Ergenekon'da ara karar verildi

Ergenekon davasında tüm tahliye talepleri reddedildi. Dava 27 Aralık tarihine ertelendi.

''Ergenekon'' davasına bakan mahkeme heyeti, 13 Aralık Perşembe günü yapılan duruşmada usulü işlemlerin yerine getirilmesi aşamasında, usulsüz olarak söz almak isteyen sanık avukatlarının yargılamayı belirli süre engellediklerini belirterek, avukatlar hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada aranın ardından mahkeme heyeti, taleplere ilişkin kararını açıkladı.
Buna göre mahkeme, 13 Aralık Perşembe günü oturuma başlandığı sırada mahkeme usulü işlemleri yerine getirirken avukatların usulsüz olarak söz istediklerini, daha sonra kendilerine söz verileceğinin belirtilmesine karşın 4 kez duruşmaya ara verilmesine neden olarak yargılamayı engellediklerini kaydetti.
Mahkeme heyeti, avukatların, elleriyle masalara, ayaklarıyla yere vurarak tempo tuttuklarını, ek iddianamenin okunması gibi usulü işlemlerin yapılmasını ve üye hakimlerin konuşmasını engellediklerine dikkati çekti.
Mahkeme, esas hakkındaki savunmaya kadar duruşmalardan men cezası olmasına karşın yeni yasal düzenlemelere dayanarak duruşmaya giren avukat Vural Ergül'ün, o günkü oturumda mahkemeyi hedef alacak şekilde ayağa kalkarak 3-4 kez slogan attığını ifade ederek, mahkemenin dışarı çıkarılması yönündeki kararını uygulamak isteyen kolluk güçlerinin, Ergül'ün çevresini saran sanık avukatlarınca engellendiğini vurguladı.
Oturumun başlamasının bu şekilde 1,5 saat süreyle engellendiğini dile getiren mahkeme heyeti, ancak takviye güçlerle Ergül'ün salondan dışarı çıkarılabildiği anlattı.
Mahkeme, bu şekilde yargılamanın belirli bir süre engellenmesine neden olanlar (avukatlar) hakkında gereğinin yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına karar verdi.
Tutuklu sanıkların tahliye talebini reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı 27 Aralık 2012'ye erteledi.

ÖZKAN İLE MAHKEME BAŞKANI TARTIŞTI

Ergenekon davasında tutuklu sanık Tuncay Özkan, talep duruşmasında uzun zamandır sorduğu soruyu yineleyerek darbe suçlamasına ilişkin hakkındaki somut delillerin söylenmesini istedi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ise "Size tebliğ edilen iddianame ile delil klasörlerine bakmanız yeterli. Hakkınızdaki suçlamalar orada mevcut." dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının talep duruşmasında Odatv davasından tutuklu bulunan Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Yalçın Küçük konuşmak için söz istedi.
Zaman zaman sesini yükselterek taleplerini sıralayan Küçük'ü uyaran Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "Normal konuşun sizi duyuyoruz" dedi. Bunun üzerine "Yalçın Küçük içimde bir makina var bazen yüksek sesle çalışıyor bazen duruyor. Bizi tanıyacaksınız ceza davalarında" diye cevap verdi. Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ile kendi arasında geçen konuşmaya değinen Küçük, "Öz'e 'beni tutuklayacaksın ve görevden alınacaksın' dedim görevden alındı" diye konuştu.
Küçük, "Nusret Paşa Hazretlerini (tutuklu sanık Nusret Taşdeler) teleyolla ifadesini aldınız. Abdullah Öcalan'ı da mahkemeniz mutlaka tanık olarak dinlemelidir. Biz de Öcalan'a sorular sormalıyız. Bu davanın siyasi dava olduğu tartışmaları var." dedi.
2010 yılından beri tutuklu olduğunu belirten sanık Hüseyin Yanç ise suçsuz olduğunu söyledi. Mağdur edildiğini belirten Yanç, "Asıl ben iddia edilen Ergenekon Terör Örgütünün mağduruyum. Tahliyemi istiyorum." şeklinde konuştu.
Tutuklu sanık Fatma Cengiz de 5 yıldır tutuklu olduğunu belirterek kimseye suikast planlamadığını iddia etti. Kan gördüğü zaman bayıldığını belirten Cengiz, "Dün hastaneye gittim iğneye bile bakamadım. Hangi yürekle suikast yapacaktım. Tutuklu sanıklardan İbrahim Şahin benim ismimi söyleyerek bununla mı suikast yapacağım dedi. Bizde adalet istiyoruz Sayın Başkan." ifadesini kullandı.
Cumhuriyet gazetesine molotof kokteyli bombası atılmasına ilişkin dava dosyasının tutuklu sanığı Bedirhan Şinal de birlikte yargılandığı Boğaç Kaan Murathan'ın suçsuz olduğunu öne sürdü. Ben suçluyum. Boğaç'la ilgili tek bir delil çıksın şerefim üzerine yemin ederim ki kendimi yakacağım. Allah için Boğaç Kaan Murathan'ın tahliyesine karar verin, yalvarıyorum." diye konuştu.
Tutuklu sanık Tuncay Özkan, "23 Eylül 2008 tarihinden bu yana tutukluyum. Savcılara birçok çok kez 312 ve 313 maddeleri (darbeye teşebbüs) kapsamında suçum ve eylemimin somut olarak açıklanması konusunda yazdım. Ancak hala suçumun ve eylemlerimin ne olduğunu öğrenmiş değilim" diye konuştu.
Prof.Dr. Mehmet Haberal'ın da suçunun ne olduğunu sorduğuna dikkat çeken Özkan, "Suçum ne sorusunun telif hakkını daha sonra Haberal'dan tahsil edeceğim." şeklinde espri yaptı.
Ancak Başkan Hasan Hüseyin Özese araya girerek, "Suçlandığınız konular iddianamede yazılı. Kimseye sormanıza gerek yok." dedi. Tuncay Özkan ise "Sürekli olarak sözümü kesecek misiniz? Suçlandığım konuların delillerinin gösterilmesi gerekir." diye konuştu. Başkan Özese "Ek klasörler de iddianame ile birlikte size tebliğ edildi. Suçlandığınız konular için iddianame ve klasörlere bakmanız yeterli." cevabını verdi.
Bunun üzerine Tuncay Özkan, "Konuşmama izin vermeyecek misiniz?" diye sordu. Başkan Özese ise bu şekilde soru soramayacağını söyledi. Bu diyaloğun ardından da Özkan, konuşmak için beraberinde getirdiği dosyalarını ve notlarını alarak kürsüden ayrıldı. Başkan Özese de konuşmak için el kaldıran tutuksuz sanık Emcet Olcaytu'ya söz verdi. Avukatlar, Özese'nin Özkan'ın sözünü keserek başka sanığa söz vermesine tepki gösterdi. Özese ise "Konuşmak istemedi, kendisi toplanıp gitti. Yerine oturdu." diye konuştu. Sanık Özkan ise oturduğu yerden mikrofonsuz olarak yükses sesle "Ben konuşmaktan vazgeçmedim. Siz konuşturmadınız." diye konuştu.
Avukat Hüseyin Ersöz de reddihakim talebinde bulunduklarını belirterek, "Önce reddihakim taleplerini değerlendirmeniz gerekir." dedi. Bunun üzerine de Başkan Özese, reddi hakim talebini değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi.
Tuncay Özkan basın mensuplarına hitaben dava sanıklarından Levent Ersöz ve Hasan Atilla Uğur ile 16 Aralık 2003 tarihinde görüşme yaptığının iddia edildiğini ve bu görüşme ile ilgili suçlandığını belirterek böyle bir görüşme olup olmadığının Genelkurmay Başkanlığı'ndan 9 defa sorulduğunu ancak kendisine net bir cevap verilmediğini söyledi.
Yaklaşık 15 dakikalık arının ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, CMK 24 maddesinde belirtilen reddihakim şartlarının oluşmadığı ve talebin davayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddine karar verdiklerini söyledi. Daha sonra da sanıklardan Emcet Olcaytu, Mehmet Zekeriya Öztürk, Turan Özlü ve Mahir Akkar da savunma içerikli konuşmalar yaptılar. Ardından da duruşmaya taleplerin değerlendirilmesi ve tutuklu sanıkların CMK 108 maddesi kapsamında aylık tutukluluk incelemelerinin yapılması için karar arası verildi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.