Türkiye'nin '24 şehit' psikolojisi!
Cumhurbaşkanı regresyona girmiş, BDP suçluluk duygusu içinde. MHP OHAL söylemiyle kendi kitlesinin duygularını yatıştırıyor. Toplum, matem sürecini sağlıklı yaşarsa, öfke kabarmaları azalır
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 21.10.2011
- Güncelleme Tarihi: 12:46 | 21.10.2011
24 askerin Hakkari'deki terör saldırısında şehit olmasının ardından dinlediğimiz siyasetçi açıklamaları ve Meclis Genel Kurul Salonu'nda yapılan terör konulu kapalı oturumda yaşanan kavgaları politik psikolog Rüveyda Çelenk A Haber'de Bi sormak Lazım programında değerlendirdi.
Çelenk, Cumhurbaşakının söyleminin psikolojik regresyona örnek olduğuna işaret ederek " Toplumda bir de ödipal bir baba mı olacak yoksa sevecen bir anne mi olacak, ikisine de ihtiyacımız var. Şefkat verecek anneye de ihtiyaç var, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın büyük sorumluluğu var. Cumhurbaşkanı'nın söylemi gerilemeye dönük, çünkü bu dönemlerde ötekini insanlıktan çıkartma süreci başlar, öteki bize zarar vermiş biz de ona zarar vermek istiyoruz, onun insan olduğunu düşünürsek ona acı vermek bize de acı verir o nedenle onu insanlıktan çıkartıyoruz.
Sağlıklı bir biçimde tutulamayan yasların öfke ve şiddet patlamalarına kaynaklık ettiğini vurgulayan Çelenk " Bazı toplumlar bu yası tutamazlar. Ani ölümler, beklenmedik ölümlerde yas tutmak zorlaşır. Bir insanın çocuk kaybı en acı ölümdür. Şehit cenazelerinde biz yası doğru tutuyoruz. Kürt kökenli vatandaşlarımıza karşı taciz olmuyor. Bu doğal ve sağlıklı bir süreç. Güneydoğu'da dağda ölen çocukların aileleri kendi yaslarını tutamıyorlar. Hakkâri'de içinde cenaze olmayan mezarlıklar kurmuşlar, yas tutabilmek için. Dağda ölenlerin yaslarını daha sağlıklı bir şekilde tutmaları sağlanmalı. Yas sürecini olgunlukla yaşayamayan bir toplumun dağ serüveni söz konusu çünkü bir yandan. Yas tutulmazsa, Kürtler mesela, çocuklarını gömemediler, onlarla vedalaşamadılar, bunların yası tutulamadı, cenaze töreni inkâra engeldir, ölmüş çünkü insanlar destek olur, Kürtler yıllar önceki yaslarını tutamadılar. Yas tutamayan insan ufacık bir şeyde daha çok öfkelenir. Bu yas tutmayı çok doğru şekilde evirmek gerek, burada liderlerin rolü çok önemli. Yaslar genelde aktarım figürleri üzerinden gerçekleşiyor. Şehit haberine ağlamayan biri haberlerden sonra izlediği dizide olan olaylara ağlayabiliyor. Cenazeler yayınlarda verilmese bile, ölenlerin hepsi onurlu bir şekilde gömülmeli. Her ne olursa olsun yas sağlıklı bir şekilde yaşanmalı, çünkü geliştirici ve olgunlaştırıcı bir süreçtir." Dedi.