Mustafa Cengiz'den flaş itiraf: Töre ve Ibrahimovic..."
Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, TRT Spor'da yaptığı açıklamalarla gündeme bomba gibi oturdu.
Mustafa Cengiz:
İnsanların yaşamını sürdürmesi ve alışkanlıklara sahip olmasına konformizm diyorlar. Bir çiçeği yarım santim oynatın, solabilir. Futbolcular da insan, bir ortama uyum sağlaması için vakit gerekiyor. Diagne çok büyük bir futbolcu. Bir teknik heyet ne derse onun yerine getirmeye çalışırız.
Fatih hocamız da çok istedi. Bizi mali açıdan çok zorladı ama bazılarının dediği gibi bizi eksiye getirmedi, biz hala UEFA'da artıdayız. Biz UEFA'dan bağımsız bir şey yapmıyoruz. Kimse UEFA'ya zahmet edip bildirimde bulunmasın. Diagne'yi alana kadar ne çektiğimizi bir Allah, bir de Abdurrahim biliyor. Diagne gol atamadı diye yuhalamamamız gerekiyor. Onu iki kişi tutuyor, diğerlerinin gol sayısı attı. Sabretmemiz gerekiyor. Çok iyi bir insan.
Kulüpler Birliği'nde 17 kulüp bir bildiri yayınladı, biz önemli bir maça çıkacaktık. Ben Ali bey hariç tüm başkanlarla konuştum, kimse üstüne almadı. Nitekim aynı hakemlerle, aynı pozisyonları yaşayan kulüplerimiz çok sert demeçler verdi.Ben bugün katılamadım. Ama temsilcimiz vardı. Galatasaray ne zaman galip gelse yabancı sınırı gündeme geliyor. Sonra gündemde kalmasının bir nedeni oluyor. Nereden çıktı bu eleştiri, bir hafızamızı yoklayalım...
Bunu gündeme getiren kişi, milli takımlar eski teknik direktörü. Oyuncular kulüplerinde oynamıyor, Galatasaray'da oynamıyor gibi şeyler söylendi.Oysa aynı insan, bizde ya da başka yerde görev yaparken yabancı sınırına karşıydı. İş milli marşa kadar gitti. Müthiş bir algı operasyonu var. Her kulüpten 2.5 milyon TL para kesiliyor. 18 kulüpten bunu kestiğinden bu ciddi bir para oluyor.
Federasyon, aldığı bu parayı nasıl harcıyor? Bu paranın alt yapıya verilmesi gerekiyor. Yeni kurulun açık ve şeffaf olmasını istiyoruz. Rekabet kaliteyi getirir. Eğer siz rakibinizin ayaklarını kesip kendi seviyenize getirirseniz siz de küçülürsünüz. Her şeyi üretim ve talep belirliyor. Üretim var, talep yoksa fiyat düşüyor. Üretim yok, talep varsa fiyat yükseliyor. Türkiye'nin problemi bu.
Biz Eskişehir'den bir futbolcu aldık, çok zorlandık. İsim vermek istemiyorum. Biz de kendi evlatlarımızın yetişmesini ve parlamasını istiyoruz. Ben kendi vatandaşımı tercih ederim fakat siz bu aldığınız parayı nereye harcayacaksınız? VAR hakemiyle, saha içindeki hakemin konuşmalarının yayınlanmasını istedik. TFF'ye yazı yazdık. 5 dakika ne konuştu, biz konuşma bandını istedik. Galatasaray'a değil, herkes bilsin istedik. Değerli rakibimiz, Fenerbahçe'yla maçımız 2-2 bitti. Orada bizim oyuncumuza, 88. dakikada yapılan pozisyonda penaltı var.
TFF, bizi cevapsız bıraktı. UEFA'ya gittik, IFAB'a gönderdiler. Başvurun dediler. Gerekli görüldüğü takdirde, sonuca tesir ettiği takdirde yayınlanabilir' diyorlardı kurallarda. Sonunda IFAB dedi ki, bunu kesinlikle TFF ile çözmeniz gerekiyor. Ben olsaydım Federasyon Başkanı, yayınlayın derdim. Hiç kimse mutlu ve memnun değil. Hakemler bile kendinden memnun olmayabilir.
VAR bizim beklentimizde mutlak doğruluğu bulamadı. Her maç sonrası bir tartışma var. Hakemleri toplumsal olarak biz mi baskı altına alıyoruz diye düşünüyorum. Ama Galatasaray'a karşı çok cesurlar. 8 faule 6 tane sarı kart çıkarsa ki sakatlamaya yönelik değiller, ben bundan rahatsız olurum. Ben genç hakemlerden yanayım. Onlar başarılı olsun istiyorum. Bu memleketten çok iyi hakemler çıksın. Genç hakemlerimizi desteklememiz gerekiyor.
Gomis'e asla git demedik. Ne Gomis, ne biz, ne hoca, asla kötü bir niyet yoktu. Şartlar öyle gelişti. Gomis gerçekten tatlı bir adam. Kişisel hiçbir sorunum yok, hocamın da yok. Türkiye'den ayrıldıktan sonra ülkenin ve Galatasaray'ın değerini anladı bence. Seçimlere girse seçilecek neredeyse, o kadar seviliyor. Belhanda'ya resmi teklif geldi diye biliyorum. Muslera'ya resmi bir teklif yok. Hele ki Muslera'nın son iki maçından çok fazla memnunuz.
Galatasaray da diğer kulüpler gibi ekonomik sıkıntılar çekiyordu ama biz bunu yönetilebilir hale getirdik. Şu anda bir yükselişteyiz. Bu yükselişin sürekli ve devamlı olması gerekir, sonra da stabil olması gerekiyor. Düze geçmesi için bizim başarılı olmamız şart. Önemli olan sizin başarılı olmanız, galibiyet sayınız.
Şampiyon olduğunuzda Şampiyonlar Ligi'ne gidiyorsunuz, sponsorluk gelirleriniz artıyor. Bizim de arttı. Mesela Bilyoner ile anlaştık.
Türkiye ekonomik anlamda kritik bir döneme girmeseydi 20 milyonluk kar etmezdi de 2-3 katına çıkabilirdi bu sayı.
Stadımızın isim sponsoru da her an değişebilir. Uluslararası bazda birkaç şirketle görüşmelerimiz sürüyor.
Lokomotiv Moskova yöneticileri Manuel Fernandes'i bize teklif etti.
Biz de dedik ki 'madem iyi futbolcuysa siz neden bırakıyorsunuz' sonra kaldı.
Mali şartlar uymadı. Her şey vardı gündemde.
Ibrahimovic'le uğraştık. Ciddi seviyede uğraştık ama ABD'de kalmak istedi.
Ibrahimovic çok değişik bir kişilik.
Bizim en büyük görevimiz mali durumu düzeltmekti. Mali sorunlar düzeldi mi? Hayır. Ancak bir düzlüğe geçiş var. Şu anda daha stabil bir durumumuz var.
Düzlüğe geçilmesi için bizim başarılı olmamız şart. Sponsorluk gelirlerimiz geçen yıla oranla 160 milyon liraya yakın arttı.
Kimisi 'ya kayyuma mı gider' kimisi diyor ki 'ya bu işte bir iş var'. Bu konularda devlet babadır. Yol göstericidir, uzlaşmacıdır.
Ben başından beri destek yapılsın, öteleme yapılsın dedim. Ben devletimden rica ediyorum. Lütfen geri çekilmesinler.
Üç ayda bir borçsuzluk kağıdı alıyoruz. Futbolcudan bu kağıdı almayı rica edebilirsiniz. Siz devleti kandıramazsınız. Devlete borcumuzu ödemek zorundayız.
Oyunculara yapılan ödemelerde 60 günlük gecikme dönemi vardır. Bu süreçte senet yaparsınız, başka yapılandırmalara gidersiniz. Ben borcumuz yok derken bunları da ifade kastediyorum. Ozan Kabak'ı 11 milyon euroya satacağımızı hiç düşünmüyorduk. Biz eylül ayından beri 7.5'u kaldırmanın mücadelesini veriyorduk. Menajerine '7,5'a satarsan papaz oluruz' dedik. Bu tehdit değildi.
(Galatasaray Üniversitesi'nin Ali Koç'a "Yılın İş Adamı" ödülü vermesi hakkında):
Yorum yok.
En büyük hayalim Galatasaray'ın Dünya Kulüpler Kupası ve Şampiyonlar Ligi'ni en az 3-4 kere kazanmasıdır.