"Sabancı, bu kadının kafasını koparın demedi"

Programda, Sabancı Şirketler Topluluğu'ndaki yılları ve anılarından bahseden Kantarcı, Sabancı Topluluğu'nda bir aile anayasası olduğu dile getirdi. Kendi döneminde, Güler Sabancı'nın holdingde çalışan yegane hanım aile ferdi olduğunu söyleyen Kantarcı, Güler Sabancı'yı kadın gibi görmediklerini de dile getirdi. Kantarcı; birkaç ay önce Bi Sormak Lazım programına konuk olan Merve Kavakçı'nın Sakıp Sabancı benim için koparın şu kadının kafasını dedi" sözlerinin hatırlatılması üzerine ise; "böyle şeyler Sakıp Bey'in tarzı, söylemi değildir. İnanılması çok zor bir şey. Böyle şey yalanlamaya bile gerek yok." dedi.

SABANCI TOPLULUĞU AİLE ANAYASASI
Damatlar, gelinler gibi üçüncü jenerasyona geçmeden bazı kaidelere bağlamak lazım. Sabancı Topluluğu'nda aile konseyi kuruldu, aile anayasası yapıldı. Aile Anayasası: ailenin hangi şartlarda işe alınabileceği, kariyer planlarının nasıl olacağı, hisse satışların nasıl olacağının kaidelerini koyan ve herkesin uzlaştığı bir anayasa. Bu anayasa benden önce yapıldı ama benim zamanımda da revize edildi. Genel ilke profesyonellerle aynı şartlarda başlamak, özlük haklarının da profesyonellerle denk şekilde götürülmesiydi. Bu kaidelerin son derece pürüzsüz gittiği söylenemez. Her aile şirketinde, özellikle bu şekilde kalabalık, dallanıp budaklanmış bir ailede çok pürüzsüz gitmesi mümkün değil.

"GÜLER SABANCI'YI KADIN GİBİ GÖRMEDİK"
Güler Sabancı, benim zamanımda Sabancı Holding'de çalışan yegâne aile ferdi hanımdı. Çoğunun erkek olduğu profesyonellerle çok iyi bir diyalog kurdu. Bizimle poker oynardı, gülerdik, eğlenirdik. Ne o bize yönetimsel anlamda kadın olduğunu hissettirdi, ne de biz yönetimsel anlamda onu kadın gibi gördük. Hep beraber aynı profesyonel uğraşlarımızı devam ettirdik.
"BU LASTİKLERİN HEPSİ PICASSO"
Sakıp Bey sermayenin güler yüzüydü. İnsanı çok yüreklendiren, etrafına pozitif enerji yayan biriydi. "SA" amblemine ayrı bir hassasiyeti vardı, çok emek vermişti. O kadar ki, Sabancı Şirketleri'nin hemen hemen hepsinin sonuna "SA" amblemi yerleştirirdi. Bunun esprileri de oldu ManiSA, BurSA gibi.
Lassa lastiklerini Avrupa'ya ihraç etme çalışması içindeydik. Lastiklerin üzerinde Türkçe ibareler ve Lassa logosu vardı. "SA" yuvarlak içine alınmış, lastiğin yanağında görünüyordu. Bu hali ile Avrupa'ya ihraç etmemiz mümkün değildi. Çünkü Avrupa'da çok modern görünüşlü lastikler vardı. Biz de lastiğin görünümünü değiştirmek istedik bir çalışma yaptık, bu "SA" amblemini de kaldırdık. Tabi çok hassas bir konu olduğu için de Sakıp Bey'e bunu anlatmamız, onayını almamız gerekiyordu. Reklam ajansı ile beraber bir sunum hazırladık. Anlattık, Avrupa'ya lastik ihraç edeceğiz, rakiplerin lastikleri böyle. Biz de "SA"yı kaldırıp, beyaz kabartma yazılar koyacağız falan dedik. Sakıp Bey bizi sabırla dinledi, ama ne zaman ki "SA"yı kaldıracağız deyince elini masaya vurup lastikleri gösterip "kardeşim, bunların hepsi Picasso" dedi. Kaldırmamıza izin vermedi. Bir hafta sonra bir toplantı düzenledim. Bu arada SA ambleminden dolayı ne kadar ıskarta verdiğimizi rakamlaştırdım. Toplantıda ilk toplantıda anlattıklarımızı tekrar söyledim, ayrıca da bu "SA" ambleminden dolayı bu kadar ıskarta veriyoruz ve bunun yıllık maliyeti bize şu kadar dedim. O zaman tamam yürüyebilirsiniz dedi fakat bana da dönüp "benim yüreğimden çok önemli bir şeyi aldın" dedi. Bu da Sakıp beyi anlatan çok önemli bir anekdot bence. Ekonomik gerekleri ve gerekçeleri duyunca onları dikkate alarak Hissiyatını, çok önem verdiği "SA"yı bir kenara bıraktı. Daha sonrada Picasso Sakıp Sabancı Müzesi'nin ilk aktivitelerinden biri oldu.
SAKIP SABANCI, MERVE KAVAKÇI İÇİN, "BU KADININ KAFASINI KOPARIN" DEMEDİ
Merve Kavakçı birkaç ay önce Bi Sormak Lazım programında Sakıp Sabancı'nın kendisi için "koparın şu kadının kafasını" dediğini ve bunun bir gazetede haber olduğunu söylemişti.
Ben Sakıp Bey'in böyle bir laf edeceğine hiç ihtimal vermiyorum, hele kafası koparılsın falan böyle şeyler Sakıp Bey'in tarzı, söylemi değildir. Kaldı ki Sakıp Sabancı çok demokratik bir insandı. İnanılması çok zor bir şey. Böyle şey yalanlamaya bile gerek yok.