Başkanlık sisteminin getirilmesi veya mevcut sistemin değiştirilmesi meselesi siyasetin gündemine yeni girmiş değil, 1970'lerden beri gündemde ama vesayetçiler tartışılmasını bile istemedi.
Son 40 yıldır bunu kim istediyse de en sert tepkiyle karşılaştı.
Rahmetli Özal'ı önerdiğine önereceğine pişman ettiler. Siyasi partileriyle medyasıyla statükocu tüm yapılar Özal'ı "diktatör" ilan etti.
Bu noktada ilginç olan bu sistemden vesayetçi sol veya Kemalistlerin rahatsız olmaması. Hiçbiri -şikayet ediyor görünseler bile- sistemin değişmesini önermedi.
Ve daha önemlisi açık açık meydan okudular: "İktidar olabilirsiniz ama muktedirolamazsınız"Halka güvenmedikleri için, tercihleri parçalanmışzayıf siyasi partiler ve güçsüz koalisyonhükümetleriydi. Bu Batı Blok'ununda işine geliyordu. Yakın siyasi tarihimizdebu açık gerçeği çok çarpıcı biçimde anlatanbir siyasi parti ve çok sayıda koalisyon örneğivar.
Önce siyasi partiden başlayalım. Bu parti, bugün adını kimsenin hatırlamadığı 1967'de kurulan Güven Partisi'dir. Şu andaki ucube sistemi anlatacak en iyi örnek.
Kurucusu bugünlerde meydanlara çıkan hatta AB'de "hayır" kampanyası yürüten Türkiye Barolar Birliği Başkanı MetinFeyzioğlu'nun üvey dedesi Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu'ydu.
Feyzioğlu, 1960'taki darbe anayasasının da hazırlayıcılarından. 1966 yılında İsmetPaşa'nın, "Ortanın Solu"nu seçmesiyle CHP'den ayrılıp Güven Partisi'ni kurdu.
Girdiği ilk seçimde yüzde 9'la başlayan, son seçimde ise yüzde 1'e kadar düşen bu parti, 1970'ten 1980'e kadar neredeyse kurulan bütün hükümetlerin ortağı oldu.
Şimdi kimse hatırlamıyor ama TurhanFeyzioğlu, Orhan Öztrak, Ferit Melen veCoşkun Kırca gibi bu partinin önde gelenleri,sadece 12 Mart 1971 Muhtırası dönemindedeğil, 1973 sonrası hem Ecevit'in hem deDemirel'in kurduğu hükümetlerde yer aldı.
Hele CHP-MSP hükümetinin 1974 yılında bitmesinden sonra kurulan Sadi Irmak hükümeti var ki, tam bir ucube... Güven Partisi'nin 13 milletvekilinin öncülüğünde kurulan bu hükümet, sadece 13 oy aldı ve kurulamadı ama tam 3 ay bu ülkede iktidar oldu.
Bütün bu bilgiler genç yaşta vefat eden akademisyen Gürkan Bozkır'ın, Güven Partisi üzerine yaptığı çalışmada yer alıyor. O çalışmaya sık sık atıf yapan "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" kitabının yazarı Onur Erim, şöyle diyor: "Güven Partisi CHP'den koparılan8'lere kurduruldu. Bu yapı vesayetsisteminin bir kurgusuydu. Milletedayanmıyordu. Kendilerini ülke tapusununsahipleri gibi görenler, koalisyonaortak etti, içinden Melen gibiBaşbakan çıkardı. Şimdi 'hayır' ekibindeyer alan Metin Feyzioğlu, dedesininrolüne baksa, olanı kavrasa 'evet' der. Kurulu düzenin değişim ve dönüşümünüistemeyenler Feyzioğlu gibi aktörlereihtiyaç duydu hep. Artık bu dönem bitti. Seçkinci, oligarşik yapının (rahmetliTalat Halman'ın tabiriyle) 'güve'leriartık bugün bir hiçtir. Ve kavga bundandır."Aynı şey, 90'larda DYP'den 47 milletvekiliistifa ettirilerek Yalım Erez'e de yaptırılmakistendi ama olmadı.
Bugün CHP veya eski vesayetçilerin evlatlarının neden bu ucube sistemin devam etmesini istedikleri çok açık. Halkın iktidar vermeyeceğini biliyorlar ve bunun için de küçük ama etkili ortak olma hayali kuruyorlar. 16 Nisan bu kirli hesabın bozulma tarihi olacak.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.