 10 milyon TL'lik ödenek ayrıldı. Rektörümüz biz düşünüyorduk Rektörümüzde talep etti biz de düşünüyorduk Üniversitemizin adı da Munzur Üniversitesi oluyor. Hak saklasın Munzur'u diyelim.
3 - Demokratik devlet anlayışı eşit vatandaşlık bilinci; Bu aslında sadece bir kesimi ilgilendiren bir konu değil. Milletle devletin buluşması yönünde atılan adımların taçlanmasıdır. Köye dönüşle ilgili köye dönüşün önünde hiç bir engel yok. Her türlü desteği verdik KÖYDES çerçevesinde ve vermeye de devam edeceğiz. Faili meçhulleri Türkiye'de 90'lı yıllarda pek çok vardı onları da tümüyle sistemden kaldırdık. Bir daha faili meçhul olmayacaktır. Kimse devlet adına veya başka bir gerekçeyle herhangi bir yapının içerisinde olmayacaktır. TRT 6'yı kurduk. Kürtçe'nin üzerindeki bütün yasakları kaldırdık. Bu topraklarda kullanılan her dile gereken saygıyısağladık. Bunlar bizim bu ülkeye olan borcumuz du bundan sonra da devam edeceğiz. Bu diyalogları bundan sonra çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.
Vatandaşlık bağlamında hiç kimse diğerine göre üstün değildir. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak bütün inanç mensuplarına bütün vatandaşlarımıza aynı mesafede olacağımıza ve kimseye ayrımcılık yapılmamasına gereken hassasiyeti göstereğimize emin olabilirsiniz. Onun için gayri müslim vakıflarına pek çok şeyi iade ettik. Biraz önce Cemevinde de zikredildi alevi kardeşlerimizden de talepler geldi özellikle bürokraside temsil konusunda. Bundan sonra buna daha çok dikkat edeceğiz. Bizde tek ölçü vardır liyakat liyakat liyakat. Herhangi bürokratik kademede bir ayrımcılık varsa bunun bizzat takipçisi olacağım. Bu çerçevede bütün kesimlerin hakkettiği yeri alması için çaba göstereceğiz.
Cemevleri ile ilgili talepleri biliyoruz. Bunu en kısa sürede görüşeceğiz. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi konusunda kanaatimi zikrettim. Alevi veya başka din mensubu vatandaşlarımıza dönük tahkir, aşağılamaya ilişkin tek cümle olsa bunu hepimize yapılmış bir hakaret olarak görürüz ve bunu kabul etmeyiz. Alevilikle ilgili daha anlatımlı bilgi de olmalı bence bunlar da tek tek incelenecek. Bu müfredat daha da zenginleştirilecek. Yerleşim yerlerinin isimleri ile olarak da genel bir değerlendirme yerine tek tek bakacak kimden ne talep gelmişse halkımızın talepleri yönünde adımlarımızı atacağız.
Benim sizlere temel mesajım bu ülke bu vatan hepimizin. Burada yeni Türkiye'de hiç kimse inancı veya etnik kökeni sebebiyle ötekileştirilmeyecek. Munzur Dağları da Toros Dağları gibi şenliklerin festivallerin yaşandığı bahar alanı olacak. Selam olsun herkese saygılarımı sunuyorum.
Sabah.com.tr
DİĞER