Günlerden pazardır ya, gülelim eğlenelim, yeni sergilenen siyasi şaklabanlıklara şöyle bir bakalım:
Deniz Baykal'ın derdi cumhurbaşkanı olmak değil, olamayacağını o da bilir.
Derdi Kılıçdaroğlu'nu devirip gene partinin başına geçmek. Ufku da, dünyası da bundan ibarettir.
Siyasi tilkilik orada kalır.
Amaç, Kılıçdaroğlu'nu adaylığını koymaya zorlayıp kaybettirerek tasfiyesini sağlamak.
Öte yandan ne Fikri Sağlar'dan cumhurbaşkanı olur ne Muharrem İnce'den, bunu onlar da bilirler.
Onların da derdi partiyi ele geçirmekten ibarettir.
Peki o zaman Abdullah Gül ismi niçin ısrarla ortaya atılıyor? Gül "ciddiyealmadım" dediği halde Baykal niçin "bak bak, kesinlikle istemem diyemedi,demek ki bir umudu var" diye fiştek atıyor?
Amaç Tayyip Erdoğan'ın oylarını biraz olsun kırabilmek... İçinde debelendikleri siyasi zavallılık çukurunun çeperi bu kadardır.
İyi de, daha seçime iki buçuk sene var yahu!
Olsun, şimdiden kazanlar kaynasın, elde başka "uğraş" yok ki...
Öte yandan Aydın Doğan Bey (siz "Koç Holding" ya da "İstanbul sermayesi" diye okuyunuz) ve uşakları, ne yapacaklarına karar veremediler.
Kılıçdaroğlu'nun yerine geçirmeye adam bulamadılar.
Dolayısıyla, şimdilik oyunlarını "cumhurbaşkanlığıseçimini hiç olmazsaikinci tura bıraktırabilmek" üzerineoynuyorlar!
Ama daha seçime çok var yahu!
Olsun, biz şimdiden yolunu yapalım da...
Bakın Aydın Doğan'ın has adamı ne yazmış: "Varsayın ki Erdoğan veKılıçdaroğlu'nun toplam oyu yüzde50'yi bulmamış..."
Yok yahu, niçin varsayacakmışız?
Çünkü Fransa'da öyle olmuş ya...
Birinin değil, "ikisinin birden" toplam oyu yüzde 50'yi bulmayacak...
Bunun için AKP oylarının yüzde 25'in de altına düşmesi gerekiyor.
İkisi de ilk turda kazanamayacaklarmış, ikinci tura Meral Akşener ile Abdullah Gül kalacaklarmış... (O arada Abdullah Gül AKP'den ayrılmış, CHP'nin ve Aydın Doğan'ın isteği doğrultusunda başka bir parti kurmuş! "En Bir Hakikive de Öz Ak Parti" gibilerden bir şey...) Yani Gül Erdoğan'dan daha fazla oy almış, Akşener de Kılıçdaroğlu'ndan.
Tabiata aykırı.
Zaten arkadaş da "olacak iş değilya" demeyi ihmal etmemiş.
Öyleyse bu yersiz, zamansız ve çocukça "spekülasyonu" niçin yapıyorsun?
Bir, fitini atmak için. Kafalarda "Erdoğan zorlanır mı acaba" sorusunu şimdiden uyandırmak, nafile umutları canlı tutmak için.
İkincisi de, "ben şu anda AydınBey'in parasını, 'seçimi izleyeceğim'ayağından Paris'te niçin yiyorum"sorusuna yanıt uydurmak için. O sormazya, okuyucu sorabilir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.