CumhurbaşkanlığıHükümet Sistemi ile ilgilianayasa değişikliğine makul vemantıklı 'hayır' gerekçesibulamayanların ürettikleriyalanlar, zehirli bir havaoluşturdu adeta. Aslında darbir çerçevede ve kendi aralarındadönüp dolaşıyor bu zehirlihava. Ancak, dışarı sızabildiğiölçüde meseleyemakul bakanlardanbazılarının kafasınıda bulandırabiliyor.
Seçilme yaşının 18'e indirilmesi, bu kafa bulandırabilen konulardan birisi. Yapılan, esas itibariyle seçme yaşıolan 18'in aynı zamanda seçilme yaşıhaline de getirilmesi. Bu haliyle de, bir hakkın teslimi ya da bir engelin kaldırılması demek.
Hayır propagandistleri, sanki TBMM tamamen 18 yaşında gençlerle doldurulacakmış gibi bir ortam oluşturmuş durumdalar. Oysa seçilme yaşının25 olduğu daha önceki seçimlerdebu yaşta kaç kişinin meclisegirebildiğine bakmak, konuyu kavramak açısından yeterli.
18 yaş konusunda derin düşüncelere dalan ve 'diğer değişiklikler neyse,ama keşke şu 18 yaş olmasaydı' şeklinde düşünenler arasında kimler yok ki...
Şimdiki aklıyla, oğlu gibi 18 yaşında olsaydı yapacağı şeyleri düşünüp, ondan ve aynı yaştaki arkadaşlarından bu tür davranışlar göremediği için hayalleri yıkılan babalar... 18 yaş civarında olup, arkadaşlarının sorumsuzca davranışları sebebiyle kaygı duyan gençler...
Öğrencilerine ne verebildiği konusuna zerre kadar kafa yormayıp, aslında onların pek işe yaramadıkları bahanesiyle kendisini avutan öğretmenler...
Bu kategoride olanlar, meseleyebelirli ölçüde saf niyetlerle yaklaşanve millet ve memleket için kaygıduyanlar denilebilir. Onlara korkularınıngereksiz olduğunu anlatabilmek kolay.
Seçilme yaşı 18'e indirilirken yapılan 25 yaş sınırının kaldırılması, esas olarak.
18 yaş üzerine, 19, 20, 21, 22, 23 ve 24 yaşındakilere seçilme hakkı verilmiş oluyor yani. Ve bu yapılırken de, Meclisi tamamen bu yaştaki insanlardan dolduralım demiyor kimse.
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaş...
Konunun en dikkat çekici yanlarından birisi de, 15 Temmuz'da 18 yaş civarı çocukların şaşırttığı babalar, anneler, amcalar, ağabeyler... Öncesinde bir türlü'göze girmeyi başaramayan' gençler15 Temmuz gecesi yaptıklarıylabaşta ebeveynleri olmak üzereherkesi ciddi şekilde şaşırtmışlardı.
Şehit ve gazi olabileceklerini bile bile, gözlerini bile kırpmadan milli irade düşmanlarına karşı meydanlara çıkmışlar, tankların üzerine tırmanmışlardı.
Türkiye'deki 80 milyon nüfus içerisinde 18-25 yaş arasında 7.5 milyon kişi bulunuyor. Bunlar arasından hakikaten Meclise girebilecek kabiliyet ve kapasitede gençler yoktur şeklinde düşünüyor olamayız herhalde. 18 yaş düzenlemesi,bu yaştan şu kadar milletvekiliolacak diye bir şart ta taşımıyor zaten. Yani seçilmeye uygun kimse bulamaz isek, seçmeyiveririz olur biter.
Esas mesele, belli konularda harekete geçirmek istedikleri gençlere 'sizher şeyin en iyisini bilirsiniz'dedikleri halde, aslında onlarınişe yaramayacağını düşünenler...
Gençlerin kalkışma girişiminden netice hasıl olur da kıyısından köşesinden iktidara ilişiveririz diye düşünüp, Gezi Olayları'nda gençlere gaz verenlerin, şimdilerde 18- 25 arası seçilme yaşına itiraz etmeleri, ibretlik...
Gençleri istismar peşindekiler tarafından uydurulan yalanlara kanarak ülkemizi geleceğe taşıyacakCumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemikonusunda tereddüde düşenlerin hali daha da ibretlik belki de.
18-25 yaş aralığında olup ilgili değişikliğe yan bakanlara da, merhum Arif Nihat Asya'nın Fetih Marşı'ndaki sözleriyle seslenelim: "Küçük görme, hor görme,delikanlım kendiniŞu kırık abideyi yükseltecektaştasın; Fatih'in İstanbul'u fethettiğiyaştasın.!"
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.