Erdoğan'dan muhalefete tarih dersi

Bitlis temaslarını sürdüren Başbakan Erdoğan, AK PArti Gençlik Kolları Kongresi'nde konuştu.

AK Parti'nin Gençlik Kolları, diğer gençlik kolları gibi sanal değildir. Gençlik bu hareketin ruhudur, heyecanıdır, dinamizmidir. Öyle siyasi partiler var ki kongrelerini bırakınız salonlarda yapmayı, bırakın böyle binlerce gencin önünde yapmayı, İstanbul gibi bir şehirde bile 300-500 kişiyle yaparlar.
ELEKTRONİK KİTAP DÖNEMİNE GEÇİYORUZ
AK Parti ise İlçe ve Belde koüngrelerini coşku içinde topladı ve tamamladı. Şu ana kadar 32 ilimizde kongrelerimiz yapıldı. Bugün Bitlis'te 33. İl Gençlik Kongremizi heyecan içinde, kardeşlik ve demokrasi içinde gerçekleştiriyoruz. Gençlerin siyasette ne kadar aktif yer aldığını, ne kadar belirleyici olduğunu görmek isteyen bugün Bitlis'e baksın, bu gençlik kongresine baksın. Bizim için gençler asla ve asla ucuz iş gücü değildir. Bizim için gençlik kolları, sadece pankart asan, bayrak asan, süsleme yapan, broşür dağıtan birimler değildir. Bizim için gençler bu ülkenin geleceğidir. Bizim için gençler siyasetin heyecanıdır, dinamizmidir, siyasetin asil ve coşkulu damarıdır. Onun için 12 Haziran seçimlerinde gençlik kollarımızdan yetişmiş tam 16 arkadaşımız milletvekili seçildi. Şimdi ben Bitlis'e sesleniyorum, araştırın bakın. Acaba diğer siyasi partilerde kaç tane gençlik kollarından olan milletvekili var. Parmak sayılarını bulmaz. Birileri gençleri oy deposu olarak görürken, biz gençleri siyasetin aktörü olarak gördük ve görüyoruz. Şu anda genel merkez gençlik kollarının arka arkaya başkanlıklarını yapmış iki arkadaşımız da parlamentoda. Bu tezgah üretecek, dokuyacak parlamentoya gönderecek. Birileri gençlerin eline taş tutuştururken, molotof kokteyli verirken biz gençlerin eline kalem, kağıt veriyor bilgisayar veriyor, gençleri en iyi şekilde eğitmenin mücadelesini yürütüyoruz.
Dikkat edin gençler, 9 yıllık AK PArti iktidarı döneminde ki bugün 18 Kasım ve bizim bu ülkede iktidar oluşumuzun 9 yılını tamamlıyoruz. Bugün onun için anlamlı bir gün. 9 Yıl önce bugün biz iktidardaydık. Şimdi 10. yıldan bir gün aldık. Tam 169 bin yeni derslik açtık. 2002 sonunda Bitlis'te derslik sayısı 1822 idi biz ise buna ilave yaptık ve şuanda 3056 oldu. Biz bu dönemde 7 bin 72 adet bilgisayar gönderdik. Nereye Bitlis'teki okullarımıza. Türkiye genelinde olduğu gibi Bitlis'te de ilk ve ortaöğretimde öğrencilerimize kitaplarını ücretsiz dağıttık mı dağıttık yine dağıtacağız. Şimdi yeni dönem başlıyor, inşaallah artık elektronik kitaba geçeceğiz, onun hazırlığını yapıyoruz. Yavrularımız onu eline alacak ve gidip derslerini takip edecek. Bitlis Eren Üniversitesini sizlere kim kazandırdı? Bu toplantının öncesinde üniversitemizde toplu açılış gerçekleştirdik.
Hepsinin Bitlis'e Bitlisli kardeşlerime hayırlı olmasını diliyorum. Çocuklar için, gençler için eğitim önündeki her engeli tek tek kaldırıyoruz. İlk öğretimdeki erkek öğrencilerimiz ve kız öğrencilerimize ödenen paralara zam yapıyoruz. Bizden önceki iktidar bu bursu ve krediyi bile üç ayda bir veriyordu biz ayda bir ödüyoruz. Herkese burs yada kredi muhakkak veriyoruz. Sevgili gençler aradaki fark bu. AK PArti ile diğerleri arasındaki farkı görüyorsunuz. Bunu herkese anlatmanızı sizlerden özellikle rica ediyorum. Bir tarafta gençlere dağı gösterenler var diğer tarafta eşkiyalığı teşvik edenler var. Bir tarafta gençlere sokağı gösteren, gençleri ölüme sevk edenler var diğer tarafta yaşatmaya çalışan bir AK Parti var. Diğer tarafta insanı insan olduğu için seven, Yunus'un dediği gibi yaradılanı yaradandan ötürü seven bir AK PArti var. Gençler için okullar açan, burslar açan, burslar veren, aydınlık bir geleck için çalışmaya teşvik eden bir AK Parti var. Bir taraftan gençler ölmesin, öldürmesin, anneler gözyaşı dökmesin diye adeta çırpınan, elini bedenini yüreğini ortaya koyan bir AK Parti, diğer tarafta ise terörle arasına mesafe koyamayan, onun gölgesinde siyaset yapmaya çalışan korkaklar var.
BİRİLERİNİN DEDİĞİ GİBİ KÜRTLER ZERDÜŞT DEĞİL, İSLAMDIR
Masum sivilleri öldürmek, askere polise kurşun sıkmak, katillerin canilerin, en önemlisi de korkakların işidir. Yaşatmak ise kahramanların işidir. Öldürmek değil, yaşatmak bir marifettir. Yıkmak, yakmak, kalp kırmak, ocakları söndürmek alçakların yapmak, inşaa etmek, kalpler gönüller kazanmak ise cesurların işidir. Şunu hiçbir zaman unutmayın, korkaklar tarih boyunca hiçbir zaman zafer anıtı dikememiştir. Tarih zalimleri değil, kahramanları cesurları hatırlar ve hayırla yad eder. İşte onun için sizlere üstad Necip Fazıl'ın ifadeleriyle sesleniyor ve diyorum ki 'Zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözünüz keskin olsun'. Gerçek kahramanlık madeni ile sahtesini ayırt edecek kadar büyük bir hassasiyetiniz olsun. Yine size Arif Nihat Asya'nın o muhteşem dizeleriyle seslenmek isityorum.
Delikanlım, işaret aldığın gün atandan,
Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan,
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan.
Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baştasın,
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın.
Sizlerden AK Gençlik farkını, açık, net somut şekilde ortaya koymanızı istiyorum. Şunu lütfen unutmayın, sizler çok büyük bir medeniyetin mensuplarısınız. Sizler, köklü bir kültürün mensuplarısınız. Sizler büyük bir devletin, güçlü bir devletin, Türkiye Cumhuriyeti'nin mensuplarısınız. Şuna, lütfen inanın. Sizler, Ortadoğu sokaklarındaki gençlerin ilham aldıkları, imrendikleri, sizin kardeşliğinizi örnek aldığı bir ülkenin evlatlarısınız. Ezeli kardeşliğimizi ebediyen yaşatmak, biliniz ki sizlerin elindedir. Şunu da buradan net olarak sizlere ifade ediyorum. Kardeşlerim, millet ırk demek, kavim, kabile demek değildir. Millet altını çizerek söylüyorum, geçmişi ortak, sevinci ortak, hüznü ortak, aynı şekilde gelecek tasavvuru ortak bir cemiyyet demektir. Biz tek milletiz, biz tek bayrağız, biz tek vatanız, biz tek devletiz. Kürdüyle, Türküyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Romanıyla, Boşnağıyla ne gelirse aklınıza tüm unsurları ile tek milletiz, tek kardeşiz. Sadece bugün değil, tarihte defalarca bu milleti bölmek, parçalamak, bu milletin unsurları arasına nifak sokmak istediler. Bakın kurtuluş savaşı hazırlıklarını yaparken benim kürt kardeşlerim 1920'de Paris Barış Konferansı'na uzun bir telgraf gönderiyorlar 'Muazzam Osmanlı Kitlesinin en metin ve sarsılmaz, kale gibi direnci olan kürtler, her şeyden evvel İslam'dır. Yani Zerdüşt'ler değil İslam'dır. Muhteşem Osmanlı ailesinin ve şu İslam kardeşliği toplumunun uzvu olan Kürt'lerin onlardan ayrılmaması onların gayesidir. İşin gerçeği, Gazi Mustafa Kemal diyor ki 1920'de yine bir telgrafında söylüyor 'Sizler gibi, din ve namus sahibi büyükler oldukça Türk ve Kürd'ün ayrılmaz iki kardeş olarak yaşamakta devam edeceği, iç ve dış düşmanlarımıza karşı demirden bir kale gibi kalacağı görevinizdir' diyor.
Bu milletin üzerinde ne tezgahlar kurmuşlar görüyor musunuz neden bölmek için. Adam çıkıyor diyor ki Kürtler'in dini Zerdüştlüktür diyor nerede Öcalan'ın kitabında. Kendi mitinglerinde Öcalan'ı kalkıpta Peygamber ilan eden onlar değil mi? Mızrak çuvala sığmıyor artık. İşte Kurtuluş Savaşı'ndaki durum, Türk'ün Kürtle koyun koyuna savaştığı bir dönemdi. Malazgirt'te böyle değil miydi? İşte inanıyorum ki Selahaddin'i Eyyubi'nin torunları bu tuzağa düşmeyecektir. Kurtuluş Savaşı tek bir kavmin, ırkın savaşı değildir, tüm milletin kurtuluş mücadelesidir. TBMM böyle bir güzellik üzerine tesis edilmiştir.
BEN SEÇİM MEYDANLARINDA BELGELERİYLE HERŞEYİ AÇIKLADIM
Muhalefet bu ara Dersim meselesini tartışıyor. Halbuki ben meydanlarda seçimlerde herşeyi anlattım. Kılıçdaroğlu dedi ki arşivi açsın incelesin, ya ben ne inceleyeceğim ben zaten belgeleri gösterdim sana sen git incele. Neyi tartışıyorlar, şuanda Sultan Abdülmecid'i tartışıyorlar. O kadar cahiller ki kendilerinden önceki tarihi kabullenmiyorlar ve yüzleşemiyorlar. CHP her zaman bu ülkenin bu milletin tarihine, kültürüne bigane kalmış, tarihi okumadığı için de bugünü isabetli bir şekilde değerlendirememişlerdir. Kendi tarihine medeniyetine yabancılaşanlar, kendi ülkesine yabancılaşır ve gelecek adına bir çift söz bile söyleyemezler.
CHP Gazi Mustafa Kemal'in, İsmet İnönü'nün birer Osmanlı Subayı olduğunu görmüyor bilmiyor. CHP'ye parti içi muhalefetten fırsat bulurlarsa bolca tarih kitabı okumalarını tavsiye ediyorum. Açsınlar, Selçuklular'ı, Osmanlıları okusunlar. O zaman bu milleti var eden dinamikleri daha iyi görürler. Kendi tarihiyle de yüzleşmesini diliyorum. CHP''nin Genel Başkanı Dersim'li. CHP Dersim katliamı ile bu dönem yüzleşmeyecek de ne zaman yüzleşecek. CHP'nin Genel Başkanı Dersim Katliamı ile ilgili bu dönem konuşmayacak da ne zaman konuşacak?
O ne yapıyor? Gereğini yapsın dediği arkadaşına çark edip sahip çıktı. Biraz önce Gazi Mustafa Kemal'den alıntı yaptım. İlk Meclis'in milletin tüm renkleri ile teşekkül ettiğini ifade ettim. İşte Cumhuriyet'in kuruluşndaki bu kapsayıcı anlayış milli şef döneminde tam tersine çevrilmiştir. İsmet İnönü'nün altında imzası olduğu aynı zamanda Cumhurbaşkanı olarak imzaladığı bakanlar kurulu kararları var, Dersim'e sivil halkın ölümlerine öldürülmesine yönelik. Çok arzuluyor, demek ki beyefendinin kendisine kapak yazı ile göndermemiz gerekecek. İnkar, red, asimilasyon politikaları ile ülkenin belli bölgeleri arasında ayrımcılık yapılmıştır biz buna son verdik. Yıllardır ihmal edilen doğu ve güneydoğu bölgelerine çok yoğun yatırımlar yaptık. Tarihi ile yüzleşmeyen CHP bizim bu çabalarımıza destek vermekten de kaçındı.
Bu bölgeye yatırım gelmesin istiyorlar. düşünenleri, yazanları, sanatçıları muhalifleri ortadan kaldırmka için, bu bölgede adeta faşizm özlemi ile yanıp tutuşuyorlar. Biz bu tahriklere oyuna gelmeyeceğiz. Aklı selimden asla taviz vermeyeceğiz. Biz inadına kardeşlik diyoruz. Bu ülke geçmişe asla ve asla dönmeyecek. Rahat olun. Teröristle, masum halkın ayırt edilmediği günler asla ve asla geri gelmeyecek. Bir yandan, terörle kararlı şekilde mücadele edecek, bir yandan da en ileri demokratik standartları ülkemize kazandırmayı sürdüreceğiz. AK Parti hükümetinin özgürlükleri demokrasiyi sınırlandıracağını bekleyenler beyhude beklerler. AK PArti 9 yıl boyunca yılmadan, yıkılmadan, taviz vermeden vesayetle mücadele etti yine edeceğiz. AK Parti müdahaleye çanak tutan, alkış tutan siyasetçilere rğmen tek başına bu siyaseti yürüttü. Bizim için kapatma davasını açtıklarında CHP'liler ne diyordu hele şükür Ankara'Da da savcılar hakimler varmış diyordu. Şimdi neden aynı şeyi söylemiyorsun söylemiyorsun. Ben de seninle aynı şeyi mi söyleyeyim. Bile bile, milletvekili olmasına mani hal olduğunu bile bile geleceksin aday yapacaksın ondan sonra da diyeceksin ki AK PArti bunu engelliyor. Sen bunun olmayacağını biliyordun zaten, ne oldu yargı kararını verdi, bu tutukluluk sürecinde de dışardan vekil seçilmiş olmasına rağmen yargı müsade etmedikçe sen gelpi bu işin faturasını AK PArti'ye kesemezsin. Aynı şey BDP ve MHP için de geçerlidir. Bugün artık hiç kimse talimatla manşet atmıyor. Bugün hiçbir gazeteci emirle yazı yazmıyor. Bugün yasaklı kelimeler, yasaklı konular listesi yok. Bugün hapishanede keyfi olarak gazeteciler tutulmuyor. Kimse zihinleri bulandırmaya çalışmasın. AK Parti'ye karşı psikolojik bir harekatın içinde olanlar AK Parti'den önce kendilerini sorgulasın. Bizi KCK'dan dolayı sürekli eleştiriyorlar. KCK operasyonu diğer operasyonlar hükümetin değil, yargının kararını verdiği operasyonlardır. Bu operasyonlarda tutuklananlar, yargının delillere, bilgilere belgelere göre tutukladığı kişilerdir. Hiuçbir tutuklama keyfi, değildir, delilsiz değildir. KCK'yı masum bir sivil oluşum gibi görenler delillere bi baksınlar. Bu ülkede illegal yapıyı legal görüntü olarak verenlere de dikkat etsinler.
İhlas son dakika

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.