ABD'den Suriye açıklaması

Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Müzakere Yüksek Komitesi heyeti ile BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura arasındaki görüşmelerin başladığı gün Kerry, müzakerelerle ilgili bir açıklama yaptı.
Suriye'nin çok büyük bir insani yıkım ile yüz yüze kaldığını kaydeden Kerry, son aylarda tüm tarafların dahil olduğu bir diplomasi sürecinin başlamış olmasının memnuniyet verici olduğunu belirtti.
Kerry, "Bu diplomasinin amacı şiddeti azaltmak, DAEŞ gibi terörist grupları izole etmek, barışçıl, kapsayıcı ve çoğulcu bir Suriye'nin temellerini inşa etmektir" dedi. Cuma günü başlayan ve Suriyeli muhalifleri temsil eden Müzakere Yüksek Komitesi'nin de pazar günü dahil olduğu görüşmelerin çok önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Kerry, "Görüşmelere katılan iki tarafa da iyi niyet ve somut ilerleme yaklaşımıyla müzakerelere devam etmeleri hususunda çağrı yapıyorum" şeklinde konuştu.
Dünyanın, milyonlarca umutsuz Suriyelinin ihtiyaçlarını karşılama ve barışı tesis etme noktasında iki tarafın da hızlı hareket etmesini beklediğini dile getiren Kerry, "Bu görüşmelerin odak noktası, ülke genelinde ateşkesin uygulanması ve şiddeti bitirecek siyasi geçiş süreci için bir yol açmaktır" dedi.
"Suriye'deki çatışmanın sona ermesi için herhangi bir askeri çözüm yok" diyen Kerry, Suriye'deki kaosun bölgeye yayılabilecek bir potansiyel taşıdığını ve Cenevre'deki görüşmelerin bunu engelleme adına çok önemli olduğunu vurguladı.
Suriye'deki insani krizin her geçen gün derinleştiğini ifade eden Kerry, 6 milyonu çocuk toplam 13,5 milyon Suriyelinin acil insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Madaya'daki insani krize de işaret eden Kerry, bu duruma rejim askerlerinin ve milislerin sebep olduğunu kaydederek henüz birkaç gün önce 16 insanın açlıktan hayatını kaybettiğini hatırlattı.
Kerry, iç savaşın başlamasından bu yana BM tarafından Suriye'ye insani yardım ulaştırılması için 113 talebin Suriye rejimine gittiğini ancak bunlardan sadece 13 tanesine olumlu cevap verildiğinin altını çizdi.
"İNSANLARI AÇ BIRAKARAK ÖLDÜRMEK SAVAŞ HUKUKUNA DOĞRUDAN AYKIRIDIR"
Suriye'de savaş kazası olarak değil rejiminin "bilinçli taktikleri" sonucunda insanların açlıktan veya teslim olmaktan dolayı öldüğünü kaydeden Kerry, "Bu taktik, savaş hukukuna doğrudan aykırıdır" dedi.
Suriye rejiminin, insani yardımların gerekli yerlere ulaştırılmasını sağlamak adına sorumluluk altında olduğuna işaret eden Kerry, hem rejimin hem de muhalefetin bu sorumluluğa uygun hareket etmesini beklediklerini ifade etti.
Kerry, "Suriye halkının sürekli hatırlayacağı şeyi unutmamalıyız: Esad ve onun müttefikleri, savaşın en başından beri ülkedeki ölümlerin ve işkencelerin sorumlusu olduğu kadar, DAEŞ gibi yabancı savaşçıların zemin hazırlayan ana etmendir" ifadelerini kullandı.
Suriye halkının kanlı bir baskı rejimi ile DAEŞ gibi terörist gruplar arasında sıkışmaması gerektiğini vurgulayan Kerry, gerçek politik çözüme ihtiyaç olduğuna işaret etti.
Cenevre'deki görüşmelerin, ülke genelinde ateşkesin uygulanması ve 18 aylık süre içinde seçimlerin yapılması anlamında temel teşkil ettiğini kaydeden Kerry, "Cenevre'deki taraflara bu fırsatı değerlendirmeleri çağrısında bulunuyorum" dedi.