Kararları beğenmedik ve eleştiriyoruz

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, AYM'nin HSYK kararları ile ilgili olarak, "Hükümet olarak biz bu kararları beğenmedik ve eleştiriyoruz" dedi.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Anayasa Mahkemesinin HSYK ile ilgili karalarını tartışmanın "normal" değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, "Hükümet olarak biz de bu kararları beğenmedik ve eleştiriyoruz. Bunları, ülkede gerginlik odakları gibi göstermek yanlıştır, birileri ona hevesli" dedi.
Atalay, Kanal 24'te canlı yayın programına katılarak, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesinin HSYK ile ilgili son kararlarına verdiği tepkiyi değerlendiren Atalay, "Bu tartışmaları, Türkiye'de artık normal saymak gerekiyor. Beğenmeyenler tartışıyor" diye konuştu. Hükümet olarak kendilerinin de kararı beğenmediğini ve eleştirdiğini dile getiren Atalay, "Bunları, ülkede gerginlik odakları gibi göstermek yanlıştır, birileri ona hevesli" diye konuştu.
Seçimlerden hemen sonra Anayasa Mahkemesinin aldığı kararları ele aldığını ifade eden Atalay, bunların hükümetin en önemli icraatıyla ilgili olduğunu söyledi. "Twitter ile ilgili karar normal bir karar değildi" diyen Atalay, "Yani, hukuk usulü açısından, hiçbir hukuki gerekçe yoktur. Twitter kararı hiçbir yerden hukuki açıdan bir onay görmedi ve vicdanlarda da olumlu bir yer bulmadı" açıklamasında bulundu.
Atalay, HSYK kararı ile ilgili olarak da yaptığı değerlendirmede, yerel seçimler öncesinde ele alınan birkaç yasa olduğunu hatırlattı. Bunlardan birinin internet diğerinin HSYK ile ilgili olduğunu hatırlatan Atalay, internet yasasında birkaç maddenin değiştirildiğini anımsatarak, sözlerine şöyle devam etti:
"HSYK ile ilgili olarak da Adalet Komisyonu'nu daha görüşmeden önce hem Adalet Bakanı hem biz Sayın Cumhurbaşkanımızı bilgilendirdik. O zaman, metni kendisine sunduk ve üç hususun anayasaya aykırı olabileceği şeklinde hukukçular bilgi sundu. O da bize bununla ilgili görüşünü bildirdi, biz de üçünü de çıkarttık. Ama Genel Kurul'da teftişle ilgili bir cümle eklemesi olmuş. Bir tek o madde ile ilgili düşünülüyordu ama, birçok maddede iptal geldi. Şimdi, bu ortamda bunun tartışılmasını normal görmek lazım. Çünkü, seçim ortamı, 17 Aralık sonrası, seçim sonrası, paralel yapı, yargı içinde paralel yapı odaklanmaları, yürüyen davalarla ilgili çıkan ve daha da çok çıkacak şeyler, haksızlıklar. Bütün bunların üzerine gidilmek için bir anlamda o yasa düzenlemesi yapılmıştı. Ama, şimdi iptal ediliyor. Tutumlarda, değerlendirmelerde genelde biz, 'adaletli olunsun' istiyoruz.
2010'da büyük bir yargı reformu yaptık. O referandumun özü, yargı reformuydu. Yargı vesayeti olmasın. Bugüne kadar bu ülke yargı vesayetinden çok çekti. Askeri vesayetle yargı vesayeti, bir de sivil olmayan, siyasetten gelmeyen bir Cumhurbaşkanı Köşk'e oturduğunda, bunlar birleşiyordu, milli iradenin hiçbir anlamı kalmıyordu. Yani, seçilmiş iktidarların ne gücü kalıyordu, ne milli iradeyi temsil eden Meclis'in bir önemi kalıyordu. Biz, bu hassasiyeti çok gözettik ve milli iradeyi güçlendirmek için uğraştık. Hiçbir yerde milli iradenin üzerinde vesayet olmasın. Şimdi, tekrar bu kararlar insanlara şu endişeyi getirdi. 'Acaba tekrar bir yargı vesayeti mi gelişiyor? diye. Bu endişeler var."
Atalay, son zamanlarda hem yurt içinde hem yurt dışında, yürüyen sistemlerle ilgili, AK Parti ile ilgili olumsuz değerlendirmeler yapıldığını aktardı. Otoriterleşme ve antidemokratik uygulamalar yönünde değerlendirmeler olduğunu ifade eden Atalay, "Bu kararlar da bir nevi onlarla da bir birleşme gösteriyor gibi. Yani, seçim ortamının paralel yapısıyla, seçim sonrasının bu kararlarının birileri irtibatını kuruyor" diye konuştu.
"Keyfilikler bir başlarsa, ülkeye çok ciddi kaos getirir"

Atalay, herkesin siyasetten rol çalma peşinde olduğunu dile getirerek, "Biz, her şeyi ya Meclis'e ya millete götürmek istiyoruz. Demokrasi bu. Eğer, bunu sağlamazsak, siz isteğiniz yasayı çıkarın, birileri yukarıda değerlendirmelerle o yasaları iptal ediyor. Sonuçta Meclis'in bütün çalışmaları heba oluyor" dedi.
Yargı reformundan sonra Anayasa Mahkemesinin, HSYK'nın yasalarını çıkarttıklarını anımsatan Atalay, "O yasalarda da çok geniş yetkiler verilmiş, öyle anlaşılıyor. Şimdi, seçim sonrası bile 'YSK'nın kararı da oraya götürülebilir" tartışmaları başladı. Keyfilikler bir başlarsa, ülkeye çok ciddi kaos getirir" dedi.
"Yargıya güven yüzde 45'in altında"

Atalay, YSK kararlarının ön merci olduğunu anlatarak, "İlçe seçim kurulu itiraz edilirse, o ile gelir; ilde de sonuç alınmazsa YSK'ya gelir. O karar verdiğinde kesindir, daha ötesi yoktur. Bireysel başvuru hakkı, Türkiye için çok ileri bir adımdır ve reformdur. Bunu, çok önemsedik. Ama, şu anda kabul edilen insan hakları değil twitter yasası" açıklamasında bulundu. Atalay, sözlerine şöyle devam etti:
"Başvuruda, insan hakları ile ilgili olması öngörülseydi, yargı yollarını tükettikten sonra, twitter ortamında hakkında iftiralar yapılmış özel hayatı yanlış şekilde oralarda değerlendirilmiş. mağdur olmuş, yargıya gitmiş ve yargıdan da bu yönde karar almış 27 kişi var. Eğer, Anayasa Mahkemesi, insan hakları açısından bakacaksa onların hakkını korumalıydı. Yürütmenin kararını gündemine aldığında Anayasa Mahkemesi çok tartışıldı ve bu mahkeme için iyi olmadı.

Şu anda Türkiye'de yargı ile ilgili çok tereddütler var. Kurumsal güven araştırmaları yapıyoruz. Oy verme tutumumun gerekçelerini öğreneceğiz, oraya kurumsal güven konulmasını istedik. Son araştırmalarda, yargıya güven yüzde 45'in altında. Siyasete güven arttı, yüzde 60'ların üstüne çıktı. Cumhurbaşkanı, polise ve askere güven yüksekte. Türkiye'de vatandaşların yüzde 55-60'ı yargının kararlarının adaletli olduğuna inanmıyor. Yargıda başka faktörler var' diye düşünüyor. Yargıya eğer güven yoksa orada çok adaletsizlik ve çok zulüm vardır. Bu toplumda yargıya güveni ihdas etmek, geliştirmek de en başta en yüksek yargıdan başlar ve aşağıya doğru onun gitmesi lazım. Şu anda HSYK kararlarıyla bu kadar tartışılıyorken idari yargı tartışılıyorken, yargının içinde bu tür yapılanmalar tartışılıyorken en yüksek yargıdakilerde de bu tartışmalar arttırılırsa yargı çok tartışılır hale gelir. Bundan da endişe etmek lazım."

AA

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.