SALAVAT-I ŞERİF OKUNUŞU! Salavat nedir, nasıl çekilir, çeşitleri neler? Salavat ile ilgili hadisler
Mevlid Kandili'nin bu akşam idrak edilecek oluşuyla beraber hem Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.s)'in şefaatine nail olabilmek hem de Allah'ın rızasını kazanabilmek için yapılabilecek ibadetlerin başında salavat çekmek gelmektedir. Pek çok farklı şekilde ve uzunluklarda salavatlar bulunmaktadır. Peki Salavat-ı Şerif nasıl okunur? Salavat çeşitleri nelerdir?
12. Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin abdike ve resulike ve ale'muminine vel'muminati vel'muslimine vel'muslimati.
Anlamı: Yüce Allah'ım Resulün ve kulun olan Hazreti Muhammed'e salat (rahmet eyle) Mümin olan bayan ve erkeklere Müslüman olan bayan ve erkeklere de sen merhamet eyle ya rabbim.
13. Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed kema salleyte alla İbrahime ve ala ali İbrahim. İnneke hamidun mecid.
Anlamı: Ya Rabbim sen Hazreti Muhammed ile onun aline salatu selam eyle. Hazreti İbrahim (sav) ile aline salat ettiğin gibi. Hiç şüphe yok ki sen mecidsin. Şeref ve şan sahibi sensin.
SALAVAT-I ŞERİF İLE İLGİLİ HADİSLER
Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Ezanı işittiğiniz zaman, müezzinin söylediklerinin aynısını siz de söyleyin. Sonra bana salâvat getirin. Çünkü bir kimse bana bir defa salâvat getirirse, Allah buna karşılık ona on defa salât eder. Daha sonra benim için Allah'tan vesîleyi isteyin. Çünkü vesîle, cennette Allah'ın kullarından bir tek kuluna lâyık olan bir makamdır. O kulun ben olacağımı umuyorum. Benim için vesîleyi isteyen kimseye şefatim vâcip olur." (Müslim, Salât 11)
İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları, bana en çok salât ü selâm getirenleridir." (Tirmizî, Vitir 21)
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Yanında adım anıldığı halde bana salâtü selâm getirmeyen kimse perişan olsun." (Tirmizî, Daavât 100)