Bak, sen!.. Hele antlaşmayabak!
Taraf ülkeler (Brezilya, Türkiye, İran) arasında zenginleştirilmiş uranyum takasının yolunu açacaksın...
Bir de antlaşmanın 4. maddesinde yakıt takasınınülkelerarası işbirliğiiçin çok olumlubir başlangıçhamlesiolduğunu yazacaksın...
Üstüne üstlük, İran bir miktar zenginleştirilmiş uranyumunu Türkiye'de saklayacak...
Vesaire, vesaire...
Bir de antlaşmada ikide bir tekrarlanan "İran'ın barışçıl nükleer haklarının hayata geçirilmesi"nden söz ediliyor ki... Dünyaya egemen güçleriçin asap bozucu birinat ve ısrar!
Çünkü onlar isterlerse...
Tabii esas olarak ABD'den söz ediyorum, bir çırpıda Viyana Grubu'nu da ikna ederek İran'ı bağlarlar. Hatta bu işi hem bir yandan "yeni birİran" inşa etmek, hem de Ortadoğu'yu yeniden dizayn etmek için tereyağındankıl çeker gibi yaparlar. Yaptılar da işte!
Ama Brezilya'ya, Türkiye'ye ne oluyormuş!
Bu kadar havaya girmek, dünyanın gerçekten beştenbüyük olabileceğinibaşka ülkelere hissettirmek affedilir şey mi?
***
İşte dün sözünü ettiğim Brezilya ve Türkiye'ye karşı yapılan ortak operasyonun temel tetikleyicisi buydu.
"Küresel merkez"in (bu deyime alışsak iyi olur!) tepesini attıran girişim ya da bardağı taşıran damla...
Yani 17 Mayıs 2010'da üç ülke (Brezilya, Türkiye, İran) arasında imzalanan nükleer takasa ilişkin Tahran Deklarasyonu... Affetmedilerbunu!
Diyeceğim şu...
Bazılarımız hâlâ anlamıyor ama Erdoğan'ın "dünya beştenbüyüktür" çıkışı ve bu bakışını pratiğe geçirme çabaları çok sarsıcı, devrim niteliğinde hamlelerdir.
Ha farkındayım, geçmişte iktidar blokunda yer alan bazıları da yol yakınken dönmeye "Karar" (büyük harfle yazalım, değil mi!) verdiler bile. Onları defterden düşün gitsin!
***
Yeni ve güçlü Türkiye yolunda ilerlemek için hep tetikte olmak gerekiyor.
Her zamankinden daha çok uyanık, daha dikkatli ve sağlam durmak gerekiyor.
Neden?
Çünkü biz "dünya beşten büyüktür" derken... Küresel merkez dünyayıdaha da daraltarak21. yüzyılı baştan tasarlamahevesinde.
Rusya'nın köşeye sıkıştırılmasına, AB'nin dağıtılma girişimlerinin artmasına, Çin'in partner'den yeniden tehdide dönüşeceği hesaplarına bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
***
NOT DEFTERİ
İktidarsızlığı iliklerine kadar yaşamayı tecrübe etmekten hiçbir şekilde kurtulamayan bir varlık varsa, o da demokratik insandır. Hiçbir şey onu sahip olduğuna inandırıldığı devasa gücü gündeme getirmekten daha çok şaşırtıp rahatsız edemez. TAGELINDBOM (Demokrasi Miti)
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.