Çinliler SGK'yı da kopyalayabilir
Çin devlet televizyonu CCTV'nin sorularını yanıtlayan SGK Başkanı Acar, Sosyal Güvenlik Reformu hakkında bilgi verdi
- Ekonomi
- Giriş Tarihi: 00:00 | 14.07.2012
- Güncelleme Tarihi: 12:44 | 14.07.2012
Dünyanın en kalabalık ülkesi olan ve her şeyi kopyalamalarıyla ünlü Çin'in ulusal televizyonu CCTV, Türkiye'nin sosyal güvenlik alanında gerçekleştirdiği reformları SGK Başkanı Fatih Acar'a sordu.
CCTV'nin Ankara Büro Temsilcisi Tian Xiaochun'un sorularını yanıtlayan Acar, Sosyal Güvenlik Reformu ve Türkiye'deki sosyal güvenlik sistemi ile ilgili bilgiler verdi.
Sosyal güvenlik sisteminin doğumdan ölüme kadar olan her şeyi kapsadığını ifade eden Acar, Türkiye'de 74 milyon vatandaşın bu kapsamda olduğunu vurguladı.
Türkiye'de 2008'de çok önemli bir reform gerçekleştirildiğini belirten Başkan Acar, ''Mali olarak sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemine geçilen bir reform gerçekleştirdik. Norm ve standart birliği sağlayan bir sistem getirdik'' dedi.
Annesi veya babasının sigortalı olup olmamasına bakılmaksızın 18 yaşına kadar tüm vatandaşların genel sağlık sigortası şemsiyesi altında olduğunu belirten Acar, bu kişilerin öğrenim görüyorsa 25 yaşına kadar yine aynı kapsamda olduğunu, kazancı olmaması durumunda sonrasında da primlerinin devlet tarafından ödendiğini bildirdi.
Acar, Çin televizyonundaki konuşmasında, şunları söyledi:
''Geliri olmayanların primini devlet ödüyor. Geliri olanlar ise gelirleri oranında prim ödüyor. Eğer bir vatandaşımızın asgari ücretin üçte birinden az geliri varsa primi devlet tarafından karşılanıyor. Asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında bir geliri varsa 35 lira, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı kadar geliri olan vatandaşlarımız 106 lira, asgari ücretin iki katı geliri olan vatandaşlarımız ise 212 lira ödeyerek sağlık hizmetlerinden yararlanıyor.''
-86 üniversite, 950 devlet, bin 750'de özel hastane var-
Sağlık alanında da merak edilen çok sayıda soru ile karşılaşan Acar, ülke genelinde 86 üniversite, 950 devlet, bin 750'de özel hastane olduğunu bildirdi.
Tüm vatandaşların sağlık hizmetlerinden faydalanabildiğini ifade eden Acar, ilaç ve muayenelerde sembolik olarak katılım payı alındığını belirterek, ''Aktif çalışanlar ilaçta yüzde 20, emekliler yüzde 10 katılım payı ödüyor. Aile hekimliği sisteminde katılım payı yok. Reçetelerin yüzde 48'i aile hekimleri tarafından yazılıyor'' bilgisini verdi.
Türkiye'deki sistemin örnek konumda olduğunu vurgulayan Acar, Türkiye'nin sağlık harcamaları açısından da son yıllarda ciddi mesafe alındığını bildirdi.
Acar, 2002'de 10 milyar lira olan sağlık harcamalarının 2012'de 47 milyar liraya yükseldiğini kaydetti.
Sosyal güvenlik açığının Gayri Safi Milli Hasıla'ya oranının yüzde 3 olduğunu dile getiren Acar, hedeflerinin açığın yüzde 1'e inmesi olduğunu da kaydetti.
CCTV'nin Ankara Büro Temsilcisi Tian Xiaochun'un sorularını yanıtlayan Acar, Sosyal Güvenlik Reformu ve Türkiye'deki sosyal güvenlik sistemi ile ilgili bilgiler verdi.
Sosyal güvenlik sisteminin doğumdan ölüme kadar olan her şeyi kapsadığını ifade eden Acar, Türkiye'de 74 milyon vatandaşın bu kapsamda olduğunu vurguladı.
Türkiye'de 2008'de çok önemli bir reform gerçekleştirildiğini belirten Başkan Acar, ''Mali olarak sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemine geçilen bir reform gerçekleştirdik. Norm ve standart birliği sağlayan bir sistem getirdik'' dedi.
Annesi veya babasının sigortalı olup olmamasına bakılmaksızın 18 yaşına kadar tüm vatandaşların genel sağlık sigortası şemsiyesi altında olduğunu belirten Acar, bu kişilerin öğrenim görüyorsa 25 yaşına kadar yine aynı kapsamda olduğunu, kazancı olmaması durumunda sonrasında da primlerinin devlet tarafından ödendiğini bildirdi.
Acar, Çin televizyonundaki konuşmasında, şunları söyledi:
''Geliri olmayanların primini devlet ödüyor. Geliri olanlar ise gelirleri oranında prim ödüyor. Eğer bir vatandaşımızın asgari ücretin üçte birinden az geliri varsa primi devlet tarafından karşılanıyor. Asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında bir geliri varsa 35 lira, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı kadar geliri olan vatandaşlarımız 106 lira, asgari ücretin iki katı geliri olan vatandaşlarımız ise 212 lira ödeyerek sağlık hizmetlerinden yararlanıyor.''
-86 üniversite, 950 devlet, bin 750'de özel hastane var-
Sağlık alanında da merak edilen çok sayıda soru ile karşılaşan Acar, ülke genelinde 86 üniversite, 950 devlet, bin 750'de özel hastane olduğunu bildirdi.
Tüm vatandaşların sağlık hizmetlerinden faydalanabildiğini ifade eden Acar, ilaç ve muayenelerde sembolik olarak katılım payı alındığını belirterek, ''Aktif çalışanlar ilaçta yüzde 20, emekliler yüzde 10 katılım payı ödüyor. Aile hekimliği sisteminde katılım payı yok. Reçetelerin yüzde 48'i aile hekimleri tarafından yazılıyor'' bilgisini verdi.
Türkiye'deki sistemin örnek konumda olduğunu vurgulayan Acar, Türkiye'nin sağlık harcamaları açısından da son yıllarda ciddi mesafe alındığını bildirdi.
Acar, 2002'de 10 milyar lira olan sağlık harcamalarının 2012'de 47 milyar liraya yükseldiğini kaydetti.
Sosyal güvenlik açığının Gayri Safi Milli Hasıla'ya oranının yüzde 3 olduğunu dile getiren Acar, hedeflerinin açığın yüzde 1'e inmesi olduğunu da kaydetti.
DİĞER