Müslüman kadınlara ayrımcılık yapılıyor

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü dünyaya empoze eden Batı, bir yandan kadın özgürlüğünü savunduğunu iddia ederken, diğer yandan ise birçok ülkede sırf inancı gereği başörtüsü takan Müslüman kadınlara ayrımcılık yapıyor. Kadına şiddet diyerek ortalığı velveleye veren çevreler, Müslüman kadınlara yapılan baskıları ise görmezden geliyor.

ÇÖZÜM YERİNE SORUNLARA KAYNAKLIK TEŞKİL EDİYORLAR

İHH Genel Başkan Yardımcısı ve aktivist Av. Gülden Sönmez konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, kadını cehalet ve karanlık ortamındaki kölelikten, alınıp satılmaktan, aşağılanmaktan kurtaranın ve bugün de kurtaracak olanın İslam olduğunu söyledi. İslam'la ve İslam'ın gereğini yapmakla kadının özgürleşeceğini ifade eden Sönmez; "İslam'la kadın, kölelikten kurtulur ve adalet merkezli bir toplumda adil ve insanca bir muamele görür. Bugün zaten farklı toplumlarda kadınlar hâlâ aşağılanıp, teşhir edilen bir eşya olarak görülüyor. Üstelik de acı olan bunun 'modern ve saygın' olduğu aldatmacasına kapılmalarıdır. Böyle olunca da insani değerlerinden uzaklaşanlar, kadına karşı da canileşmektedir. Bugün etrafımızda zulüm, kan ve gözyaşı var. Dünyanın dört bir yanında kadınlar ezilip horlanıyor. Kadın tecavüz ve cinayetleri Batı'da çok normalken bizde de gün geçtikçe sayısal olarak artıp, canileşmeye doğru gidiliyor. Yanı başımızda savaş nedeniyle 15.000 Suriyeli kadın hayatını kaybederken, 6000 Suriyeli kadın tecavüze uğrarken, Suriyeli kadınlar kaçırılıp, psikolojik ve fiziksel saldırılara maruz kalırken, kadın hakları savunucuları sessiz kalıyor. Bugün yine Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle mesajlar verilecek. Bütün bu problemlerin kaynağı olan, insanı bencilleştiren, değerlerinden uzaklaştıran bir anlayışın, gerçekte kadınların sorunlarına dokunmayı bırakın, bu sorunlara kaynaklık teşkil ettiği artık istatistik bilimsel verilere bile ihtiyaç duyulmayan bir gerçektir. Sadece sorun biz Müslümanların Allah'ın bize gösterdiği anlayış ve yaşam. İnananların da inanmayanların da adalet üzere olduğu insanca muamele gördüğü ortam ancak bu şekilde mümkün. Kadınlarının ezildiği horlandığı bir ortam bir Müslümanın kabul edemeyeceği bir ortamdır" dedi.

SULTAN: MÜSLÜMAN KADININ YAŞADIĞI ZULÜMÜ GÖRMÜYORLAR

Gazeteci yazar Saliha Sultan ise, "Filistin'de çocuğunun ölüsü başında ağlayan, Suriye'de uğradığı tecavüzün yükünü omuzunda taşıyan, Mısır'da sırtından vurulan, Bosna'da hâlâ kocasının mezarını arayan, Türkiye'de başörtülü olduğu için tacize uğradığında delil için kamera kayıtları istenen kadınların konu edilmediği hiçbir gün bana hitap etmiyor" diye konuştu.

BATI, KADINLARIN GERÇEK SORUNLARINI GÖRMÜYOR

"8 Mart Dünya Kadınlar Günü, dünyaya kendi kadın modelini sunan ve dayatan, fakat sunduğu modeldeki kadını da içine ittiği yalnızlıkta bir başına bırakan, kadınların gerçek sorunlarını görmeyen, bunun yerine sanal sorunlar üreten Batı'nın günüdür" diyen Saliha Sultan, "Demokrasiden, insan haklarından bahseden Batı'nın ikiyüzlülüğü yeni bir şey değil. Bugün ülkemizde ise başörtüsü yasağı kamusal alanda aşılmış görünüyor fakat sorunlar bitmiş değil. Bunda kadın meselesinde üst bir dil kullanmayı bilmeyen, Müslüman kadınların itibarını gözetmeyen, onların sosyal hayattaki konumunu şuursuz söylemleriyle sıfıra indirgeyen entelektüellerimizi, mütefekkirlerimizi de kabahatli buluyorum. Kadın meselesinde yeryüzündeki bütün kadınların sorunlarını kapsayan yüksek bir düşünce üretemiyorlar. Kadın meselesindeki düşünceleri İslam'a dayanmıyor, kendi düşüncelerini İslam'a dayandırıyorlar. Yeryüzünü zaman zaman maddi silahları ile talan eden Batı da; onların bu zaaflarını, zayıflıklarını görüyor ve bu noktadan, kadın üzerinden vuruyor."

Yeni Akit