Başbakan
Erdoğan'ın gazeteci Mehmet Ali Birand'la röportajı dün Kanal D ana haber bülteninde yayınlandı. Erdoğan, günlük çalışma programını şöyle anlattı: "Kalkışlar normal, bir değişiklik yok. Sabah 6.30 kalkışım var, kalkarım tekrar bir saat istirahatim olur. Kahvaltı saati 8.00-8.30 filan. Bu süreçte mesaiyi genelde 12.00-13.00 gibi yapıyorum ama normal zamanda benim
ev
ofisteki çalışmam var. Başbakanlıktaki çalışmam var.
Ev
ofisteki çalışmam sabah
erken saatlerde başlar. Başbakanlıkta 11.00 civarı bütün programlar resmen başlar." Erdoğan, mesaisinin akşam saat kaça kadar devam ettiği sorusuna ise, "Akşamın ucu açık. Bu şimdi de (ameliyattan sonra) böyle" diye yanıt verdi. Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'ın bu duruma bakışını soran Birand'a esprili bir yanıt verdi. Erdoğan, "Bazen sinirleniyor, kızıyor ama
gelişim yine bu halimle bile 10.00'u (22.00) buluyor. Normal zamanda 12.00'yi (24.00) aşıyor. Çünkü gün
görüşmelerle geçtiği için akşam 8.00'den sonra dosyaları incelemeye başlıyorsunuz. Dosya biriktirmeyi sevmem. Hem bunlar bakanlıkları da harekete geçiriyor" dedi.
TARTIŞMA PROGRAMLARI
SIKICI
Erdoğan, hangi gazeteleri okuduğu sorulunca "danışmanlarım özetliyor" dedi ve ardından "Ameliyattan sonra okuyorum, televizyon izliyorum" diye ekledi. "Asabınızı bozuyor mu okuduklarınız?" sorusuna Erdoğan, "Daha çok asabımı bozmayacak olanları izliyorum. Açık söyleyeyim, haber programları... Tartışmaları çok izlemiyorum çünkü
sıkıcı oluyor. Bakıyorsunuz insan hayatıyla ilgili yorumlar da bilinerek yapılmıyor. Bilinmeden belgeye dayalı olmayan yorumlar ve onların altında çoğu zaman bazı iftiraları görmek, bunları dinlemek... Sadece haberleri dinliyorum" şeklinde yanıt verdi.
DOKTORU GALATASARAYLI
Gazeteci Birand, Erdoğan'la röportaj sonrası gerçekleşen yemekteki
konuşmalarını da izleyicilerle paylaştı. Birand, Erdoğan'a "kanser olup olmadığını" açık bir
şekilde sorduğunu aktardı. Erdoğan'ın bu soruya yanıtının "Hayır ne kanserim, ne kemoterapi görüyorum" şeklinde olduğunu belirtti. Birand şunları söyledi: "Ameliyata girerken korktunuz mu' diye sordum, 'yok' dedi, 'çünkü Allah'a inanırım.' 'Hastanede ve istirahatte ne yaptınız?' diye sordum, bol bol gazete okumuş, TV izlemiş. Ama tartışma programlarından da uzak durmuş. 'Hastaneye yattım ve kendimi bir Galatasaraylı
doktora teslim ettim' sözleri en ilgi
çekici olanıydı.
Sabah