'Tarihlerinden kopuk olanlar bu tesisi de eleştirecekler'

Hipoterapi Merkezi ve TİGEM Tesislerinin toplu açılışı ile Arap atı tanıtım törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 12 yıl önce göreve geldiklerinde bitmiş, tükenmiş bir Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bulunduğunu anımsatarak, o dönemde, her üründe adeta dışa bağımlı bir Türkiye'nin söz konusu olduğunu, ancak şimdi Avrupa'da birinci, dünyada 7. sıraya yerleşildiğini kaydetti.

Başbakanlığı döneminde muhalefet partilerinin zaman zaman "ileri geri" konuştuklarını anlatan Erdoğan, "İnsan bunları hazmedemiyor. Çünkü kendi ülkesinin aldığı mesafeyi hazmedemeyen bir anlayışla, zihniyetle nereye varırsınız? Şu anda içinde bulunduğumuz Beştepe Arap Atı tanıtımı, Hipoterapi Merkezi, yine ileri adımların atıldığı Bursa ve Malatya'dan sonraki üçüncü merkez. Ama sorun, bunların hiçbirini bilmezler. Böyle bir şey var, yok bunları bilmezler. 'Git araştır bak...' Ondan da anlamazlar" diye konuştu.

"Türkiye'nin çehresini değiştirdik"

Atın, kültürde çok önemli bir yere sahip olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun Dede Korkut Destanı'nda da görülebileceğini ifade etti.

Erdoğan, Dede Korkut Destanı'nda, zindana atılan Bamsı Beyrek'in, kendisini 16 yıl boyunca bekleyen atına "At demezem sana gardaş direm gardaşımdan ileri" diye seslendiğini aktardı.

12 yıldır bu anlayışla Türkiye'nin çehresini değiştirdiklerini; eğitimde, sağlıkta, ulaştırmada, tarımda, toplu konutta, sosyal yardımlarda ve diğer tüm alanlarda, cumhuriyet tarihinin en büyük atılımlarını gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Yasakların Türkiye'sinden özgürlüklerin Türkiye'sine geçilmesini sağladık. Şimdi 'Yeni Türkiye' vizyonumuzda 2023 hedeflerimizi, bugüne kadar yapılanları daha da ileriye taşımanın çabası içindeyiz" diye konuştu.

"Bizim medeniyetimizde at, Allah'ın bir nimetidir"

Kaşgarlı Mahmut'un Divanü Lugati't-Türk adlı eserinde atla ilgili tam 180 tabire yer verildiği bilgisini paylaşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunun çok anlamlı olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Atın, atalarımızın hayatında, kültüründe işte bu kadar büyük bir yeri var. Pek çok sanatçımızın seslendirdiği Dadaloğlu'nun o meşhur 'Aydost' bozlağında, 'Kalktı göç eyledi avşar elleri Ağır ağır giden eller bizimdir Arap atlar yakın eder ırağı, yüce dağdan aşan yollar bizimdir' diyor. Böyle bir yaklaşım, anlayış, ata verilen değer ve önem... At, gerçekten çok asil bir hayvan. Arap atı ırağı yakın ettiği için çok daha değerli. Atlar, uzak hayalleri yakın ettiği için kıymetlidir. Ayrıca at, Peygamber Efendimiz'e Miraç yolculuğunda eşlik eden mübarek hayvandır. Bizim medeniyetimizde at, Allah'ın bir nimetidir. Şefkatle, merhametle yaklaşılması gereken bir varlıktır."

Birçok konuda attıkları adımların bazı kesimler tarafından eleştirildiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:

"Tabii tarihlerinden, kültürlerinden, medeniyetlerinden kopuk olanlar biliyorum ki işte buradaki bu tesisi de eleştireceklerdir. Şimdi Cumhurbaşkanlığı külliyesindeki o karşılamalar hep eleştiriye tabi oldu. Ama gelen misafirler onların yaklaşımı içerisinde bulunmadılar. Tam aksine onlar hep tebrikle buradan ayrıldılar. Kökü olmayanlar esen her rüzgarın önünde sürüklenip gitmeye mahkumdur. Biz köklerimize, tarihimize, kültürümüze sahip çıkacağız. Ne diyoruz? Kökü mazide olan atiyiz. Eğer bu gerçekten hareket edersek güçlü oluruz."

Bu tesiste sportif amaç yanında hipoterapi denilen özellikle kas hastalıkları, down sendromu, gelişim ve denge bozuklukları gibi hastalıkların tedavisine yönelik merkez de bulunduğunu savunan Erdoğan, "Bir yandan at kültürümüz ihya ediyor, diğer yandan da bu tür hastalıklar için destekleyici bir tedavi merkezini bugün Ankara'ya kazandırıyoruz. Açılışı yaptığımız TİGEM tesislerindeki diğer tüm hizmetlerle birlikte bu merkezin de ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.