Denktaş'ın sağlık durumu
Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Erkan Kaptanoğlu, KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın son klinik durumunun kendilerini ümitlendirdiğini ve kendileriyle şakalaştığını açıklayarak, ''durumu hastaneye geldiği ana göre daha iyi, daha iyi hareket ediyor ve daha iyi iletişim kurabiliyor'' dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 00:00 | 25.05.2011
- Güncelleme Tarihi: 09:04 | 25.05.2011
Kalpteki ritim bozukluğundan kaynaklanan emboli nedeniyle beyindeki damarlarda tıkanıklık yaşayan ve kısmi felç durumu geçiren Rauf Denktaş'ın tedavisi, YDÜ Hastanesi yoğun bakımda devam ediyor.
YDÜ yetkilileri ve tedaviyi sürdüren doktorlardan oluşan ekip, düzenledikleri basın toplantısıyla Denktaş'ın son durumu hakkında bilgi verdi. Başhekim Yardımcısı Kaptanoğlu, Denktaş'ın çok önemli ve tehlikeli bir hastalık geçirdiğini, ama yapılan müdahaleler sonrası iyileşmesini beklediklerini ifade ederek, ''İlk karşılaştığımızda şuuru çok açık değildi. Yer ve mekan kavramı biraz kaybolmuş durumdaydı'' şeklinde konuştu.
Denktaş'ın durumunu takip etmeyi sürdürdüklerini belirten Kaptanoğlu, ''Son klinik durumu bizi ümitlendirdi. Bize az önce şaka da yaptı. Bir miktar kuvvetsizliği var. Önemli bir hastalık geçirdi. Tehlikeli bir hastalık ama erken müdahale edildi ve hepimiz iyileşeceğini bekliyoruz. Herkese ve hepimize geçmiş olsun'' dedi.
Kaptanoğlu, ''Anjiyoya neden gerek duyuldu?'' yönündeki bir soruyu, ''Tıkalı olan beyin damarını tespit etmek için. Eğer ana damarlardan biri tıkalıysa kasıktan girilip onun açılma ihtimali vardı, öyle bir müdahale gerekebilirdi. Ama tedaviye erken yanıt verdiği için anjiyoyu çekene kadar geçen 20 dakikalık sürede tıkalı damarın açılmış olduğunu gördük'' diye cevapladı.
Kaptanoğlu, bir başka soru üzerine ise şunları söyledi:
''İlk karşılaştığımızda yer ve mekan kavramı biraz kaybolmuş durumdaydı. Ama biz şu an için tedaviye cevap verdiğini düşünüyoruz. Bizimle konuşuyor. Şu anda şuuru açık. Şuurun açık olma hali, 'gözleri açık ve konuşabiliyor ama arada dalıyor...'
Tedaviye yönelik cevabını daha iyi görmemiz için zaman geçmesi lazım. Çok yakın takip ve tedavi ile devam edeceğiz.''
YDÜ Hastanesi Hasta Hizmetleri ve Dış İlişkiler Başkanı Ahmet Savaşan da, hastanedeki 36 bölümden ''profesör ordusunun'' Denktaş'ın tedavisi için seferber olduğunu dile getirdi.
Nöroloji Ana Bilim Dalı Hocalarından Dr. Amber Eker ise Denktaş'ın hastaneye ilk geldiği zaman sol tarafını hareket ettiremediğini, bunun görüntülenmesini planladıkları zaman bir pıhtı attığının tespit edildiğini söyledi.
Pıhtı atma nedeniyle beyinde orta büyüklükte bir alanın etkilenmesi nedeniyle hemen tedaviye başladıklarını ifade eden Dr. Eker, hastanın kendilerine hızlı ulaşmasının tedaviyi planlamaları açısından çok önemli olduğunu vurguladı.
Damar incelemesinden sonra uygulanan tedavi sonrasında tıkalı büyük damarın bir miktar daha iyi olduğunu, ama daha iç taraflarda tıkanıklıklar olduğunu gözlemlediklerini anlatan Eker, yoğun bakıma aldıkları Denktaş'ın hem nörolojik, hem de dahili durumunu takip etmekte olduklarını belirtti.
Amber, ''Şu an itibarıyla sol tarafı biraz daha iyi hareket etmektedir. Bizimle iletişim kurması daha iyi durumda'' dedi.
YDÜ yetkilileri ve tedaviyi sürdüren doktorlardan oluşan ekip, düzenledikleri basın toplantısıyla Denktaş'ın son durumu hakkında bilgi verdi. Başhekim Yardımcısı Kaptanoğlu, Denktaş'ın çok önemli ve tehlikeli bir hastalık geçirdiğini, ama yapılan müdahaleler sonrası iyileşmesini beklediklerini ifade ederek, ''İlk karşılaştığımızda şuuru çok açık değildi. Yer ve mekan kavramı biraz kaybolmuş durumdaydı'' şeklinde konuştu.
Denktaş'ın durumunu takip etmeyi sürdürdüklerini belirten Kaptanoğlu, ''Son klinik durumu bizi ümitlendirdi. Bize az önce şaka da yaptı. Bir miktar kuvvetsizliği var. Önemli bir hastalık geçirdi. Tehlikeli bir hastalık ama erken müdahale edildi ve hepimiz iyileşeceğini bekliyoruz. Herkese ve hepimize geçmiş olsun'' dedi.
Kaptanoğlu, ''Anjiyoya neden gerek duyuldu?'' yönündeki bir soruyu, ''Tıkalı olan beyin damarını tespit etmek için. Eğer ana damarlardan biri tıkalıysa kasıktan girilip onun açılma ihtimali vardı, öyle bir müdahale gerekebilirdi. Ama tedaviye erken yanıt verdiği için anjiyoyu çekene kadar geçen 20 dakikalık sürede tıkalı damarın açılmış olduğunu gördük'' diye cevapladı.
Kaptanoğlu, bir başka soru üzerine ise şunları söyledi:
''İlk karşılaştığımızda yer ve mekan kavramı biraz kaybolmuş durumdaydı. Ama biz şu an için tedaviye cevap verdiğini düşünüyoruz. Bizimle konuşuyor. Şu anda şuuru açık. Şuurun açık olma hali, 'gözleri açık ve konuşabiliyor ama arada dalıyor...'
Tedaviye yönelik cevabını daha iyi görmemiz için zaman geçmesi lazım. Çok yakın takip ve tedavi ile devam edeceğiz.''
YDÜ Hastanesi Hasta Hizmetleri ve Dış İlişkiler Başkanı Ahmet Savaşan da, hastanedeki 36 bölümden ''profesör ordusunun'' Denktaş'ın tedavisi için seferber olduğunu dile getirdi.
Nöroloji Ana Bilim Dalı Hocalarından Dr. Amber Eker ise Denktaş'ın hastaneye ilk geldiği zaman sol tarafını hareket ettiremediğini, bunun görüntülenmesini planladıkları zaman bir pıhtı attığının tespit edildiğini söyledi.
Pıhtı atma nedeniyle beyinde orta büyüklükte bir alanın etkilenmesi nedeniyle hemen tedaviye başladıklarını ifade eden Dr. Eker, hastanın kendilerine hızlı ulaşmasının tedaviyi planlamaları açısından çok önemli olduğunu vurguladı.
Damar incelemesinden sonra uygulanan tedavi sonrasında tıkalı büyük damarın bir miktar daha iyi olduğunu, ama daha iç taraflarda tıkanıklıklar olduğunu gözlemlediklerini anlatan Eker, yoğun bakıma aldıkları Denktaş'ın hem nörolojik, hem de dahili durumunu takip etmekte olduklarını belirtti.
Amber, ''Şu an itibarıyla sol tarafı biraz daha iyi hareket etmektedir. Bizimle iletişim kurması daha iyi durumda'' dedi.
DİĞER