FBI'dan camilere münafık casus
ABD'nin California eyaletindeki federal mahkeme, Southern California'daki camilere casus sokarak Müslümanların vatandaşlık haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle Amerikan Federal Soruşturma Bürosu FBI aleyhine açılan davanın bir bölümünün reddine karar verdi.
- Dünya
- Giriş Tarihi: 00:00 | 15.08.2012
- Güncelleme Tarihi: 11:04 | 15.08.2012
FBI aleyhine açılan davayı düşüren, ABD Bölge Yargıcı Corman J. Carney, buna karşılık dava dilekçesinde adları geçen FBI görevlileri hakkında açılan davanın sürmesine karar verdi.
Carney kararını, 1978'de çıkarılan, ABD'ye karşı casusluk ve terörizm faaliyetleriyle ilişkisi bulunanların gözetlenmesi ve aranmasına olanak tanıyan Yabancı İstihbarat Gözetleme Kanunu uyarınca verdiğini belirtti.
Yaptığı yazılı açıklamada Carney, davacıların, mağdur olduklarına ve davalı FBI görevlilerinin, Yabancı İstihbarat Gözetleme Kanunu'ndan kaynaklanan, çerçevesi açık bir şekilde çizilmiş olan yasal hakkı ihlal ettiğine ilişkin yeterli olgu ortaya koyduklarını kaydetti.
Saf değiştirerek davada FBI aleyhine tanıklık yapan önemli bir FBI muhbiri, FBI'ın gizlice cep telefonu numaralarını, e-posta adreslerini ve konuşma kayıtlarını belirlemek amacıyla kendisini camilere sokmak istediğini ve bu amaçla Müslüman toplumuna kendisini sevdirmek için yapması gerekenleri öğrettiğini söyledi.
FBI'ın sivil muhbiri Craig Monteilh, 2006'dan 2007 yılına kadar pek çok İslami toplum merkezinde kendini yeni Müslüman olmuş biri gibi tanıtarak, Orange ilçesindeki Müslümanların evlerinde, işyerlerinde ve camilerdeki toplantılarında yaptıkları yüzlerce saatlik konuşma kaydını para karşılığında FBI'a aktardığını belirtti.
Monteilh, tanıklığı sırasında FBI'ın kendisine, İslam toplumu üyelerindeki terörist görüşleri tahrik etmek amacıyla cihat konusunda açıkça konuşmasını söylediği iddiasına da yer verdi.
Dava, Southern California'daki American Civil Liberties Union (ACLU) adlı vatandaşlık hakları kuruluşu ile Council on American-Islamic Relations (CAIR) adlı ABD'deki Müslüman hakları kuruluşu tarafından geçen yıl ortak olarak açılmıştı.
Kararın açıklanmasının ardından konuşan ACLU'nun avukatı Ahilan Arulanantham, ''Anayasanın Carney'in kanısını desteklediği kanaatinde değiliz ve mahkemenin verdiği karar sonucu, Southern California'da kanunlara saygılı yüzlerce Müslüman, hükümetin kendi en temel haklarını ihlal edip etmediğini öğrenemeyecek'' diye konuştu.
ACLU ve CAIR mahkemenin kararını temyize götürmeyi planladıklarını bildirdi.
Carney kararını, 1978'de çıkarılan, ABD'ye karşı casusluk ve terörizm faaliyetleriyle ilişkisi bulunanların gözetlenmesi ve aranmasına olanak tanıyan Yabancı İstihbarat Gözetleme Kanunu uyarınca verdiğini belirtti.
Yaptığı yazılı açıklamada Carney, davacıların, mağdur olduklarına ve davalı FBI görevlilerinin, Yabancı İstihbarat Gözetleme Kanunu'ndan kaynaklanan, çerçevesi açık bir şekilde çizilmiş olan yasal hakkı ihlal ettiğine ilişkin yeterli olgu ortaya koyduklarını kaydetti.
Saf değiştirerek davada FBI aleyhine tanıklık yapan önemli bir FBI muhbiri, FBI'ın gizlice cep telefonu numaralarını, e-posta adreslerini ve konuşma kayıtlarını belirlemek amacıyla kendisini camilere sokmak istediğini ve bu amaçla Müslüman toplumuna kendisini sevdirmek için yapması gerekenleri öğrettiğini söyledi.
FBI'ın sivil muhbiri Craig Monteilh, 2006'dan 2007 yılına kadar pek çok İslami toplum merkezinde kendini yeni Müslüman olmuş biri gibi tanıtarak, Orange ilçesindeki Müslümanların evlerinde, işyerlerinde ve camilerdeki toplantılarında yaptıkları yüzlerce saatlik konuşma kaydını para karşılığında FBI'a aktardığını belirtti.
Monteilh, tanıklığı sırasında FBI'ın kendisine, İslam toplumu üyelerindeki terörist görüşleri tahrik etmek amacıyla cihat konusunda açıkça konuşmasını söylediği iddiasına da yer verdi.
Dava, Southern California'daki American Civil Liberties Union (ACLU) adlı vatandaşlık hakları kuruluşu ile Council on American-Islamic Relations (CAIR) adlı ABD'deki Müslüman hakları kuruluşu tarafından geçen yıl ortak olarak açılmıştı.
Kararın açıklanmasının ardından konuşan ACLU'nun avukatı Ahilan Arulanantham, ''Anayasanın Carney'in kanısını desteklediği kanaatinde değiliz ve mahkemenin verdiği karar sonucu, Southern California'da kanunlara saygılı yüzlerce Müslüman, hükümetin kendi en temel haklarını ihlal edip etmediğini öğrenemeyecek'' diye konuştu.
ACLU ve CAIR mahkemenin kararını temyize götürmeyi planladıklarını bildirdi.
DİĞER