Cunta Mısır'ı batırdı

Mısır 'da ordunun yönetime el koymasının yol açtığı politika ve güvenlik boşluğu, Arap dünyasının en büyük nüfusuna sahip ülkede ekonominin gün geçtikçe kötüleşmesine ve bu konuda gerekli adımların atılmamasına sebep oluyor.

Mısır, 25 Ocak 2011 devriminden bu yana ekonomik istikrar sağlayamadığı için ekonomik gelişmenin önünde zorlu engeller bulunuyor. Siyasi ve güvenlik alanındaki istikrarsızlığın hizmet sektörünü etkilemesi sebebiyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) büyük yara aldığı belirtilirken, ülkenin içinde bulunduğu siyasi istikrarsızlık, güvenlik sıkıntıları ve sokağa çıkma yasağının, ekonomiye büyük ölçüde zarar verdiği kaydediliyor.
IMF Başkanı Christine Lagarde'ın "geçiş hükümetiyle yönetilen bir ülkeyle kredi anlaşması yapılamayacağı" yönündeki açıklamaları, uluslararası finans ve kredi kurumlarının kapılarının Mısır'ın yüzüne kapandığının işareti olarak görülürken, Mısır'ın geçici Başbakanı Hazım Biblavi hükümetinin ise ekonominin her geçen gün kötü göstergeler göstermesi karşısında vergilerde zamma gitmekten başka çaresi olmadığı savunuluyor.
Mısır'da seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin darbe ile görevinden uzaklaştırılmasından sonra Körfez ülkelerinden 12 milyar Amerikan doları tutarında yardım sözü alan Mısır'daki geçici yönetim, yaklaşık 32,3 milyar dolarlık bütçe açığını kapatmak için 20 milyar dolar ek yardıma ihtiyaç duyuyor.
Ayrıca, Başbakan Yardımcısı ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Ziyad Bahaaddin, Mısır'ın, Körfez ülkelerinin yatırımlarıyla finanse edilecek bir Marshall Planı'na ihtiyaç duyduğunu belirtmiş, Maliye Bakanı Ahmed Celal ise ülkede siyasi uzlaşma sağlanmadan ekonominin belini doğrultmasının mümkün olmadığını savunmuştu.
Körfez ülkelerinden beklenen ekonomik yardım paketinin Mısır ekonomisini kalkındırması noktasında bazı tereddütler bulunuyor. Özellikle dış borcun katlanacak olması bu tereddütlerin başında gelirken, Mısır ekonomisini zora sokan diğer bir unsurun, benzin, günlük kullanım doğalgaz tüpleri ve buğdayın devlet tarafından sübvanse edilmesi olduğu ifade ediliyor.
Biblavi, Mısır ekonomisinin, IMF'nin zayıf büyüme tahminlerine karşın geliştiğini söylese de IMF raporu bunun tam aksini gösteriyor.
Mısır Devlet Bilgilendirme Servisi'ne yaptığı en son açıklamalarda Biblavi, borsada yaşanan yukarı seyir, turistlerin ülkesine geri gelmeye başlaması, Mısır poundunun dolar karşısındaki gelişimi ve ülkesinin döviz rezervlerinin 20 milyar doları bulmasına işaret ederek, Mısır'ın artık döviz krizi çekmediğini kaydetti.
Biblavi'nin bu açıklamaları IMF'nin, Mısır hakkında gelecek yıl için büyüme oranının, devletin 3,5'lik tahminin aksine yüzde 2,8'de kalacağını öngörmesinin ardından geldi. IMF, Mısır ekonomisinin "zayıf" performansının 2018 yılına kadar devam edeceğini belirtti.

"SİSTEMİN AŞAMALI OLARAK, SON YILLARDA İRAN'DA UYGULANAN BİÇİME DÖNÜŞMESİNİ BEKLİYORUM"

Economist Dergisi Ortadoğu ve Kuzey Afrika Riskanalizi Baş Editörü Robert Powell, geçici hükümetten sonra gelecek olan seçilmiş hükümetin, bu konuda önlemler alacağına işaret ederek "Akıllı kart sistemini kullanarak belirli ölçüde sübvansiyonlarda kesinti yapacaktır" dedi.
7 milyar doları hali hazırda gönderilen Körfez ülkelerinin sağladığı 12 milyar dolarlık finansal yardım paketinin Mısır ekonomisi için büyük bir itiş gücü sağladığını belirten Powell, "Şu da var ki, biz Mısır'dan yıllık 12-13 milyar doları bulan cari açığını kapatabilecek finansmanı sağlamasını bekliyoruz. Bu yüzden Mısır yüksek ihtimalle 2014 yılı ortalarında benzer bir büyük çaplı yardım paketine ihtiyaç duyacak" diye konuştu.
Powell, enerji sübvansiyonlarının şu anda bütçe harcamalarının yaklaşık yüzde 20'sine tekabül ettiğine işaret ederek, böyle olduğu için hükümetin sonunda 2012-2013 yılları arasında GSYH'nin yüzde 8'i kadar yüksek oranlarda bütçe açığını kapatmaya çalışacağını söyledi.
Robert Powell, kaçakçılığın azaltılması için akıllı kart sisteminin tanıtılmaya başlandığına değinerek, bir sonraki aşamada subvansiyeli benzin-gaz alımı için aylık miktar belirleneceğini ve akıllı kart yöntemiyle bunun idaresinin sağlanacağını kaydetti.
Sistemin aşamalı olarak, son yıllarda İran'da uygulanan biçime dönüşmesini beklediğini belirten Powell, mevcut hükümetin sübvansiyonları azaltmayacağını ve IMF ile uzun dönem stand-by anlaşması yapamayacağını açıkladı.
Powell, mevcut hükümetin geçici süreyle görevde kalacağını dile getirerek, "Bir sonraki seçilmiş hükümet, akıllı kart sistemini kullanarak belirli ölçüde sübvansiyonlarda kesinti yapacaktır. Şunu da not etmekte fayda var, sıradaki hükümet selefleri Müslüman Kardeşler gibi ideolojik değil daha teknokratik olacak ve yüksek ihtimal örtülü veya açıktan daha güçlü bir ordu unsuruna sahip olacak.
IMF ise eleştirilerinde tipik olarak diplomatiktir ve bunca yıldır yaptığı gibi daha fazla sübvansiyon kesintisi baskısı yapacaktır. Bununla beraber, en azından bu aşamada 4,8 milyonluk mütevazi kredi teklifiyle IMF'nin etkisi, 12 milyar dolarlık yardım paketi açıklayan Körfez ülkeleri karşısında daha az olacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.