İsrail neden sessiz? Çünkü...

Zeynep Bayramoğlu’nun sunduğu Kadraj’ın bugünkü konuğu Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Talip Küçükcan’dı.

Küçükcan, muhalefetin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için 'Siyasal tabana hitap etmesi çok zor. Bir tarafta ülkeyi son 12 yıldır yöneten bir başbakan var ve toplumla diyaloğu çok önde' dedi. Küçükcan, çatı aday İhsanoğlu'nun İslam İşbirliği Teşkilatı'na Genel Sekreter seçilmesinin Ak Parti sayesinde olduğunu söylerken, 'Türkiye'nin ağırlığı olmasaydı, o makama gelemezdi' ifadelerini kullandı. Küçükcan, Ortadoğu'nun yükselen tehlikesi IŞİD içinse ilginç bir iddia ortaya attı: 'IŞİD gibi örgütlerin bugüne kadar İsrail'e tek kelime ettiklerini duymadık. İsrail'le bağlantısı çıkarsa şaşırmamak lazım. Müslüman ülkeler kendi içlerinde parçalandıkları için böyle oluyor' değerlendirmesini yaptı.

CHP TABANI İHSANOĞLU'NDAN MEMNUN DEĞİL

Sanatçılara, sendikacılara, CHP'nin temsil ettiğini düşündüğünüz farklı fikir adamlarına ve gazetecilere sorsanız Ekmeleddin İhsanoğlu'nu tanımazlar bile. İhsanoğlu son derece spesifik bir alanda çalışan, bazı siyasetçilerin ve entelektüellerin bildiği bir insandı. CHP bu tercihi niye yaptı? Yaptığı tercih CHP'nin tabanını yansıtıyor mu, ideolojisini yansıtıyor mu? CHP kendisini demokratik-sol tandansta gören, batılılaşmış, seküler çizgide gören bir parti. Aday olarak ortaya çıkan kişiye bakıyorsunuz, Ekmeleddin İhsanoğlu hep İslami kurumlarda çalıştı. Ne kadar dini çevre varsa onlarla içli dışlı oldu. Bu profil CHP'nin istediği profili yansıtır mı? CHP'nin içinden gelen tepkilere baktığımızda pek yansıttığını söyleyemeyiz. Dolayısıyla kendi içerisinden bir aday çıkarması gerekiyordu ama kendi içerisinden birini bulamadı. Büyük ihtimalle de Ak Parti'nin adayı Sayın Başbakan olacak gibi gözüküyor.
Ekmeleddin İhsanoğlu bir akademisyen ama siyasal tabana hitap edebilir mi? Bu çok sorunlu görünüyor. Bir tarafta Türkiye'yi son 12 yıldır yöneten bir başbakan var ve toplumla diyaloğu çok önde. Bu
CHP açısından da büyük bir çıkmaz.

CHP hiçbir zaman muhafazakarlığı benimsemiş ve muhafazakarlardan oy isteyen bir parti olmadı. Özellikle İzmir gibi kentlere bakın, hayat tarzı üzerinden politika yürüttüğü yerlerde CHP'nin çok daha farklı bir hayat biçimini savunduğunu görüyoruz. Bu açıdan bakıldığında CHP'nin muhafazakarlaştığını söylemek doğru değil.

TÜRKİYE AĞIRLIĞINI KOYMASAYDI İHSANOĞLU GENEL SEKRETER OLAMAZDI

28 Şubat ve sonrası dönemlerde CHP genellikle kurulu düzenin yanında yer aldı. O dönemde İhsanoğlu'nun mezun olduğu üniversite dahil olmak üzere bu üniversiteden alınan diplomaların denklikleri iptal oldu. Enteresan bir şekilde o mağduriyetleri yaratan zihniyetle ortak hareket eden bir partinin adayı oldu şu anda.

İhsanoğlu halka hitap ettiği zaman neyi savunacak? Hangi toplum tasavvuruyla ortaya çıkacak? İhsanoğlu'na baktığımız zaman kendisinin temsil ettiği gelenek CHP ve MHP'yle örtüşmüyor. İhsanoğlu'nun darbeye 'darbe' diyememesi de büyük bir talihsizlikti. İhsanoğlu figürünün ortaya çıkmasında Ak Parti'nin çok önemli bir rolü var. İslam İşbirliği Teşkilatı'na Genel Sekreter seçilirken Türkiye ağırlığını koymasaydı İhsanoğlu o makama gelemezdi.

İSRAİL SESSİZ ÇÜNKÜ BÖLÜNMEDEN YANA, IŞİD'LE BAĞLANTILARI OLABİLİR

İsrail'in Ortadoğu'ya bakış açısısın en temel prensibi güvenliktir. Kendisine yönelik 'tehdit var mı yok mu?' buna bakar. Suriye'deki gelişmelere bakıldığında İsrail kendisini ne kadar tehdit altında hissediyor, bu önemli. İsrail şu anda kendisine yakın bir tehdit törmüyor. Öyle görünüyor ki İsrail bölgede küçük devletlerin ortaya çıkmasının kendi çıkarları için uygun buluyor. Bu yüzden sessiz kalıyor. IŞİD'in ya da El-Kaide unsurlarının ya da bölgedeki diğer örgütlerin İsrail'e bir şey dediğini duydunuz mu? Duymadık.
Belki de bahsettiğimiz örgütlerin İsrail'le bağlantısı olabilir. İleride bunu görebiliriz.

IŞİD'in hiçbir sosyolojik tabanı yoktur bahsettiğimiz coğrafyada. Şu anda bahsettiğimiz örgütler sun'i olarak yaratılmış örgütlerdir. Sosyolojik tabanları olmuş olsaydı biz onları 10 yıl önce görürdük. İdeolojik olarak da hiçbir zaman Arap ve BAAS rejimlerine karşı mücadele etmiş radikal bir örgüt yok ortada. Suriye Özgür Ordusu'nun başlattığı ve meşru olarak herkesin gördüğü o mücadeleyi meşruiyet sınırlarının dışına taşıran ve onları dünyanın gözü önünde diğer örgütlerle eşdeğer kılan yapılanmalardır IŞİD gibi örgütler. Bugün 'Suriye'deki rejim giderse ne olur?' sorusunu sorduran da böyle örgütlerdir. IŞİD gibi örgütlerin dini olarak da bir zemini yoktur. İsrail şu an sadece seyrediyor. Şu anda İsrail'e karşı yapılan bir mücadele de yok. Müslüman ülkelerin kendi içlerinde parçalanmaları yüzünden böyle oluyor. Şu an içinde bulunduğumuz kriz de yeni ittifakların oluşmasına zemin hazırlıyor.
Programın tamamını izlemek için tıklayınız!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.