Gizli banka hesaplarının yeni adresi artık ABD
Uluslararası denetime takılmak istemeyen zenginler, gizli banka hesaplarını İsviçre’den ABD’ye taşıyor. Karşılıklı bilgi paylaşımı anlaşmasını imzalamamasının ABD’yi “gizli hesaplar” için daha cazip hale getirdiğini belirten uluslararası finans uzmanları, vergi kaçakçılığının ABD’nin en büyük kazananı olacağı yeni bir çerçevede süreceğini vurguluyor.
- Ekonomi
- Giriş Tarihi: 00:00 | 17.02.2016
- Güncelleme Tarihi: 09:58 | 17.02.2016
Gizli banka hesaplarının yeni adresi artık ABD oluyor. Uluslararası denetimden muaf olmak isteyen zenginler, gizli banka hesaplarını artık İsviçre'den ABD'ye taşıyor. ABD'nin, karşılıklı bilgi paylaşımı anlaşmasını imzalamaması ülkeyi "gizli hesaplar" için giderek daha cazip hale getirdiğini belirten ekonomistler, raporlanmayı istemeyen bir yatırımcının artık tek yapması gerekenin varlıklarını ABD'deki bir finansal kuruluşa taşımak olduğunu belirtiyor. Uluslararası finans uzmanlarına göre, yatırımlarını 'off-shore cenneti' olarak bilinen Cayman Adaları'nda ya da İsviçre bankalarında tutan zenginler, kısa zamanda yatırımlarını ABD'deki gizli banka hesaplarına aktarmaya başladı.
'FATCA' YASASI YOLU AÇIYOR
ABD, vergi kaçakçılığının önün geçebilmek için yasal düzenlemelerini 18 Mart 2010 tarihinde "Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası"nı (FATCA) hazırlayarak tamamladı. Yasaya ilişkin yükümlülükler ise 1 Temmuz 2014'te başladı. Bu tarihten sonra ABD piyasalarında işlem yapmak isteyen tüm yabancı finans kuruluşları, ceza ödememek için FATCA'daki raporlamayı yapmak zorunda kaldı. ABD ise ülke içerisindeki yabancıların banka hesaplarına ilişkin bilgilendirmeyi zorunlu kılacak olan "Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Anlaşması"nı (CRS) bu zamana kadar imzalamadı. Bu sayede ABD'de yabancıların banka hesaplarına dair bilgiler "ortak raporlama standartları" çerçevesinde otomatik olarak diğer ülkeye bildirilmeyebiliyor. Uluslararası hukuk firması Anaford'un avukatı Peter Cotorceanu, konu hakkında şu değerlendirmede bulundu: "ABD, FATCA'nın küresel versiyonu GATCA'ya (CRS) girmediği müddetçe finansal kuruluşlar yabancıların banka hesaplarına dair raporlama yapmayacaktır. Bu durumda raporlanmayı istemeyen bir yatırımcının tek yapması gereken, varlıklarını ABD'deki bir finansal kuruluşa taşımak."
VERGİ KAÇAKÇILIĞINDAN ARTIK ABD DE KAZANACAK
London Capital Group (LCG) Piyasa Analisti İpek Özkardeşkaya ise, ABD'nin girişimleri ile İsviçre'deki bankacılık gizliliğinin neredeyse tamamen ortadan kalkmasının, ülkedeki finans kuruluşlarını olumsuz etkilediğini belirtti. Özkardeşkaya, "ABD, diğer ülkelerde bankacılık alanında gizliliğin kaldırılmasını savunmasına rağmen kısa zamanda gizli hesapların merkezi oldu. Vergi kaçakçılığı halen var, sadece ABD'nin en büyük kazananı olacağı yeni, farklı bir çerçeve içerisinde sürüyor."
YALNIZCA ABD İMZALAMADI
GATCA, FATCA'nın küresel versiyonu olduğunu ifade etmek için kullanılıyor. Bugüne kadar 100'e yakın ülkenin imzaladığı anlaşma kapsamında, üye ülkelerdeki finansal kuruluşların diğer ülke vatandaşlarına ilişkin hesap bilgilerinin, ilgili hükümetlere otomatik olarak bildirmesi öngörülüyor. Anlaşma, "vergi cenneti" olarak bilinen İsviçre, Singapur ve Hong Kong gibi pek çok ülke tarafından imzalanmasına rağmen henüz ABD tarafından imzalanmadı.
MİAMİ'DEKİ PARALAR SIR DEĞİL
ABD'nin CRS anlaşmasını imzalamamasına gerekçe olarak, uluslararası finans uzmanları şunları ifade ediyor: "Kongre'yi kontrol eden Cumhuriyetçiler, ABD'nin bankacılık endüstrisine zarar vermek istemiyor. ABD bankalarının, özellikle Miami'dekilerin, beyan edilmemiş Latin Amerika parası ile dolu olduğu bir sır değil. Hesaplara ilişkin verilerin paylaşılması bu parayı yurt dışına kaçırır, ABD'nin avantajlı durumuna zarar verir. İsviçre bankalarını kınamakta bir zamanlar tepeden bakan ABD'nin, bankacılık gizliliğinin otoritesine dönüşmesi ne kadar ironik ve ters."
CENEVRE'NİN MÜŞTERİLERİ İÇİN YENİ ROTA
Son yıllarda ABD'nin başını çektiği girişimlerle İsviçre'nin Cenevre şehrindeki finans kuruluşları, eksik bilgilendirme gerekçesiyle ağır para cezalarına çarptırılınca yatırımcılar yeni adres arayışına başladı. Uluslararası raporlama standartlarını tam olarak yerine getirmeyen ABD ise kısa zamanda sermaye akışının kazananı oldu. Daha önce İsviçre'de bir finans kuruluşunda çalışan LCG Piyasa Analisti Özkardeşkaya, "ABD'nin vergi cenneti olmak konusundaki ününü arttırdığını izlemek gerçekten ilginç. ABD'nin agresif girişimi İsviçre'nin bankacılık gizliliğine maloldu" dedi.
Yeni Şafak
'FATCA' YASASI YOLU AÇIYOR
ABD, vergi kaçakçılığının önün geçebilmek için yasal düzenlemelerini 18 Mart 2010 tarihinde "Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası"nı (FATCA) hazırlayarak tamamladı. Yasaya ilişkin yükümlülükler ise 1 Temmuz 2014'te başladı. Bu tarihten sonra ABD piyasalarında işlem yapmak isteyen tüm yabancı finans kuruluşları, ceza ödememek için FATCA'daki raporlamayı yapmak zorunda kaldı. ABD ise ülke içerisindeki yabancıların banka hesaplarına ilişkin bilgilendirmeyi zorunlu kılacak olan "Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Anlaşması"nı (CRS) bu zamana kadar imzalamadı. Bu sayede ABD'de yabancıların banka hesaplarına dair bilgiler "ortak raporlama standartları" çerçevesinde otomatik olarak diğer ülkeye bildirilmeyebiliyor. Uluslararası hukuk firması Anaford'un avukatı Peter Cotorceanu, konu hakkında şu değerlendirmede bulundu: "ABD, FATCA'nın küresel versiyonu GATCA'ya (CRS) girmediği müddetçe finansal kuruluşlar yabancıların banka hesaplarına dair raporlama yapmayacaktır. Bu durumda raporlanmayı istemeyen bir yatırımcının tek yapması gereken, varlıklarını ABD'deki bir finansal kuruluşa taşımak."
VERGİ KAÇAKÇILIĞINDAN ARTIK ABD DE KAZANACAK
London Capital Group (LCG) Piyasa Analisti İpek Özkardeşkaya ise, ABD'nin girişimleri ile İsviçre'deki bankacılık gizliliğinin neredeyse tamamen ortadan kalkmasının, ülkedeki finans kuruluşlarını olumsuz etkilediğini belirtti. Özkardeşkaya, "ABD, diğer ülkelerde bankacılık alanında gizliliğin kaldırılmasını savunmasına rağmen kısa zamanda gizli hesapların merkezi oldu. Vergi kaçakçılığı halen var, sadece ABD'nin en büyük kazananı olacağı yeni, farklı bir çerçeve içerisinde sürüyor."
YALNIZCA ABD İMZALAMADI
GATCA, FATCA'nın küresel versiyonu olduğunu ifade etmek için kullanılıyor. Bugüne kadar 100'e yakın ülkenin imzaladığı anlaşma kapsamında, üye ülkelerdeki finansal kuruluşların diğer ülke vatandaşlarına ilişkin hesap bilgilerinin, ilgili hükümetlere otomatik olarak bildirmesi öngörülüyor. Anlaşma, "vergi cenneti" olarak bilinen İsviçre, Singapur ve Hong Kong gibi pek çok ülke tarafından imzalanmasına rağmen henüz ABD tarafından imzalanmadı.
MİAMİ'DEKİ PARALAR SIR DEĞİL
ABD'nin CRS anlaşmasını imzalamamasına gerekçe olarak, uluslararası finans uzmanları şunları ifade ediyor: "Kongre'yi kontrol eden Cumhuriyetçiler, ABD'nin bankacılık endüstrisine zarar vermek istemiyor. ABD bankalarının, özellikle Miami'dekilerin, beyan edilmemiş Latin Amerika parası ile dolu olduğu bir sır değil. Hesaplara ilişkin verilerin paylaşılması bu parayı yurt dışına kaçırır, ABD'nin avantajlı durumuna zarar verir. İsviçre bankalarını kınamakta bir zamanlar tepeden bakan ABD'nin, bankacılık gizliliğinin otoritesine dönüşmesi ne kadar ironik ve ters."
CENEVRE'NİN MÜŞTERİLERİ İÇİN YENİ ROTA
Son yıllarda ABD'nin başını çektiği girişimlerle İsviçre'nin Cenevre şehrindeki finans kuruluşları, eksik bilgilendirme gerekçesiyle ağır para cezalarına çarptırılınca yatırımcılar yeni adres arayışına başladı. Uluslararası raporlama standartlarını tam olarak yerine getirmeyen ABD ise kısa zamanda sermaye akışının kazananı oldu. Daha önce İsviçre'de bir finans kuruluşunda çalışan LCG Piyasa Analisti Özkardeşkaya, "ABD'nin vergi cenneti olmak konusundaki ününü arttırdığını izlemek gerçekten ilginç. ABD'nin agresif girişimi İsviçre'nin bankacılık gizliliğine maloldu" dedi.
Yeni Şafak
DİĞER