HER seçim öncesi ortalığı ayağa kaldırdılar... Pensilvanya'daki trollerin daha halk sandığa gitmeden sosyal medyadan başlattığı "Oylar çalınıyor" iftiralarına çığırtkanlık yaparak katıldılar.
Sandıklar açıldığında "Şaibee" diye çığlık attılar. Hatta öyle paranoya yaptılar ki "Başkan adayımız Muharrem İnce kaçırıldı" noktasına kadar geldiler.
Seçimin ertesi sabahı YSK'yı 100 kişilik avukat ortdusuyla basacaklarını ilan ettiler... "Sokağa dökülürüz" dediler...
"Diktatör" diye bağırdılar... New York'tan karanlık dehlizlerden başlatılan, Londra'da ısıtılan, Avrupa başkentlerinde ısıtılan "Faşizmin ayak sesleri" iftiralarını slogan edindiler... Dolmuşa bindiler, hiç inmediler...
Birileri de dışarıdan Londra'dan, Amerikan bankalarından Türkiye'ye karşı saldırıya geçti. Piyasadan milyarlarca dolar kaçırdılar... Merkez Bankası'nın dolar rezervine saldırdılar. Türkiye'de iş yaptıkları şirketlere "Dolar patlayacak,kaçın" diye gaz verdiler... Bu ülkeden yüz milyarlarca dolar kaçırılmasına neden oldular. Çoğunluğu yabancı süpermarketlerde operasyon organize edip, soğana-patatese kadar zam üzerine zam yaptırdılar... Muhalefeti de "Patates-soğan" edebiyatı ile sahaya sürdüler... Hükümet halkın gıdasıyla oynayanlara savaş açarak tanzim satış noktaları oluşturdu. Bu defa da "Vaaysoğan-patates kuyrukları başladı" diye saldırdılar. Aslında bu konu onların uzmanlık alanıydı. Geçmişte de tüm anketlerde Demirel seçimi açık ara kazanıyor gözükürken, Amerikalılar devreye girdi. Ortadoğu Masası şefi Parker Hard Demirel'le görüşmek istedi.
"Seçim öncesi bizden taviz isteyecek" diyerek Demriel kabul etmedi. Vay sen misin bunu yapandı?.. Hemen düğmeye basıldı... Bir anda "Çocuklarımızölüyor, kefen yapacak BASMAbulamıyoruz" diye gazete sayfalarından taşanlar türedi. Birileri fırladı, "Ülkedetuz yok, yıkanamıyoruz" diye gürledi...
Bir "Basma-Tuz" kampanyası aldı başını gitti. O dönemde Ecevit gazeteci Fethi Akkoç'a "Biz 141 milletvekili çıkarırız,Demirel 300'ü bulur" diyordu. Demirel de bakanlara talimat verdi. "Amanbirileri kaşıyor, sakın BASMA'yazam yapmayın" dedi. Ancak Demirel'in Bakanı, Amerikalılar'ın dürtmesiyle BASMA'ya zam yapıverdi. Sonuçta 300 milletvekili bekleyen Demirel 149'a düştü, Ecevit de 184 milletvekili çıkararak rekor kırdı. O dönemde CHP'li Turan Güneş, gazeteci Fethi Akkoç'a "Yahu birileri bizifena ÜFÜRÜYOR yukarılara doğru" diyordu. İşte o birileri bu defa da seçim öncesi dolarla ekonomik operasyonlar çekip tıpkı "Basma-Tuz" gibi "Patatesve soğan" edebiyatı ile gelecek ittifakı oluşturdular. Zannettiler ki arabaya fren yaptırıp durduracaklar... Halbuki Türkiye havalanmış başka bir yolculukta... Bu Millet Erdoğan'ı Cumhur'un başkanlığına taşıyan aynı oyu vererek yine teveccüh gösterdi. Dünyaya "Benim Başkanımbelli" mesajını verdi. Ama anlayamadılar...
Her yolu denedikleri bu ülkede belediye seçimlerden bile medet umarak, düşecek Erdoğan'ı hayal edebilecek kadar kafayı sıyırdılar. Dün BBC'de "Açılan bir sayfakapandı" diyen birilerini konuşturacak kadar zevzekleştiler. Muhabirlerine "Erdoğan bu seçimleri hayatta kalmameselesi olarak görüyordu" diye sayfalarından bağırtacak kadar şizofrenik belirtiler gösterdiler. "Dönüm noktası" diye yazarak "Hurra" çektiler. İtalyan medyasından "Erdoğan sallantıda" diye böğürdüler... "Gerçi AK Parti-MHPİttifakı Türkiye genelinde oylarınve belediyelerin çoğuna sahip ama" diye yazıp sonra "Erdoğan gidiyor" hayallerine kapılan bu beyinsizleri, Financial Times uyandırdı. Mani-depresif vakanın içindekilere ""Kimse Edoğan'ınyakında devrileceğini düşünmesin" diye yazarak. Deliler koğuşunda biraz kafası çalışanlar da vardı. Ama bunların beyin ölümü gerçekleştiği için alınan yüzde 52'ye yakın oyu anlayamazlardı. Yine diktatör diye gelecekler... Aynı argümanı kullanan ve her seçim gecesinde ortalığı ayağa kaldırıp ülkeyi geren muhalefet son belediye seçimlerinde "Demokrasi"den bahsediyordu. Oh oh çok mutluydular...
Ülkede demokrasi vardı. Bir gecede bunu anlamışlardı... Bir teki bile "Diktatörlük" demedi bu "Soğan-Patates" muhalefetinin elemanları. Kim okuyup ÜFLEMİŞTİ bunlara bir anda acaba?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.