İstanbul'danhareket ettiğimizde hafiften atıştıran bir kar yağışı vardı. Cumhurbaşkanımızla beraber Körfez gezisine katılacak heyettebulunanların çoğu,Bahreyn, Katar veSuudi Arabistan'dasıcak bir hava ilekarşılaşacaklarınıdüşünüyorlardı muhtemelen.
Ancak ilk durağımız olan Bahreyn'inbaşkentiManama'yavardığımızdayağmurkarşıladı bizi. Ertesi gün Manama sokaklarında attığımız kısa tur sırasında bölgeyi iyi tanıyan Yeni Şafak yazarı Hikmet Genç, şaşkındı. 'Bahreyn'deherhalde senede bir gün yağmuryağar. Biz de ona denk geldikgaliba' sözü ona ait.
Bahreyn'e senede bir gün yağan yağmura denk gelmeyi buradan sonraki durağımız Riyad'da unuturuz diye düşünüyorduk ki, orada da yağmur karşıladı bizi. Bölgeyi iyi bilenlerin yorumları yine aynıydı: 'Riyad'a çokaz yağmur yağar, o da size denkgeldi.' Ancak gezinin bundan sonraki durağı Katar'ın başkenti Doha'ya da yağmur içinde indiğimizde işin rengi değişti.
Yorumlar yine benzer şekildeydi: "Doha'ya çok az yağmur yağar, oda size denk geldi."Üçü de normalde sıcakolması beklenen başkentlerinhepsinde yağmurla karşılaşınca,Cumhurbaşkanımız Recep TayyipErdoğan ve heyetinin bölgeyerahmet gelmesine vesile olduğuyorumunda bulunmak düştü bizlere de...
Bahreyn, Katar ve Suudi Arabistan seyahati, bu ülkelerle olan münasebetlerin daha da geliştirilmesine yönelik. Bu ülkelerde bulunan işadamlarımızdan bazılarıyla yaptığımız görüşmeler, münasebetlerin ve tabii ki iş hacminin gelişmesi konusunda oldukça ciddi bir potansiyel olduğuna işaret ediyor.
Yapıları gereği ihtiyaçmaddelerinin büyük bir bölümünüithal eden ülkeler bunlar. Veihtiyaç duydukları kalemlerin büyükbir bölümünü ülkemizden teminetmemeleri için de bir sebep yok.
Yine her birisi adeta birer şantiyegörünümünde oldukları için de,başta inşaat olmak üzere birçok sektöraçısından da oldukça cazip yerler.
Potansiyel yüksek
Cumhurbaşkanımızın seyahati, bu ülkelerle aramızda bulunan mevzuatla ilgili bazı engellerin aşılması açısından, önemli. Ancak konu bununla da sınırlı değil. Suudi Arabistan, Bahreyn ve Katar'da da inşaat başta olmaküzere, çeşitli alanlarda faaliyetgösteren kuruluşlarımız var.
Bunların iş hacimlerinin gelişmesi ve tabii sayılarının artması, sadece bizim için değil, bu ülkeler için de faydalı.
Hemen yakında bulunan Türkiye'nin bu ülkelerinihtiyaçlarını iye belirleyip bunauygun girişimlerde bulunması ve böylelikle onlarla daha fazla iş bağlantıları kurulması, çok da zor olmayan bir şey. Hele de, Cumhurbaşkanımızın konuya olan ilgi ve katsısı bu kadar canlı iken. Bu ülkelerin nelere ihtiyaçduydukları, bunları nerelerdentemin ettikleri ve bu husustanelere dikkat ettikleri konusundaciddi çalışmalar yapmak gerek herhalde.
Böylelikle yakınlık avantajını da kullanacak ülkemiz özel sektörünün bu ülkelerle aramızdaki ticaret hacmini çok daha yukarılara çıkarması, işten bile değil.
Bu ülkelerle ilgili gelecek vaat eden ilişkiler sadece özel sektörle sınırlı değil tabii. Aynı şekilde savunma sanayibaşta olmak üzere ülkemiz kamusektöründeki birçok kuruluşaçısından da, ciddi bir pazar ve belki de potansiyel ortak olarak bakılabilir bu ülkelere...
Son gezi de, bunun böyle olduğunu gösterdi zaten...
Cumhurbaşkanımızın rahmet vesilesi olan yağmur eşliğinde gerçekleşen seyahati, ülkemiz ve bölge ülkeleri için hayırlar getirir
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.