FETÖ'cü cuntanın inkar stratejisi

15 Temmuz darbe girişiminin yönetildiği yer, Akıncı Üssüydü. Artık eski adı olan Mürted'le anılacak olan Üs'te 15 Temmuz akşamı neler yaşandı? Darbeciler nasıl yakalandı? Görüntülerin, telsiz kayıtlarının, telefon görüşmelerinin ifşa ettiği darbeciler hakkındaki suçlamaları neden kabul etmiyorlar? Hangi yönteme başvuruyorlar ve amaçları ne? İşte tüm bu soruların cevabının yer aldığı analizimiz...

A HABER - Akıncı, ya da eski adıyla Mürted... Bereketi simgeleyen buğday tarlalarının uçsuz bucaksız uzandığı bir ova burası.

Buradan yönetiliyordu o hain girişim... Adeta bu toprakların ekmeğine, bereketine ve geleceğine kan doğranıyordu.

Bu ova böylesine büyük bir ihanete ilk kez tanık olmuyordu.

İlk büyük ihaneti 6 asır önce Osmanlı ile Timur arasında yaşanan savaşta gördü.

14 saat süren savaşın en kritik anında Kara Tatarlar, Osmanlı ordusundan ayrılıp Timur'un safına geçti.

6 ASIR SONRA GELEN BÜYÜK İHANET
İhanet savaşın gidişini değiştiren en önemli faktörlerden biri oldu.

Osmanlı ordusuna ihanet eden, orduyu arkadan vuran kara tatarlar, mürtedlikle yani dinden çıkmakla eş değer tutuldu, Kara Tatarların yerleştikleri ovaya Mürted adı verildi.

Günümüzün Kara Tatarları da FETÖ olarak boy gösterdi, 15 Temmuz akşamı bu ülkeye tarihte eşine az rastlanır bir ihaneti sergilemekten geri durmadılar...

Darbe girişiminin ardından eskiden olduğu gibi Mürted ismiyle anılan Akıncı'da kimler vardı, orada neler yaptılar, kime, hangi emirleri verdiler?

Girişimleri akim kalınca ne yaptılar, nerede yakalandılar ve yaptıkları ihanet karşısında kendilerini nasıl savunuyorlar?

Akıncı davası kapsamında 486 sanık yargılanıyor. Sanıklar arasında, o akşam üstte bulunup kalkışmayı yöneten 5 sivil imam da var.

İlk isim Adil Öksüz, kendisi darbenin bir numaralı sivil imamı.

İlahiyatçı kimliğinin ardına saklanan Öksüz, aslında örgütün Hava Kuvvetleri imamı.

16 Temmuz sabahı Akıncı Üssü'nü çeviren buğday tarlalarının arasında yakalanan Öksüz'ün üzerinde iki cep telefonu, bir GPS cihazı ve kol saati vardı.

Türkiye'nin alt üst olduğu o gün, tarla bakmaya gittiğini söyledi, serbest kaldı.

Salıverildikten sonra cep telefonları ve GPS cihazı kendisine verildi.

Ancak, kol saati emanette kaldı, o saatin üzerinde ise Hava Kuvvetlerinin amblemi vardı.
AKINCI'DA 5 SİVİL FETÖ'CÜ
Öksüz, Ankara Konutkent'te bir villada tam 11 kez darbeye hazırlık toplantısı yaptı.

Öksüz'ün darbe öncesi tam 109 kez yurtdışı seyahati tespit edildi.

Bu seyahatlerden bazılarında da yalnız değildi.

Onunla aynı tarihlerde ABD'ye giden sivil imamlar darbe akşamı Akıncı Üssü'nde Öksüz ile beraberlerdi.

Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç...

Kemal Batmaz, havaalanında Adil Öksüz ile yan yana göründüğü kayıtlara rağmen "Adil Öksüz'ü tanımıyorum" dedi.

Aynı yere aynı tarihlerde gitmemiz tesadüf dedi.

Ama kendisinin Adil Öksüz'le örtüşen tam 7 yurtdışı seyahati vardı.

Batmaz, tüm bu delillere rağmen inkar yoluna başvurdu.

2010 yılından itibaren kendisiyle 925 telefon görüşmesi yaptığı kayıtlar bile Batmaz'ın, Adil Öksüz'ü hatırlamasına yetmedi.

Batmaz'ın FETÖ bağlantısı ABD'den gelen belgelerle de ortaya kondu.

ABD iç güvenlik biriminin, havalimanı girişinde sorguladığı Batmaz, "Pensilvanya'da Fetullah Gülen'in yanına kalacağım" demişti.

ABD, o ifadeyi Türk polisine resmi evrakla gönderdi.

Darbenin bir diğer sivil imamı Hakan Çiçek, kendi deyimiyle bir iş adamı.

Gerçekte ise FETÖ bağlantılı Anafartalar Koleji'nin sahibi.

O gece Akıncı Üssü'nde olmasını, öğrenci velilerinin davetine bağlıyor.

Ancak ne okuldaki öğrencinin adı-soyadını ne de sosyal etkinliğin içeriğini biliyor.

Çiçek, ile diğer beş sivil imamın ortak noktaları ise ABD'ye birçok seyahat yapmış olmaları...

Daha da ilginci, Akıncı'daki beş ismin de darbe girişimi öncesi aynı tarihlerde ABD'de olması...

Bir diğer darbeci sivil Nurettin Oruç...
Oruç, Akıncı Üssü'nde 16 Temmuz sabahı yakalandı, "hayvan besiciliği için belgesel çekmek üzere sözleşme yapmaya gittim" dedi.

Ancak tüm gece boyunca Akıncı Üssü'nde olduğu kamera görüntüleri ile sabitti.

Oruç, KPSS'den 51 almasına rağmen öğretmen olarak atandı.

2014 yılında ise istifa ederek bir film şirketinde 2 bin 500 lira maaşla çalışmaya başladı ve aldığı bu maaşla bir çok kez ABD'ye uçtu...

Diğer sivil imamlar ile aynı tarihe denk gelen bu seyahatler için gerekçesi ise film festivallerine gitmiş olması.

Ve diğer sivil ismi Harun Biniş...

16 Temmuz sabahı Kemal Batmaz ile birlikte Kahramankazan'da yakalanan Biniş, Adil Öksüz'ü hatırlatan bir savunmayla arsa bakmak için orada olduklarını söyledi.

Görüntüler izletildiğinde, o şahsın kendisi olmadığını, o kişinin uzun saçlı, sakalsız ve gözlüklü olduğunu söylese de olay gecesi uzun olan saçlarını cezaevinde bakımı zor olduğu için kestiğini ve sakal bıraktığını da kabul etti.

Telefonunda ByLock tespit edilen Biniş, hard diski olmayan bir bilgisayar ile yakalanmıştı.

Taşınabilir harddiskinden ise Fethullah Gülen'in fotoğrafı çıktı.

Ve darbenin askeri kanadı.

Onlar da, sivil imamlar gibi o gece Akıncı Üssü'ndeydi.

Sivil imamlardan aldıkları talimatları uygulamaya geçiriyorlardı.

Başlarında eski Hava Kuvvetleri komutanı darbeci Akın Öztürk vardı.

Yurtta Sulh Konseyi atama listesinde ise Genelkurmay İkinci Başkanı olarak görülüyordu.

FETÖ'CÜ CUNTANIN İBRETLİK HALİ

Akın Öztürk, iddianameye göre, o gece darbe girişiminin organizasyonu ve eylemin icraasında görev aldı, faaliyetleri bizzat gerçekleştirdi.

Sivil kıyafetler ile geldiği üste üniforma giydi, üniforma giymesini kendi emniyeti için yaptığını savundu.

O gece Akıncı'daki darbenin sivil imamları ile toplantılar yaptığı tespit edilen Öztürk, 15 Temmuz'da İzmir'den Ankara'ya geldi, Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının İstanbul'daki düğününe davetliydi.

Nikah şahidi olmasına rağmen törene gitmedi. Torunlarını görmek için Akıncı Lojmanlarında kalan kızına gittiğini ileri sürdü.

Akın Öztürk "Beni Hulusi Paşa'ya sorun" dese de Akın Öztürk'ün darbenin askeri kanadının bir numarası olduğuna en büyük delil de iddianameye Bayram Aktan'ın ifadeleri ile girdi.

Binbaşı Mehmet Akçara'ya "Ne oldu, komutan (Genelkurmay Başkanı) nerede?" diye soran Aktan'a Binbaşı'nın cevabı "Komutan yok, komutan Akın Öztürk Paşa" şeklindeydi.

Akın Öztürk'ten sonra iddianamedeki en yüksek rütbeli sanık eski İkinci İzmir Çiğli Ana Jet Üssü Komutanı Kubilay Selçuk.

İzmir Çiğli'de görevli olduğu halde o gece Akıncı'da darbe bildirisinin provasını okuyan isimdi.

Aynı zamanda Erdoğan'a suikast timinin başındaki Menfez Paşası'nın ise üs komutanı.
O gece "TV kanallarını basın, yola çıktık dönüş yok" diyen de, mühimmat yüklü F-16'ların Diyarbakır'dan kalkması için talimat veren de Selçuk'tan başkası değildi.

Ömer Faruk Harmancık... 15 Temmuz'da tuğamiral rütbesindeydi.

"Cumhurbaşkanını öldüremedik, Almanya'ya kaçtığını yayalım" sözlerini sarf eden ve Genelkurmay Başkanına bildiri imzalatmaya çalışan isimdi.

O da 15 Temmuz gecesi İstanbul'da olması gerekirken Akıncı Üssündeydi. Tesadüf bu ya Harmancık da iznini sözlü olarak almıştı.

Denizci olan Harmancık, gece boyunca 143. filoda olduğunu savundu.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a, Akıncı Üssünde bildiri imzalatmaya çalıştığı iddiasını reddetti.

"Ben ona imzalaması için bildiri uzatmadım, sadece elimdeki notları okudum" yalanına sığındı.

Darbenin sivil ismi Adil Öksüz'ü hiç tanımadığını, görmediğini iddia etse de İzmir'deki darbe girişimi davasının gizli tanıklarına göre Harmancık, 6-7-8 Temmuz tarihlerinde Adil Öksüz'ün darbe toplantısı yaptığı villadaydı.

Bir diğer isim Jandarma İstihbarat Okullar Komutanı Eski Albay Murat Koçyiğit oldu.

FETÖ ile bağlantısını, darbe toplantılarına katıldığı ve telefonunda çıkan ByLock'u inkar etti.

Koçyiğit ise 15 Temmuz günü Akıncı'da nezaket ziyareti sırasında darbe girişimine yakalanmış, bir başka darbeci "Üs Harekat Komutanı Ahmet Özçetin'i yeni görevinde tebrik etmek için Üs'se gittim" dedi.

Darbenin kritik isimlerinde, 16 Temmuz sabahı Orgeneral Hulusi Akar ile Çankaya Köşkü'ne gelen Eski Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli de o gece öz yeğeninin düğününe katılmak yerine Akıncı Üssündeydi.

Dişli, "Hulusi Akar yıllarca birlikte çalıştığım bir komutandır. O anki durumu en iyi kendisi bilmektedir. Yaşadığı travmatik ortam nedeniyle beni yanlış anlamış olabilir" dese de Dişli'nin Genelkurmay'daki odasında F serisi 1 dolar bulundu.

"Ankara'nın üzerinde sürekli uçak olacak konsept bu" diyen eski 4. Ana Jet Üs Komutanı Hava Tuğgeneral Hakan Evrim...

Orgeneral Hulusi Akar'a, "Sizi kanaat önderimiz Fethullah Gülen ile görüştürebiliriz" şeklindeki ifadeleri iddianameye de yansıdı.

Tabii ki o da darbeciler gibi hakkındaki suçlamaları reddetti. Darbenin sivil imamlarından Kemal Batmaz'a baş selamı verdiği kameralara yansıyan Evrim, sivil imamları üsse alan isimdi...

Ankara'daki bombalanan yerlerin talimatı da yine ondan çıkmıştı. Evrim, Cumhurbaşkanı uçağına önleme yaptırmak için 2 F-16 ayarladı.

Bir diğer kritik isim eski Hava Kuvvetleri Komutanı Darbeci Akın Öztürk'ün damadı darbeci Yarbay Hakan Karakuş...

Evinde 110 adet 1 dolar çıkan Hakan Karakuş, dolardan artan para üstlerini biriktirdiğini ileri sürerek kendini savundu.

İddianameye göre, darbeden hemen önce bankadaki hesabını kapatarak nakit para çekti.

Akın Öztürk ifadesinde "FETÖ mensubuysa çok kızarım" dese de Karakuş'un FETÖ mensubu olduğuna dair onlarca delil var.

O gece Ankara'da vurulan noktaların Akıncı Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim ve 141. Filo Komutanı Yarbay Hakan Karakuş ile belirlediği ve telsiz konuşmalarında Karakuş'un talimat verdiği görülüyor.

O gece brifing salonunda darbe yapılacağını açıklayıp görev dağılımı yapan isim de yine darbeci Karakuş.

İddianameye göre, görevi olmadığı halde kulede ucuş kontrol amiri olarak görev yaptı ve kendisine karşı gelen amirini derdest ettirdi.

Cumhurbaşkanlığı kavşağına ve civara atılan bomba emirlerini telsiz konuşmalarına göre Karakuş verdi.

Eski Program Subayı Yüzbaşı Ahmet Tosun...

Hakan Evrim ve Hakan Karakuş'un talimatlarını pilotlara ileten isimdi. Ses kayıtlarını kabul etmeyen Tosun, suçlamaları da reddetti...

Kalkışmayı gece birde kardeşinden öğrendiğini, darbenin kim tarafından yapıldığını bilmediğini ileri sürdü...

Ve bir başka asker... Sivil imamların ve darbeci askerlerin bazılarının ziyarete gittiğini iddia ettiği Ahmet Özçetin.

"Akıncı 4. Ana Jet Üssü Harekat Komutanı" olarak görev yapan Ahmet Özçetin, darbeci pilotların ifadelerine göre, "Baş FETÖ'cü" ve Akıncı Üssü'ndeki darbe harekatında en kritik rollerden birini üstlenen kişiydi.

Özçetin, Yurtta Sulh Konseyi Üyesi olarak darbe öncesi Akıncı Üssünde birçok toplantı düzenledi.

Hakan Karakuş'un darbeci pilotlarla yaptığı toplantıya hedef listelerini Özçetin getirdi.
15 Temmuz gecesi yetkisi olmamasına rağmen uçaklara mühimmat yükletti. "VIP trafiği geçti mi hiç Cumhurbaşkanı geçti mi" diye kulelere talimat vererek Cumhurbaşkanı'nı takip ettirdi.

Telsiz kayıtlarında ise "Yurtta Sulh Harekatı başladı" komutunu veren isim yine Ahmet Özçetin'di.

Darbe girişiminde rol alan kritik isimlerin 15 Temmuz akşamı işledikleri suçlar ve yaptıkları savunmaların özeti bu...
İNKAR BİR SAVUNMA STRATEJİSİ

Tüm bu anlatımlardan çıkan sonuç ise, FETÖ'cü darbecilerin inkarı bir strateji haline getirdikleri ve hedeflerinin de davanın sonuçlanmasını geciktirmek olduğu ortaya çıkmış durumda.

Cuntanın inkar stratejisini boşa çıkartan adım ise Müslim Macit ve Adem Kırcı gibi Fetullahçı Örgüte mensup olduklarını ve darbe girişimine katıldıklarını itiraf eden F-16 pilotlarının ifadeleri...

İtirafçıların ifadelerinin arkasında durması, uçaktan bomba attıklarını, hatta bir bölümü Akıncı Üssü'nden uçtuklarını bile inkâr eden diğer F-16 pilotlarının taktiklerini de kendilerine emir veren darbecilerin de savunmasını boşa çıkartabilir...
Yargının bu konuda alacağı tedbirler, darbecilerin hak ettikleri cezaya çarptırılmasında hayati önemde...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.