Anadolu'nun saklı cennetleri

Anadolu'da bulunan ve kimsenin fazla bilmediği yerler göz kamaştırıyor.

Anadolu'nun saklı cennetleri

Trabzon ve Bayburt sınırındaki dağ sıralarının zirvesindeki krater gölleri, tatilini doğayla iç içe geçirmek isteyenleri ağırlıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Alternatif turizm arayanların ilk tercihleri arasında yer alan Doğu Karadeniz'de, Soğanlı Dağları'nın dik yamaçları arasında ziyaretçilerini kah sis bulutlarının altında kah üstünde, masmavi görüntüleriyle karşılayan göller, adeta mavi boncuğu andırıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

"Yedi Göller" bölgesi olarak bilinen 2 bin 740 rakımlı alanda yer alan Aygır Gölü, Balıklı Göl, Dipsiz Göl, İkiz Göller, Kara Göl, Sarıçiçek Gölü ile Pirömer Gölü, geçmişte sadece yöre halkı tarafından bilinirken özellikle son yıllarda yerli ve yabancı turislerce yaz aylarında tercih ediliyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Bayburt ve Trabzon'dan toprak yolla ulaşılan Aygır Gölü'ne gelen ziyaretçiler, şehrin stres ve gürültüsünden uzak doğayla baş başa bir gün geçirme fırsatı yakalarken gölün soğuk sularına ayaklarını sokarak serinlemenin tadını çıkarıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Üzengili köyü Haldizen Yaylası'ndaki Aygır Gölü'ne gelen Mehmet Uçan, yaptığı açıklamada, tatili de fırsat bilerek ailesiyle doğayla başbaşa kalmak, gürültüden uzak bir gün geçirmek istediklerini söyledi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Hiçbir yapılaşmanın olmadığı, dağların zirvesinde karların erimesiyle oluşan göl suyunun adeta insanın bütün negatif enerjisini aldığını dile getiren Uçan, "Suyu inanılmaz soğuk. Ayaklarınızı bu suya soktuğunuzda negatif enerjinizi toprağa ve suya verebiliyorsunuz. Şehirden uzaklaşmak isteyen, yoğun tempoda çalışan insanların buraya gelip çıplak ayakla toprağa basmasını, suyu girmesini herkese tavsiye ederim." dedi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

"Hala bakir, yemyeşil"

Uçan, doğadan kopmayı bir anlamda hayattan kopmaya benzettiğini ifade ederek, şunları söyledi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

"Buralar hala bakir, yemyeşil, hala toprak, doğallık bozulmamış. Bence insanlar Karadeniz'e gelsinler, Karadeniz'i görsünler. Bu güzellikleri, bu krater göllerini, bu zirveleri doyasıya yaşasınlar. Evet, deniz tatili yapılsın ama bence doğa tatilini de yaşasınlar. O stresli şehir hayatından biraz uzaklaşsınlar. Telefondan kopsunlar, sosyal medyadan kopsunlar, birazcık hayata dokunsunlar."

Anadolu’nun saklı cennetleri

Uçan'ın kızı 9 yaşındaki Alya Uçan ise İstanbul'da doğup büyüdüğünü ve bu yaylalara ilk kez geldiğini ifade etti.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Gördüğü manzarayı çok beğendiğini vurgulayan Uçan, "Çok güzel ve muhteşem bir yer. Buralar her yerde göremeyeceğiniz güzellikler. Bu yüzden bence bir kez bile olsa insanların buraya gelmelerini, bu güzelliği tatmalarını tavsiye ederim." dedi.

Anadolu’nun saklı cennetleri
Anadolu’nun saklı cennetleri

Ordu'nun Aybastı ilçesindeki Perşembe Yaylası, doğal güzellikleriyle her mevsim ziyaretçilerini büyülüyor.


Aybastı ilçesine bağlı bin 500 rakımlı Perşembe Yaylası, 1991 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla turizm merkezi ilan edilmesinin ardından Valilik ve yerel yönetimlerin yürüttüğü tanıtım çalışmaları sonucu bölgede ön plana çıkan yaylalardan biri haline geldi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Özellikle her yıl temmuz ayında düzenlenen Güreş ve Kültür Festivaliyle yoğun ilgi gören yayla, fotoğraf tutkunlarının da uğrak yeri oldu.
Doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendisine hayran bırakan Perşembe Yaylası, yazın yanı sıra kış aylarında da konuklarını ağırlıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Aybastı Belediye Başkanı İzzet Gündoğar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Perşembe Yaylası'nın Tokat iline sınır olduğunu belirterek, yaylanın sahile 65 kilometre uzaklıkta bulunduğunu söyledi.
Perşembe Yaylası'nın 4-5 il ile 20 ilçenin ortak kullandığı bir yayla olduğunu dile getiren Gündoğar, yaylada 912 yıldır festivallerin düzenlediği belirtti.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Gündoğar, Perşembe Yaylası'nın farklı özellikleri olduğuna dikkati çekerek, "En büyük özelliklerinden biri doğa harikası mendereslere sahip olması. Bu mendereslerin bir dünya mirası olarak korunması amacıyla başlatılan çalışmada son aşamaya gelmiştir. Ayrıca bu menderesleri taçlandıran Çiseli ve Uzundere şelalelerine sahibiz." dedi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Yaylaya 6-7 yıl önce yılda 200 bin turist geldiğini ancak yapılan tanıtım faaliyetleriyle yaylaya ilginin hayli arttığını vurgulayan Gündoğar, geçen yıl yaylayı 500 binin üzerine yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiğini, bu yıl sayının en az 600-700 bin civarında olmasını beklediklerini ifade etti.
Gündoğar, son yıllarda yapılan otellerle yaylada 250 yatak kapasitesine ulaşıldığını, ayrıca tesislerin 24 saat açık olduğunu kaydetti.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Yaylada imar çalışmalarının sürdüğüne işaret eden Gündoğar, şunları aktardı:
"Son zamanlarda günübirlik olarak 50'nin üzerinde tur otobüsünün yanı sıra kendi araçlarıyla Arap turistler gelmekte. Başta Suudi Arabistan olmak üzere diğer Körfez ülkelerinden turistler burayı tercih etmektedir. Burada önümüzdeki yıllarda yıllık 700-800 bin ziyaretçi sayısına ulaşılacağını, yıllık 50 bin de konaklama olacağını tahmin ediyoruz. Bu doğrultuda çalışmalarımıza devam ediyoruz." diye konuştu.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Gündoğar, Ordu Valiliğince yürütülen "Hedef 1 Milyon Turist" projesi kapsamında yaylaya yabancı gazetecilerin de sık gelmeye başladığını belirterek, basın mensuplarının ülkelerine döndüklerinde yaptıkları yayınların, bölgeye gelen turist sayısını artırdığını dile getirdi.

İşletmeci Mustafa Belen, Almanya'da emekli olduktan sonra memleketine dönerek Perşembe Yaylası'na 60 yatak kapasiteli otel açtığını ifade ederek, "Yaylamıza Körfez ülkelerinden misafirler çok yoğun gösteriyor. Otelimizi yeni açmamıza rağmen doluluk oranı çok iyi. Turistlerin ilgisinden oldukça memnunuz." dedi.

Restoran işletmecesi Erkan Güleç de yaylaya son yıllarda gelen turistlerden hayli memnun olduklarını kaydederek, "Yıllık 2 bin civarında kuzu, 5 ton köfte ve 5 ton tavuk tüketimimiz var. Özellikle belediyemiz sayesinde buralara gelen turistlerin sayısı arttı. Bu durum da yüzümüzü güldürmektedir. Sadece biz değil, diğer restoran işletmecileri de aynı şekilde günlerini yoğun geçiriyor." sözlerine yer verdi.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Bursa'nın İznik İlçesi'nde, göl kıyısındaki Müşküle Kayası'nın suya yansıyan görüntüsü sosyal medyada paylaşım rekoru kırıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri

İznik Gölü kıyısında bulunan ve bölgede Sarı Kaya olarak da adlandırılan adaya benzeyen kayanın fotoğrafı sosyal medyada tartışmalara yol açtı.

Anadolu’nun saklı cennetleri

İlk bakışta kaya ve suya yansıyan görüntüsü olarak anlaşılan fotoğraf, takipçilerin yorumlarıyla farklı anlamlar kazanarak hızla sosyal medyada yayıldı.

Anadolu’nun saklı cennetleri

Fotoğraf 90 derece sola çevrildiğinde ortasında büyük bir kurukafa onun içinde de yeleli aslan ve gözlük takmış bir maymun figürleri de ortaya çıkıyor.

Anadolu’nun saklı cennetleri
Anadolu’nun saklı cennetleri

İşte kalabalıktan uzaklaşıp da, yeni yerler keşfetmek isteyenler için Türkiye'nin en saklı köşeleri...

Anadolu’nun saklı cennetleri

Uzungöl, Trabzon