AMERİKALIaradı dün. Gülüyordu.
"Hatırladın mı?" diye sordu önce. Bir yıl önce ABD'nin PKK'yı kullandığını ve zamanı geldiğinde çöpe atacağını söylemişti. "Neler oluyor?" diye sordum bu defa. Trump'ın seçilmeden önce Amerikan halkına verdiği vaadlere getirdi sözü. Trump seçim öncesi Suriye'den askerlerini çekeceği sözünü veriyordu. Amerikalı "Şimdi Kasım'da seçim var. Trumpseçmenine verdiği sözü tutmakiçin düğmeye bastı" dedi. Aslında Trump çok daha önceden yapacaktı bunu. Ancak neden gecikti? Bu sorunun cevabı Başkan Erdoğan'ın dün sarfettiği sözlerin içinde yatıyor. Erdoğan "EtrafıTrump'ı dinlemiyor" diyordu. O ETRAF dediği İsrail lobisinin baskısı altında olan ekibiydi. Zaten Trump dün "Dünyanın kerizi biz miyiz?" ve "Artık saçma savaşların içindeolmayacağız" diye açıklamalar yapıp Suriye'de, Fırat'ın doğusunda askerlerini çekmeye başlayınca ilk tepki İsrail lobisinden ve onların maşası medyadan geldi. Trump'a "PKK'yıyalnız bıraktı" diye saldırıya geçtiler hemen. Amerikalı dostum "Trump onları artık kale almıyor. Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyine yapacağı operasyonu ABD'nin yanısıra Rusya ve Çin de destekliyor. BM Türkiye ile koordinasyona hazırız mesajı verdi.
Ankara masada olmanın kaymağını yiyor. Diplomasi zaferiyle ve uluslararası konsensusla Suriye'ye girecek. Avrupa Birliği'nden bazı çatlak sesler gelebilir ama siz onlara aldırmayın. Suriye'de güvenli bölge kurulması, mültecilerin kendi topraklarına döndürülmesi Avrupa'nın da işine geliyor" dedi.
Sonuçta yıllardır burada "Suriye'de Türkiye olmadan çözüme ulaşılamaz" diye yazıyoruz. Finalde geldiğimiz nokta budur. Kazanan Ankara'dır.
DEAŞ ve PKK gibi örgütler hedefe ulaşmada kullanılan zavallı taşeronlardı.
Ceset torbalarına doymadılar, buna rağmen gerçeği anlayamadılar.
HDP'nin üst düzey isimlerinden biriyle karşılaşmıştık iki yıl önce bir mekanda.
Tartıştık. "Amerika oradan çekildiğinde burnundan soluyan 8 milyon mülteci ile karşı karşıya kalacaksınız. PKK'yı arkadan hançerleyen, evlerini, arazilerini işgal eden alçak bir örgüt olarak görüyorlar. ABD yanınızda olmadığında ne yapacaksınız 50 bin PKK'lı ile 8 milyon öfkeli Suriyeli'ye karşı?" demiştim. Kullanım tarihi dolduğunda çöpe atılacağını anlayamayan zavallı bir PKK var ortada. Suriye'deki kolunun sözcüsü Mustafa Bali "Amerikalılar bize söz verdiler koruyacağız diye, şimdi gidiyorlar" diye ağlıyor. Gözyaşlarını attığı twite döküp bir de ABD Merkez komutanlığına etiketliyor. Hani belki acırlar da kalırlar diye... Bir de "ABD'den açıklama bekliyoruz" diye yazmış. Güldüm. Mustafa Bali'nin akıl-bali olmadığı anlaşılıyor. Amerika aptal değil. Güçlü ve akıllı bir devlet.
Çıkarları için anasını bile satar, siz kim oluyorsunuz? Amerikan askerleri ile USA yazan tanklar üzerinde gezmesi mi kurtaracaktı PKK'lıları? Peyami Safa "Aptallar tüm hayatları boyuncaakıllı kimselerle gezseler bilebütün gerçekleri öğrenemezler. Hiç kaşık çorbanın lezzetinialabilir mi?" diyor. Evet Amerikaakıllıydı, çıkarları uğruna kaşık gibikullandı bu aptalları. Hala "ABDneden sözünü tutmadı?" diyecek kadarda ahmaklar. Gözlerine taktıklarıAmerikan gözlüğünün kendilerinikoruyacağını zannediyorlardı. "Hiçaptal görünmek istemiyorsanızgözlüklerinizi kırın" diye bir sözvar. "Made in USA" yazan gözlüğükıramadılar. Washington daçekti aldı onu. Şimdi fena haldepanikteler. ABD Suriye ateşinimaşa ile tuttuğu için acısınıalgılayamıyordu. Şimdi "Kerizbiz miyiz?" diyerek maşayı elindenatıyor. Trump "Türkiye gibi güçlü birdevlet varken, ne yapayım PKK'nınböceklerini" dedi, noktayı koydu.
Şimdi böcek olmayı kabul edenler, ezileceklerini anlayınca şikayet etme ahmaklığına düşüyor. Ulusal çıkarlarımız için hayati önem taşıyan Suriye'nin kuzeyi artık bize kaldı. Merak etmeyin.
F-35'ler de bu ülkeye gelecek. Ankara tüm oyunları bozuyor, uluslararası arena da GÜÇ gösterisi yapıyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.