A HABER GALERİ
Körfez’de tehlikeli kırılma! Yemen’de BAE–Suudi Arabistan krizi! Abu Dabi askerlerini çekti
Reuters'ın haberine göre, Yemen sahasında aynı cephede yer alan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Suudi Arabistan arasında derin bir kriz patlak verdi. Riyad'ın 'ulusal güvenlik kırmızı çizgimiz' diyerek 24 saat süre tanımasının ardından Abu Dabi, Yemen'de kalan son askerlerini de geri çektiğini açıkladı. Mukalla Limanı'nı hedef alan hava saldırısı ise Körfez'de tansiyonu zirveye taşıdı.
Reuters'ın aktardığı gelişmelere göre, Yemen sahasında yıllardır birlikte hareket eden Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında ciddi bir kırılma yaşanıyor. Riyad'ın "ulusal güvenliğe tehdit" vurgusuyla verdiği 24 saatlik sürenin ardından Abu Dabi'nin askerlerini çekme kararı alması, Körfez'de dengeleri sarsarken Yemen krizini yeni ve tehlikeli bir aşamaya taşıdı.
MUKALLA LİMANI BOMBALANDI: KRİZİN FİTİLİ ATEŞLENDİ
Gerilimi tırmandıran gelişme, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun Yemen'in güneyindeki Mukalla Limanı'na düzenlediği hava saldırısı oldu.
Riyad, limanda hedef alınan sevkiyatın BAE bağlantılı olduğunu ve silah içerdiğini savundu. Bu saldırı, iki Körfez monarşisi arasında Yemen üzerinden büyüyen çatlağın şimdiye kadarki en sert askeri hamlesi olarak kayda geçti.
Koalisyon, BAE'nin Füceyre Limanı'ndan Mukalla'ya koalisyon izni olmadan gelen iki geminin silah ve mühimmat taşıdığına dair istihbarat bulunduğunu öne sürdü. Sevkiyatın Yemen'in Hadramut bölgesindeki noktalara dağıtılacağı iddia edildi.
RİYAD'DAN SERT MESAJ: ULUSAL GÜVENLİĞİMİZ KIRMIZI ÇİZGİ
Suudi Arabistan, BAE'yi Yemen'deki ayrılıkçı Güney Geçiş Konseyi'ni (STC) kendi sınırlarına doğru yönlendirmekle suçladı.
Riyad yönetimi bu durumu açık bir tehdit olarak nitelendirirken, ulusal güvenliğin "kırmızı çizgi" olduğunu ilan etti. Bu açıklama, bir dönem Husilere karşı aynı koalisyonda savaşan iki ülke arasındaki kopuşun en sert ifadesi oldu.
Suudi Arabistan destekli Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, Emirlik güçlerine Yemen'i terk etmeleri için 24 saat süre verdi. Aynı zamanda uçuşa yasak bölge ilan edildi; tüm limanlar ve sınır geçişleri için 72 saatlik deniz ve kara ablukası duyuruldu.
ABU DABİ GERİ ADIM ATTI: ASKERLERİMİZİ ÇEKİYORUZ
Bu baskının ardından BAE Savunma Bakanlığı, Yemen'de kalan son askerlerini de çekme kararı aldığını açıkladı. Bakanlık, 2019'da askeri varlığını fiilen sonlandırdığını, ülkede yalnızca "uluslararası ortaklarla koordineli terörle mücadele kapsamında görev yapan uzman personelin" kaldığını duyurdu.
Devlet haber ajansı WAM'a konuşan yetkililer, son gelişmelerin kapsamlı bir değerlendirme yapılmasını zorunlu kıldığını belirtti. Abu Dabi, Mukalla'daki hava saldırısından "şaşkınlık duyduklarını" ifade ederken, hedef alınan sevkiyatların silah içermediğini ve Emirlik güçlerine ait olduğunu savundu.
BAE, krizin daha da büyümemesi için "güvenilir bilgiler ve mevcut koordinasyon temelinde tırmanmayı önleyecek bir çözüm" aradığını açıkladı.
"STC İSYANA TEŞVİK EDİLDİ" İDDİASI
Yemen devlet haber ajansına göre El-Alimi, yaptığı televizyon konuşmasında BAE'nin STC'ye açık şekilde baskı yaptığını ve örgütü devlet otoritesine karşı askeri isyana yönlendirdiğinin "kesin olarak doğrulandığını" söyledi.
Koalisyon güçleri, ayrılıkçılara yabancı askeri destek sağlandığını öne sürdükleri bir iskelenin de bombalandığını duyurdu. Reuters'a konuşan iki kaynak, saldırının yüklerin indirildiği rıhtımı hedef aldığını belirtti. Suudi devlet medyası ise saldırıda can kaybı ya da çevresel hasar yaşanmadığını ileri sürdü.
GEMİLER, VİDEOLAR VE SİLAH İDDİALARI
Suudi devlet haber ajansı, "Greenland" adlı bir gemiye ait olduğu belirtilen görüntüler yayımladı. Görüntülerde gemiden silahlar ve askeri araçların indirildiği iddia edildi. Geminin işletmecisinin Dubai merkezli Salem Al Makrani Cargo Company olduğu belirtilirken, Reuters şirkete yorum için ulaşamadı.
Yemen devlet televizyonu ise Mukalla Limanı'ndan yükselen siyah dumanları ve yanmış araçları gösteren görüntüler yayımladı.
KÖRFEZ'DE DİPLOMASİ TRAFİĞİ: ABD VE BÖLGE ÜLKELERİ DEVREDE
Kriz Washington'un da gündemine girdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun Suudi Arabistan ve BAE dışişleri bakanlarıyla Yemen'deki gerilim ve Orta Doğu güvenliğini tehdit eden gelişmeler hakkında görüştüğünü açıkladı.
Kuveyt ve Bahreyn, diyaloğun güçlendirilmesine yönelik her türlü girişimi destekleyeceklerini duyurdu. Katar ise Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerinin güvenliğinin kendi güvenliğinin "ayrılmaz bir parçası" olduğunu vurguladı.
OPEC ALARMDA: PETROL DENGESİ TEHLİKEDE
Suudi Arabistan ve BAE, OPEC'in en etkili üyeleri arasında yer alıyor. Reuters'a göre iki ülke arasındaki derin anlaşmazlık, petrol üretimine ilişkin uzlaşıyı da riske atabilir. OPEC+ üyesi sekiz ülkenin pazar günü çevrim içi toplantı yapması beklenirken, kaynaklar ilk çeyrek için üretimin sabit tutulması politikasının uzatılacağını belirtiyor.
Gerilimin etkisi Körfez piyasalarına da yansıdı; bölgedeki ana borsa endeksleri düşüş kaydetti.
STC'DEN MEYDAN OKUMA: "BAE ANA ORTAĞIMIZ"
Güney Geçiş Konseyi lideri ve Yemen Başkanlık Konseyi Başkan Yardımcısı Aidarous el-Zubeydi, üç konsey üyesiyle birlikte yayımladığı ortak açıklamada, BAE'nin Husilere karşı mücadelede ana ortak olmaya devam ettiğini savundu.
El-Alimi'nin kararlarını reddeden STC, bu adımların uzlaşıya dayanmadığını ileri sürdü.