Arınç: Allah kahretsin
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Suriye'de savaş suçu belgelerle ilgili, "Bu Suriye'de 3 yıldan bu yana işlenen cinayetleri bütün vahşetiyle, acımasızlığıyla ortaya koyan çok önemli belgeler" dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 21.01.2014
- Güncelleme Tarihi: 14:17 | 21.01.2014
Arınç, AK Parti Genel Merkezinde, 13 ilin ilçe belediye başkan adaylarının açıklandığı programın ardından, gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yardımcısı Arınç, bir gazetecinin, Suriye'de sistematik işkence yapıldığına dair fotoğrafların ve bununla ilgili bir komisyon tarafından hazırlanan raporun yayınlandığını hatırlatması üzerine, "Dün akşam saatlerinde sadece Türkiye'de değil dünyanın önemli ajanslarında da Suriye'de işlenen insanlık suçu ve soykırımın fotoğraflarla tespiti büyük bir yankı uyandırdı. Doğrusu istemeyerek de olsa fotoğraflara baktım sonra da bakamadım. Bu Suriye'de 3 yıldan bu yana işlenen cinayetleri bütün vahşetiyle, acımasızlığıyla ortaya koyan çok önemli belgeler" diye konuştu.
"Kaldı ki fotoğrafları elde eden kişinin gerçek kişi olduğu ve bu fotoğrafların gerçek olduğu da bilimsel şekilde tespit edilmiş" diyen Arınç, şunları kaydetti:
"Binlerce kareden binlerce insanın cesedini görebiliyorsunuz. Bu işlenen soykırımın, vahşetin, katliamın acı bir şekilde dünyaya, insanlığa sunulmuş olmasıdır. Türkiye'de hükümetimizin, Suriye konusundaki politikalarının ne kadar haklı, ne kadar insani olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Çünkü Esad rejiminin bu acımasız soykırımının ülkeyi ne büyük karanlığa sürüklediğini hepimiz bir kez daha görmüş olduk. Özellikle dünya ajanslarının da kabullenerek verdiği bu fotoğraflar sayesinde Suriye'de insanlık suçu işlendiği, bir savaş suçu işlendiği, bu suçun failinin de Suriye'de yönetimde bulunan kişi ve gruplar olduğu açıkça ortaya çıktı. Umarım ki bugüne kadar Suriye'de işlenen cinayetlere bigane kalan dünya ve insanlık bu fotoğrafları izleyebilirse, insanlıkları elveriyorsa, umarım ki Suriye'de yaşananlara daha gerçekçi bir şekilde bakacak ve bu suçun faillerinin yargılanması ve yönetimden uzaklaştırılması için kendi kamuoylarını harekete geçirecektir."
"Cenevre Konferansı'na katılacak ülkeler için yol gösterici olacaktır"
Başbakan Yardımcısı Arınç, özellikle Cenevre 2 Konferansı'nın hemen arefesinde bu cinayetlerin açıkça yayınlanmış olmasının konferansa iştirak edecek ülkeler için yol gösterici olacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Biz bugüne kadar acımasızca binlerce insanın katledildiğini, milyonlarca insanın ülkesinden başka yerlere göç etmek zorunda kaldığını, 2 milyondan fazla insanın Suriye içerisinde yer değiştirdiğini söylüyor, bunlardan sadece 650 binine Türkiye ev sahipliği yapıyordu. Şimdi işlenen cinayetlerle dünya büyük bir vahşeti kendi gerçek gözleriyle görmüş bulunuyor. Bu yönetim, bir saniye iş başında kalmamalı ve bu vahşetin işleyenler bir an evvel savaş suçları mahkemesinde veya insan haklarının söz konusu edildiği yerlerde yargılanmalıdır."
-"Allah'ın Kahhar ismiyle lanetliyorum"
Arınç, söz konusu belge ve fotoğraflara ulaşılmasını gazetecilik başarısının ötesinde, Suriye'de rejimin elinde görevli olarak çalışırken, vahşetlere bizzat tanık olmuş insanların da işlenen cinayetlere duyarsız kalmadığını gösterdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Başbakan Yardımcısı Arınç, bir gazetecinin, Suriye'de sistematik işkence yapıldığına dair fotoğrafların ve bununla ilgili bir komisyon tarafından hazırlanan raporun yayınlandığını hatırlatması üzerine, "Dün akşam saatlerinde sadece Türkiye'de değil dünyanın önemli ajanslarında da Suriye'de işlenen insanlık suçu ve soykırımın fotoğraflarla tespiti büyük bir yankı uyandırdı. Doğrusu istemeyerek de olsa fotoğraflara baktım sonra da bakamadım. Bu Suriye'de 3 yıldan bu yana işlenen cinayetleri bütün vahşetiyle, acımasızlığıyla ortaya koyan çok önemli belgeler" diye konuştu.
"Kaldı ki fotoğrafları elde eden kişinin gerçek kişi olduğu ve bu fotoğrafların gerçek olduğu da bilimsel şekilde tespit edilmiş" diyen Arınç, şunları kaydetti:
"Binlerce kareden binlerce insanın cesedini görebiliyorsunuz. Bu işlenen soykırımın, vahşetin, katliamın acı bir şekilde dünyaya, insanlığa sunulmuş olmasıdır. Türkiye'de hükümetimizin, Suriye konusundaki politikalarının ne kadar haklı, ne kadar insani olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Çünkü Esad rejiminin bu acımasız soykırımının ülkeyi ne büyük karanlığa sürüklediğini hepimiz bir kez daha görmüş olduk. Özellikle dünya ajanslarının da kabullenerek verdiği bu fotoğraflar sayesinde Suriye'de insanlık suçu işlendiği, bir savaş suçu işlendiği, bu suçun failinin de Suriye'de yönetimde bulunan kişi ve gruplar olduğu açıkça ortaya çıktı. Umarım ki bugüne kadar Suriye'de işlenen cinayetlere bigane kalan dünya ve insanlık bu fotoğrafları izleyebilirse, insanlıkları elveriyorsa, umarım ki Suriye'de yaşananlara daha gerçekçi bir şekilde bakacak ve bu suçun faillerinin yargılanması ve yönetimden uzaklaştırılması için kendi kamuoylarını harekete geçirecektir."
"Cenevre Konferansı'na katılacak ülkeler için yol gösterici olacaktır"
Başbakan Yardımcısı Arınç, özellikle Cenevre 2 Konferansı'nın hemen arefesinde bu cinayetlerin açıkça yayınlanmış olmasının konferansa iştirak edecek ülkeler için yol gösterici olacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Biz bugüne kadar acımasızca binlerce insanın katledildiğini, milyonlarca insanın ülkesinden başka yerlere göç etmek zorunda kaldığını, 2 milyondan fazla insanın Suriye içerisinde yer değiştirdiğini söylüyor, bunlardan sadece 650 binine Türkiye ev sahipliği yapıyordu. Şimdi işlenen cinayetlerle dünya büyük bir vahşeti kendi gerçek gözleriyle görmüş bulunuyor. Bu yönetim, bir saniye iş başında kalmamalı ve bu vahşetin işleyenler bir an evvel savaş suçları mahkemesinde veya insan haklarının söz konusu edildiği yerlerde yargılanmalıdır."
-"Allah'ın Kahhar ismiyle lanetliyorum"
Arınç, söz konusu belge ve fotoğraflara ulaşılmasını gazetecilik başarısının ötesinde, Suriye'de rejimin elinde görevli olarak çalışırken, vahşetlere bizzat tanık olmuş insanların da işlenen cinayetlere duyarsız kalmadığını gösterdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ajanslar da bunu büyük duyarlılıkla yayınlıyorlar. Bence 2014'ün henüz başındayız ama bu fotoğraflar 2013'te, 2012'de, 2011'de, Suriye'de hangi cinayetlerin işlendiğini gösteren, belki başka ülkelerde buna benzer cinayetlerin işlenmiş olabileceğini gözler önüne seren gerçek belgeler oldu. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Bu vahşeti yapanları, bu cinayetlere ortak olanları, emir verenleri, cinayetleri işleyenleri de lanetliyorum, Allah'ın Kahhar ismiyle."
DİĞER