CANLI YAYIN
Burhanettin Duran: Koalisyon yapsalardı kısa sürerdi
Giriş:
14.08.2015
00:00
Güncelleme:
14.08.2015
15:23
A Haber’de Banu El’in sunumu ile ekranlara gelen Gece Ajansı programında ‘AK Parti - CHP koalisyon görüşmeleri neden olumsuz sonuçlandı?’ sorusuna yanıt arandı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, görüşmelerin olumsuz sonuçlanmasını ideolojik ve konjonktürel sebeplere bağladı, "İki partinin özellikle eğitim ve dış politika konusunda taban tabana zıt görüşlere sahip" dedi.
İDEOLOJİK VE KONJONKTÜREL SEBEPLERİ VAR
AK Parti ile CHP'nin uzun süre yaklaşık 30 günlük bir süre içerisinde koalisyonu denemeleri bir yönü ile önemliydi Türkiye demokrasisi için. Fakat bu iki partinin koalisyon yapması gerçekten zordu. İki başlık altın da bunu toplayabilirim. Bir tanesi konjonktürel sebep, ikincisi de ideolojik sebep. Son cümlemde şu olursu olsaydı zaten kısa olacaktı. İstenilen performansta gerçekleşmeyecekti.
Niye olmadı konjonktürel sebep olarak şunu söyleyebilirim. Türkiye, 7 Haziran seçimlerine öyle bir havada gitmişti ki AK Parti karşıtlığına odaklanmış olan muhalefet partileri AK Parti'nin tek başına iktidardan gitmesini sağladılar ama kendi aralarında bir koalisyon çıkaramadılar. İkinci boyutu da AK Parti ile birlikte bir koalisyon yapabilecek normalleşmeyi kendi açılarından sağlayamadılar. Dolayısıyla bu konjonktürel sebep, yani 7 Haziran sonrasında partilerin aralarında bir uzlaşma üretebilecekleri normalleşme sağlanmadı. Muhalefet partileri Ak Parti karşıtlığını belli ölçülerde kullanmaya devam ettiler ve 13 yıllık bir iktidarın ortağı olmayı, 13 yıllık bir iktidarın yükünü de beraber paylaşabilecek bir uzlaşmaya girmek istemediler. Dolayısıyla 1. konjonktürel bence sebep buydu.
DIŞ POLİTİKADA ZIR GÖRÜŞLERİ VAR
İkincisi CHP ile AK Parti arasında ki ideolojik farklılaşmaydı. CHP Kemalist bir geçmişin mirasın yükünü üzerinde taşıyor. Bu restorasyon hükümeti isteğinde de görüldüğü üzere AK Parti'nin 13 yıllık iktidarındaki başarısızlıkları bir tür kabullenmesini ve onları değiştirmesini öneriyordu. AK Parti ise 'hayır reform yapalım demokrasiyi daha da derinleştirelim daha ileri adım atalım geri ile uğraşamayalım' önerisiyle gelmişti. Fakat eğitim ve dış politika başta olmak üzere bu anlaşmanın görülemediği bu uzlaşmanın sağlanamadığı anlaşıldı. Ben şahsen dış politika perspektifinin de çok önemli bir farklılaşmalarının çok büyük engel olduğu kanaatindeyim. CHP ile AK Parti taban tabana zıt bir dış politika Türkiye'nin uluslararası konumu ve vizyonu ile ilgili olarak zıt görüşlere sahipler bunları bir araya getirmek kabili telif değildi. Bu sebeple olmadı diye düşünüyorum.
İDEOLOJİK VE KONJONKTÜREL SEBEPLERİ VAR
AK Parti ile CHP'nin uzun süre yaklaşık 30 günlük bir süre içerisinde koalisyonu denemeleri bir yönü ile önemliydi Türkiye demokrasisi için. Fakat bu iki partinin koalisyon yapması gerçekten zordu. İki başlık altın da bunu toplayabilirim. Bir tanesi konjonktürel sebep, ikincisi de ideolojik sebep. Son cümlemde şu olursu olsaydı zaten kısa olacaktı. İstenilen performansta gerçekleşmeyecekti.
Niye olmadı konjonktürel sebep olarak şunu söyleyebilirim. Türkiye, 7 Haziran seçimlerine öyle bir havada gitmişti ki AK Parti karşıtlığına odaklanmış olan muhalefet partileri AK Parti'nin tek başına iktidardan gitmesini sağladılar ama kendi aralarında bir koalisyon çıkaramadılar. İkinci boyutu da AK Parti ile birlikte bir koalisyon yapabilecek normalleşmeyi kendi açılarından sağlayamadılar. Dolayısıyla bu konjonktürel sebep, yani 7 Haziran sonrasında partilerin aralarında bir uzlaşma üretebilecekleri normalleşme sağlanmadı. Muhalefet partileri Ak Parti karşıtlığını belli ölçülerde kullanmaya devam ettiler ve 13 yıllık bir iktidarın ortağı olmayı, 13 yıllık bir iktidarın yükünü de beraber paylaşabilecek bir uzlaşmaya girmek istemediler. Dolayısıyla 1. konjonktürel bence sebep buydu.
DIŞ POLİTİKADA ZIR GÖRÜŞLERİ VAR
İkincisi CHP ile AK Parti arasında ki ideolojik farklılaşmaydı. CHP Kemalist bir geçmişin mirasın yükünü üzerinde taşıyor. Bu restorasyon hükümeti isteğinde de görüldüğü üzere AK Parti'nin 13 yıllık iktidarındaki başarısızlıkları bir tür kabullenmesini ve onları değiştirmesini öneriyordu. AK Parti ise 'hayır reform yapalım demokrasiyi daha da derinleştirelim daha ileri adım atalım geri ile uğraşamayalım' önerisiyle gelmişti. Fakat eğitim ve dış politika başta olmak üzere bu anlaşmanın görülemediği bu uzlaşmanın sağlanamadığı anlaşıldı. Ben şahsen dış politika perspektifinin de çok önemli bir farklılaşmalarının çok büyük engel olduğu kanaatindeyim. CHP ile AK Parti taban tabana zıt bir dış politika Türkiye'nin uluslararası konumu ve vizyonu ile ilgili olarak zıt görüşlere sahipler bunları bir araya getirmek kabili telif değildi. Bu sebeple olmadı diye düşünüyorum.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN
