İçimizde bulunan ve kendilerini milletimize yabancı gibi hissedenlerin Zeytin Dalı Harekatı'na nasıl baktıkları önemli. Ancak, Türkiye'nin Afrin'dekiterör yuvasına karşı başlattığıharekatın dışarıdan nasılgözüktüğü çok daha önemli. Özellikle batılı yayın organlarının olup bitenlere nasıl yaklaştıkları, neler olup bittiğini anlama konusunda ciddi bir kılavuz çünkü. ABD'de New York Times, harekat haberini, '72 Türk Jeti Suriye'de ABDDestekli Militanları Bombaladı' şeklinde duyururken, The Wall Street Journal, 'Türkiye Suriye'de KürtHedeflere Hava Saldırısı Başlattı' başlığını tercih etmiş. İngiltere'den Financial Times, 'Türkiye, ABD'yiDinlemedi ve Suriye'ye SaldırıBaşlattı' ve The Times, 'Türkiye,Afrin'de Kürtleri Hedef Aldı veYeni Bir Cephe Açıldı' derken, The İndependent, 'Türk Savaş UçaklarıSuriye'de Kürtleri Bombalıyor' demiş...
Almanya ve Fransa basınında da benzer bir durum var. Konuyu doğru bir şekilde haberleştirenler olsa da, bazılarının algı oluşturma çabasından taviz vermedikleri çok açık.
Algı oluşturma çabaları da bölgeyi içinden çıkılmaz bir halegetirenlerin nihai hedefleri ile ilgili. Başta ABD olmak üzere müdahil bütün ülkelerin Suriye ve bölge üzerine oldukça karmaşık hesapları var çünkü. Bu hesapların en sıkıntılı yanı ise artık devletlerin stratejikmenfaatlerinin yanında küreselşirketlerin kar hesaplarının dabelirleyici olması. Bölgede olup bitenlerin arka planı anlaşıldıkça, birçok gelişmenin bu şirketlerin karmaşık ortak yapıları sebebiyle oluştuğunu anlamak mümkün. Yayın organlarının haber ve yorumları da sahiplerinin kimliğine göre şekil alıyor. Patronları bölgeyi karıştıranşirketlerin ortaklarından iseobjektiflik rafa kalkıyor genellikle.
AFRİNAFRİNLİLER'İNDİR!..
Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı ile alakalı yabancı gazete vetelevizyonlarda yer alan haber veyorumların bariz vasfı, çoğununobjektiflikten uzak olması... Objektiflikten uzak olma sebebi ise oralardan öyle gözükmesi değil, ilgili yayın organlarının emrinde olduğu zihniyetin bakış açısı ile alakalı. Vaktiyle Filistinliler'in yaşadıkları bölgelerden kovulmaları ve burada dünyanın çeşitli yerlerinden getirilen insanlara bir devlet kurulmasını makul bir şeymiş gibi yansıtmışlardı, batılı yayın organları. Şimdi de Afrin'degerçekten neler olup bittiği veTürkiye'nin ne yapmaya çalıştığı konusuna da aynı pencereden bakarak, dünya kamuoyunu yanlış bilgilendirme peşindeler.
Oysa mesele çok açık ve net: Zeytin Dalı, Türkiye'nin gelipburnunun dibine yerleşen vekendisini şimdi olduğu gibi herdaim rahatsız etme potansiyelitaşıyan bir yapılanmayı ortadankaldırma kararlılığı sebebiyleyapılan bir harekat...
Nasıl ki hiçbir devletin ta burnunun dibine kadar gelip yerleşen bir terör odağına müsaade etmesi düşünülemezse, Türkiye'nin müsaade etmesi de beklenemez...
Suriye krizinin başlamasından hemen sonra PKK'nın bu ülkedeki uzantısı tarafından kendileri gibidüşünmeyen Arap, Türkmenve Kürtlerden arındırılıp teröryuvası haline getirilmiş Afrin'e yönelik harekat, bir anlamda 'AfrinAfrinlileri'ndir Harekatı' da aslında. Türkiye, Afrin'e yaptığı müdahale ile sadece kendi güvenliğini sağlama derdinde değil. Afrin'inyerleşik halkının çoğunu kovarakşehri işgal eden teröristleri defedip, burayı gerçek sahiplerinevermek harekatın en önemli hedeflerinden...
Tıpkı daha önce Fırat Kalkanı ve İdlip harekatlarında olduğu ve bundan sonra da olacağı gibi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.