Masraflı diye Porsche'lerini yakıyorlar

Çarşı pazarda, kafe restoranda kriz kendini gösterse de Yunanlıların hayat tarzlarında, alışkanlıklarında krizin izinin yavaş yavaş ortaya çıkmış olduğunu gözlemledim. Özellikle 'har vurup, harman savuran' zengin kesimin de bunalımda olduğunu gördüm. O kadar ki arabasını yakabiliyor! Biraz daha siesta'dan uzak, biraz daha kahvesinden, içkisinden, yemeğinden, giyiminden ve tabii eğlencesinden uzaklaşmış Yunanlılar. Her şeyden önce sokaklar boşalmış Atina'da. Syntagma Meydanı'nda sadece turist var, Yunanlı ise çok az. Yani ekonomik krizle boğuşan Yunanistan'da artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Kişi başına düşen Porsche sayısının, New York ve Londra'da kişi başına düşenden daha fazla olduğu ülkede Porsche'ler de terk etmiş sokakları...

LÜKS OTODA 2. EL YOK
Sosyetiklerin yaşadığı ve dünyaca ünlü markaların olduğu Kolonaki'de oto galerisi sahibi Yorgo ile yaptığım sohbette, Yunanistan'da Porsche marka araç sayısının, yıllık gelirini 50 bin euronun üzerinde olduğunu bildiren vergi mükellefi sayısından daha fazla olduğunu öğrendim. Sadece nüfusu 250 bin olan Larissa kentinde kişi başına düşen Porsche sayısının, pek çok şehirdeki kişi başına düşenden daha fazla olduğunu söyledi. Ekonomik kriz patlamadan önce aşırı borçlanma ile aldıkları lüks otoları elinden çıkaramayan ve masraflarını da karşılayamayan Yunanlılar, Porsche Cayenne gibi araçları yakıyormuş. Hal böyle olunca kriz, düne kadar peynir ekmek gibi Porsche satan otomotiv galerilerini de etkilemiş. Son olarak, kriz nedeniyle Porsche'nin Yunanistan distribütörlüğünü el değiştirmiş.

UCUZA RAĞBET VAR
Meydandan Plaka Bölgesi'ne yürürken birçok mağazanın bomboş olduğunu görüyoruz. İçeride bir tane insan yok. İlginç olan başka konu ise bir ayakkabıcıya girdiğimde önce Yunanca karşılıyor, İngilizce cevap verince; "Welcome, % 30 discount for you-Hoşgeldiniz size özel yüzde 30 indirim" diyor.

TURİSTLERLE İDARE EDİYORLAR
Yunanlılar artık sadece hafta sonları dışarıda yemek yedikleri için restoranlar hafta içi turistlerle idare etmeye çalışıyor. Atina'da Rembetiko eğlenceleri de artık sadece cuma ile cumartesi günleri ile sınırlı kalmış.

RESTORANLAR FİYAT KIRMIŞ
Bunun dışında yeme-içme ve eğlence yerleri de pek farklı değil. Plaka'nın ara sokaklarından birinde yan yana sıralanan yiyecek- içecek mekânları bana eski Kumkapı günlerini hatırlattı. İki adımda bir, elinde mönü olan biri yolunuzu kesiyor ve dükkâna sokmak için bin türlü takla atıyor. Hatta artık durumu o kadar abartmışlar ki garsonlar kolunuzda tutup zorla sizi içeri çekmeye çalışıyor, ta ki siz bağırana kadar. Yine burada "Savash" adında Bursa'dan göç eden yarı Türk bir Rum'la yaptığım sohbette, artık ekmeğin aslanın ağzında olduğunu ve esnafın müşteri çekebilmek için her türlü şaklabanlığı yaptığını itiraf etti. Geçen yıla oranla zam yapacaklarına fiyatları yüzde 15 ile 20 arasında indirdiklerini belirten restoran sahibi, Yunanlıların artık sadece hafta sonları dışarıda yemek yediklerini, hafta içi turistlerle idare etmeye çalıştıklarını belirtti. Yaklaşık 100 bar ve 60 tavernanın yer aldığı semt de eskisine oranla oldukça sakin. Sokaklar ve tavernalar ıssız.
MARKALAR UCUZLADI
BİR başka örnek ise Atina'nın sosyetik caddesi Ermou'da faaliyet gösteren dükkânlardan birinin sahibi, daha önce büyük bir mağazada satış elemanı olarak çalıştığını ancak, kriz nedeniyle oluşan stokların ucuz fiyatlarla toptancılara satıldığını görünce bu işe başladığını söyledi. Kapanan çok sayıda mağaza olduğundan mal bulmakta zorlanmadığını belirten Yannis, "Mal bulamadığımız dönemlerde ise bir süre dükkânı kapalı tutuyoruz" diye konuştu.

Sabah