Hazır cevap ünlüler

Hazır cevap ünlüler

Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galileo'ye hasımlarından biri:

- "Efendim", demiş. "Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"

Hazır cevap ünlüler

Galileo: "Doğru", demiş. "Benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama, seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?"

Hazır cevap ünlüler

Sokrates bir gün yürürken, tek kişinin geçebileceği kadar mesafe olan bir mevkiide dönemin soylularından biriyle karşı karşıya gelir ve ikisi de durur.

Hazır cevap ünlüler

Kısa bir süre bakıştıktan sonra:

Soylu: "Ben senin gibi pis bir zavallıya yol vermem!"

Sokrates: "Ben veririm..."

Hazır cevap ünlüler

Napolyon savaşta İspanya'yı yenmiş. İspanya Kralı siz ancak para ve mal için savaşırsınız, biz ise namusumuz ve şerefimiz için savaşırız demiş.

Bunun üzerine Napolyon:

- Evet insanın neyi eksikse onun için savaşır.

Hazır cevap ünlüler

Bir Fransız yazar, Mehmet Akif'e:

-Kadınlarınızı evden çıkartmadığınız doğru mu? diye sorduğunda,

Akif: Daha önceleri öyleydi, karşılığını vermiş. Fakat şimdi dışarı çıkarttık ve bir türlü içeri sokamıyoruz.

Hazır cevap ünlüler

Yahya Kemal'e "Ankara'nın en çok hangi tarafını seviyorsunuz" diye sorduklarında şu cevabı vermiş:

- İstanbul'a dönüşünü.

Hazır cevap ünlüler

HAKLI ÖLÜM

Sokrates ölüme mahkum edildiğinde, eşi:

-Haksız yere öldürüyorsunuz, diye ağlamaya başlayınca Sokrates'in cevabı gecikmemiş.

Hazır cevap ünlüler

Sokrates: Ne yani, demiş. Bir de haklı yere mi öldürseydim?

Hazır cevap ünlüler

İngiliz devlet adamı Winston Churchill, Avam kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili, Churchill'e kızgın kızgın şöyle seslenir:

- "Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım."

Hazır cevap ünlüler

Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır: "Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim."

Hazır cevap ünlüler

GÖNLÜMÜ FETHETTİĞİ İÇİN

Fatih Sultan Mehmet'e sorarlar:

-İstanbul'u niçin fethettin?

Hazır cevap ünlüler

Fatih cevap verir: Önce o benim gönlümü fethettiği için!

Hazır cevap ünlüler

Bir gün Eflatun, öğrencilerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış.

Öğrenci: "İyi ama ben çok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek olunca, yanıt gecikmemiş.

Hazır cevap ünlüler

Eflatun öğrencisine: "Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum."

Hazır cevap ünlüler

NE ALIRSINIZ?

Çok şişman olan Yahya Kemal, bir yokuşun sonundaki lokantanın önünde dinlenirken, içeriden çıkan garson:

- Buyurun beyim, diye atılmış. Ne alırsınız?

Hazır cevap ünlüler

Yahya Kemal, tebessüm edip: Evlat, demiş. Müsaade edersen biraz nefes alacağım.

Hazır cevap ünlüler

ÇIKMAYAN MANA

Mehmet Akif, Baytar Mektebi'nde müdür muavini olarak çalıştığı bir dönemde, muhasebeden gelen bir yazıyı anlayamaz. Yazıyı kaleme alan Salih Efendi'yi aratarak yazıda ne demek istediğini sorar:

Hazır cevap ünlüler

- "Salih Efendi iki türlü mana çıksın diye böyle yazdık efendim" cevabını verince,

Akif dayanamaz ve: Hayret doğrusu, der. Biz birini bile çıkartamadık da.

Hazır cevap ünlüler

AKŞAM YEMEĞİ

Yahya Kemal, dostlarından birine:

-Bu akşam yemeği benimle yer misin? diye sorunca,

Arkadaşı: Hay hay! der. Çok memnun olurum. Hiçbir mazeretim yok!

Yahya Kemal gülümseyerek karşılık verir: İyi öyleyse, bu akşam size geliyorum.

Hazır cevap ünlüler

ÖLÜM NEDİR?

Öğrencilerinden biri, Konfüçyüs'e:

- "Ölüm nedir?" diye sorduğunda, Konfüçyüs'ün cevabı şu olmuş:

Hazır cevap ünlüler

- Hayat hakkında ne biliyorsun ki, sana ölümden bahsedeyim.

Hazır cevap ünlüler

Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeden yaşayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır. İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.

Hazır cevap ünlüler

Mağrur zengin,hor gördüğü filozofa: "Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der.

Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir: "Ben çekilirim."

Hazır cevap ünlüler

İrlandalı yazar George Bernard Shaw ile İngiliz devlet adamı Winston Churchill hiç geçinemez ve sık sık birbirlerini iğnelermiş. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill'i davet etmiş ve davetiyeye de bir pusula iliştirmiş:

- "Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alıp gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa."