Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde üretilen ve üretilmesi planlanan yerli silahlar Altay muharebe tankını geliştiren otomotiv ve savunma şirketi Otokar, tankın seri üretime alınması için nihai teklifi bugün Savunma Sanayi Müsteşarlığı'na gönderecek. Otokar tarafından üretilen Türkiye'nin ilk Milli Ana Muharebe Tankı Altay'ın tasarımında, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerçekleştirebileceği her türlü harekat şartları ve katılım sağlayacağı BM/NATO harekatlarının ihtiyaçları göz önünde bulunduruldu. Bu amaçla Altay, modern tanklarda kullanılan en yeni teknolojilerle donatıldı. Altay, sahip olacağı üstün ateş gücü ve isabet oranı, yüksek hareket kabiliyeti ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en temel ve caydırıcı güçlerinden biri olacak. Altay tankında tank komutanı, nişancı, sürücü ve doldurucu olarak 4 mürettebat görev yapıyor. Altay'ın üzerinde ana silah olarak, birçok farklı mühimmatları atabilen 120 mm'lik 55 kalibre top bulunuyor. Ana silah ve yardımcı silahların kontrol edilmesi için Altay'a özel yeni nesil atış kontrol sistemi çalışmaları ise devam ediyor. Bu sistem sayesinde Altay hareket halindeki hedefleri bile çok yüksek isabet oranıyla vurabilecek. Altay tankında, her türlü tehdide karşı tankı korumak üzere tasarlanan modüler kompozit zırhlar ve mürettebatın kimyasal, biyolojik, radyoaktif ve nükleer tehditlerin bulunduğu ortamlarda görevlerini gerçekleştirmesine olanak tanıyan yardımcı sistemler de bulunuyor. Altay tankında, her türlü tehdide karşı tankı korumak üzere tasarlanan modüler kompozit zırhlar ve mürettebatın kimyasal, biyolojik, radyoaktif ve nükleer tehditlerin bulunduğu ortamlarda görevlerini gerçekleştirmesine olanak tanıyan yardımcı sistemler de bulunuyor. FIRAT KALKANI'NIN FIRTINASI! Türk Silahlı Kuvvetleri'nin DAEŞ ve YPG'ye karşı başlattığı Fırat Kalkanı operasyonunda, Suriye'nin DAEŞ kontrolündeki Cerablus kentine yaptığı yoğun atışlar sonrası, teröristlerin direnişini kıran yüzde yüz yerli Fırtına obüsleri etkin rol oynuyor. İşte dünyayı kıskandıran Fırtına obüslerinin savaş gücü özellikleri... Sakarya'nın Arifiye ilçesindeki 1'inci Ana Bakım Merkezi Komutanlığında seri üretim çalışmalarına 2001'de başlanan ve 2004-2014 yıllarında üretilen T-155 kundağı motorlu Fırtına obüsleri sürüş ve manevra kabiliyetleriyle günümüzün modern obüsleri arasında yer alıyor. Bin beygir gücündeki motorları sayesinde zorlu arazi şartlarında da hareket kabiliyetine sahip Fırtına obüsleri, 155 mm'lik NATO mühimmatıyla uyumlu tasarımı sayesinde müttefik güçlerle de ortak kullanım imkanı sağlıyor. Tamamen yerli imkanlarla, Türk mühendis ve işçileri tarafından tasarlanan Fırtına obüsleri, 20 ton zırh çeliği, 47 ton muharebe ağırlığı, 400 kilometre hareket sığasına sahip olması ve süratle mevzi değiştirebilme özellikleriyle düşmanlara korku salıyor. 40 KM'LİK MENZİL Dünya orduları arasında aynı sınıfta çok az sayıdaki silah sisteminde bulunan özelliklere sahip, 8 metrelik namlusuyla 40 kilometre uzaklıktaki hedeflere nokta atışı yapabilen TSK'nın vurucu gücü Fırtına obüsleri, küresel konumlandırma, otomatik namlu yönlendirme ve otomatik mermi doldurma sistemleri sayesinde yüksek ateş kabiliyeti sunuyor. DAKİKADA 8 ATIŞ Proje Subayı Mühendis Üsteğmen Tuncay Topçu da Fırtına obüslerinin dakikada 6 ila 8 atış yapabildiğini belirterek, şu bilgileri paylaştı: '47 ton muharebe ağırlığındaki obüs, bin beygir gücündeki motoruyla her türlü arazi şartlarında süratle hareket edebilmektedir. Hareket halindeyken ani durumlarda 30 saniyede mevzi alarak, 15 saniyede 3 ani atım yapıp tekrar 30 saniyede mevziyi terk ederek, süratle görevini tamamlamaktadır. Obüsteki muharebe sistemleri Fırtına Atış Kontrol Sisteminin hesapladığı atış komutlarını alma ve gönderme yeteneğine sahip. Fırtına hareket halindeyken 30sn. içinde atış görevine hazır olabilmekte ve ilk 15sn. içinde ani atış (darbe) olmak üzere 8 atımlık bir atış görevini bir dakika içinde tamamlaybilmektedir. Atış Kontrol Sistemi Fırtına`nın Aselsan tarafından geliştirilen özgün atış kontrol sistemi dört ana bölümden oluşmaktadır. Ataletsel Seyrüsefer Sistemi (Inertial Navigation System) Atış Kontrol Bilgisayar Otomatik Namlu Yönlendirme Sistemi İlk Hız Ölçme Radarı Obüs Ataletsel Seyrüsefer Sistemi sayesinde tevcih hattı istikamet açısını 0,3 milyem, mevzi koordinatlarını 17,5m ve mevzi rakımını 10m doğrulukla tespit edebilmektedir. Obüs ayrıca, mevcut sistemlerin aksine, tevcih herekli nişan dairesi, nişan çubuğu, ´vb. alet ve avadanlığa ihtiyaç duyulmadan çok kısa bir süre zarfında mevzilenebilmektedir. En önemli özelliği; 8-25 km arası mesafelere yapılan atışlarda farklı namlu açılarından art arda atılan üç merminin, hedefe aynı anda ulaşması ile üç adet obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilmesidir. HİSAR FÜZELERİ Türk Silahlı Kuvvetleri, askeri üs, liman, tesis ve birliklerin hava tehditlerinden korunması amacıyla değişen atış kontrol ve komuta kontrol altyapılarına uyumlu şekilde Hisar Füzelerini tasarladı. Hisar Füzeleri; askeri üs, liman, tesis ve birliklerin hava tehditlerinden korunması amacı ile sabit ve döner kanatlı uçaklara, seyir füzelerine, havadan karaya atılan füzelere ve insansız hava araçlarına karşı HİSAR-A 10 +km, HİSAR-O 16 +km menzil aralıklarında kullanılan hava savunma füzeleridir. HİSAR füzeleri aile bütünlüğü içinde modüler yapıda, farklı platform entegrasyonlarına, değişen atış kontrol ve komuta kontrol altyapılarına uyumlu şekilde tasarlanmıştır.?' şeklinde bilgiler paylaşıldı Hisar Füzelerinin fırlatıldığı sırada çekilen görüntüler yayınlandı. İşte Hisar füzelerinin fırlatıldığı andan kareler... İşte Hisar füzelerinin fırlatıldığı andan kareler... İşte Hisar füzelerinin fırlatıldığı andan kareler... Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM), FNSS Savunma Sistemleri A.Ş ile 'Silah Taşıyıcı Araçlar (STA) Projesi Sözleşmesi' imzaladı. Proje kapsamında KAPLAN paletli ve PARS tekerlekli tipte toplam 260 adet tanksavar sistemi tedarik edilecek. Bu projede geliştirilen sistemlerin, tasarım, geliştirme faaliyetleri ve prototip kalifikasyon süreçleri 2018'de tamamlanacak ve takip eden 2 yıl içerisinde 260 STA Sistemi 'milli ve yerli' üretimin örnekleri olarak Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girecek. KAPLAN; muharebe ağırlığına bağlı olarak 22-25 Bg/ton güç ağırlık oranında, otomatik şanzımanlı, ana muharebe tankları ile ortak hareket yeteneğine sahip yeni nesil zırhlı muharebe aracıdır. Araç farklı alt sistemlerin entegre edilmesi suretiyle her türlü görevi yerine getirmeye olanak sağlayan platform tasarımına sahiptir. KAPLAN, balistik malzemelerden, balistik kaynak tekniği ile birleştirilerek imal edilir. Gövde; su sızdırmaz olup, kapaklar ve tapalar su sızdırmaz contalıdır. Güç grubu kabini ile genişletilmiş sürücü bölmesi aracın ön kısmında yer alırken; nişancı ve komutan mahalleri aracın orta kısımda bulunur. Geriye kalan arka kısımda ise personel taşıyıcı versiyonunda 8 kişilik, silah kuleli versiyonun da ise 6 kişilik personel (manga) bölümü yer alır.Sürücüye, araç içerisinden dışarıyı izleme ve çepeçevre görüş imkanı sağlayan lazer korumalı cam periskoplar mevcuttur. Sürücü için karanlıkta araç kullanımına imkan sağlayan entegre gece görüş sistemleri, kullanıcının isteği doğrultusunda temin edilebilmektedir. PARS 4X4; İleri gözetleme, anti- tank ve komuta kontrol gibi özel maksatlı görevleri yerine getirmek üzere tasarlanmış bir araçtır. Araç tüm operasyonel gereksinimlere cevap verecek şekilde kurgulanmıştır. PARS 4X4, 25-30 Bg/ton gücündeki araç 1.9 m'lik düşük bir siluete ve amfibi özelliğe sahiptir. 5 kişilik mürettebatı bulunan araç hiçbir hazırlık gerektirmeden derin ve akıntılı suda operasyon yapabilir. Aracın sudaki arttırılmış manevra kabiliyeti ise, arkasında konumlandırılan iki adet su jeti ile sağlanmaktadır. Araç, suda nokta (Pivot) dönüşü yapabilmekte ve aynı zamanda arzu edildiğinde suda geri istikamete doğru hareket edebilme kabiliyetine sahiptir. Pars, mayınlara ve el yapımı patlayıcılara karşı korumalı olan aracın gövdesi, balistik malzemeden üretilmiştir. CH-47 Chinook ağır yük helikopteri dahil her türlü askeri kargo uçağı ile taşınabilmektedir. Ar-Ge Müdürü İhsan Çağatay Öncel de 'sığınak delen' olarak bilinen nüfuz edici bombanın yer üstü ve yer altındaki hedeflere karşı kullanılmak üzere tasarlanan, ardışık delici harp başlığı teknolojisine sahip ve Türkiye'de geliştirilen ilk beton delici mühimmat olduğunu kaydetti. Nüfuz edici bombanın dış geometrisinin güdüm kiti arayüzleri, kütle, kütle merkezi ve eylemsizlik özelliklerinin MK-84 (2000 libre) genel maksat bombasıyla benzer olduğunu dile getiren Öncel, şunları kaydetti: 'Nüfuz edici bomba, düşük çarpma hızlarında ve açılarında dahi yüksek delme kabiliyeti, ön delici tasarımda kullanılan önceden şekillendirilmiş parçacıklarıyla ikincil hedeflere karşı yüksek etkinliği, programlanabilir ateşleme zamanları, farklı hedef tiplerine karşı kullanılabilme özellikleri ile MK-84 genel maksat bombasıyla uyumlu tüm güdüm kitleriyle kullanılabilme potansiyeline sahiptir. Öncel, nüfuz edici bombanın hassas güdüm kiti HGK ve GBU-10-EB lazer güdüm kitiyle kullanılmaya da uyumlu olduğuna dikkati çekerek, bombanın MK-84 genel maksat bombasıyla uyumlu tüm güdüm kitleriyle kullanılabilme potansiyeline de sahip olduğunu vurguladı. Hedef tipleri, gömülü sert hedefler; Bunlar mühimmat depoları, yer altı petro kimya depoları, sığınaklar, uçak hangarları, komuta kontrol merkezleri. Yer üstü hedefler; uçak pistleri, barajlar, köprüler, kritik binalar, alan hedefleri; radar antenleri, sahip füze bataryaları, endüstriyel tesisler ve park halindeki uçaklardır.' Nüfuz edici bombanın güçlendirilmiş betonu delme özelliğine sahip olduğuna işaret eden Öncel, şu anda F-4 ve F-16 savaş uçakları için sertifikasyonunun tamamlandığını bildirdi. Drone Killer (mini insansız hava aracı katili), Türk mühendisleri tarafından yüzde yüz yerli ve milli olarak geliştirildi. Drone'lar son zamanlarda yüksek erişilebilirlik ve düşük maliyetleri sebebi ile yaygın olarak kullanılmaya başlandı. ve askerin yanı sıra, ticari, hobi hatta terörizm maksatları ile Drone'ler uçuruluyor. Ülkemizin doğusunda ki terör operasyonlarında BTÖ'nün Drone'leri aktif bir şekilde kullandığı görülüyor. 3 YENİ MİLLİ TÜFEK ÜRETİME HAZIR! Türk mühendis ve işçisi tarafından geliştirilen ve dünyadaki emsallerinden çok daha üstün özelliklere sahip 3 farklı tip tüfeğin seri üretimi için çalışmalarda sona gelindi. Milli imkanlarla geliştirilen MPT-55 piyade tüfeği ve KNT-76 keskin nişancı tüfeğinin seri üretimine bu yıl, modern makineli tüfeğin seri üretimine ise gelecek yıl sonunda geçilmesi planlanıyor. 'MPT-55 piyade tüfeğinin iki modeli var. Birinci modelimiz 'Karabin' tipi kısa modelimiz. Bu modelimizin ağırlığı 2 kilo 900 gram ve dakikada 750 atım sayısına ulaşabilmekte. Plastik şarjörü, teleskopik ayarlanabilir dipçiği mevcut. 400 metre etkili menzile sahip. Atış kabiliyeti yüksek, hafif, etkili bir piyade tüfeğidir. Özellikle meskun mahal çatışmalarında, komando birliklerinde kullanılabilecek etkili modern bir piyade tüfeğidir.' İyiiş, bu modelin uzun tipinin ise 3 kilo 200 gram ağırlığında olduğuna dikkati çekerek, 'Plastik kompozit şarjörlü ve üzerine her türlü optik sistemin takılabileceği üniversal pikatini ray sistemine sahiptir. Etkili, hafif ve tutukluk yapmayan bir silahtır. Şu an tasarım ve uygulamalarını gerçekleştirdik, ürün kalifikasyonunu gerçekleştireceğiz. Bu yıl sonunda seri imalata geçmeyi hedefliyoruz' diye konuştu. 'Dünyanın en iyi alev gizleyenine sahip' Selim İyiiş, Savunma Sanayi Müsteşarlığının modern makineli tüfek projesinin de fabrikaları tarafından yürütüldüğünü söyledi. Geliştirilen makineli tüfeğin ağırlığının 8 kilogram olduğuna dikkati çeken İyiiş, silahın iki hareketli olarak tabir edilen tam mayonlu sisteme sahip olduğunu aktardı. Konya'da bir yazılım firması, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da terör örgütü PKK'ya karşı mücadele veren asker ve polisin kullanabilmesi için 'Ankerot' adını verdiği tank görünümlü uzaktan kumandalı mini insansız araç üretti. 'Ankerot' adı verilen uzaktan kumandalı mini insansız aracın, özellikle yakın veya uzak mesafede asker ve polisin giremeyeceği noktalarda uzaktan kumanda ile kullanılabileceğini ifade edildi. Cihazın üzerine isteğe göre her türlü askeri teçhizatın yerleştirilebileceğini de belirten Elfatek Elektronik Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Düzgün, üretimlerinin ilk versiyon olduğunu ve ciddi bir çalışma sonrası bunu daha da geliştireceklerini kaydetti. Ülkeye karşı bir ahde vefa duyduklarını da dile getiren Düzgün, şöyle konuştu: 'Biz bu ülkenin okullarında okuyarak bugünlere geldik. Biz de ekip olarak bu ülkeye olan Vatan ve vefa borcumuzu askerlikten sonra da ödemek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde farklı ürünler de yapacağız. Bu bizim için bir başlangıç. Ekibimize bu noktada güveniyorum.' Analog joistikli uzaktan kumandanın Türkiye'de üretiminin olmadığını ve ilk defa kendilerinin üretmeye başladığını da ifade eden Düzgün, TÜBİTAK, KOSGEB ve Sanayi Bakanlığımızın 'tekno yatırım' projelerinden destek alarak uzaktan kumandayı geliştirdiklerini de sözlerine ekledi. 'Ankerot' firma tarafından Konya'daki Endüstri Zirvesi Fuarı'nı sergileniyor. STM DAR, ileri düzey radar teknolojisini kullanarak duvar, kapı gibi engellerin arkasındaki hedeflerin tespitini sağlayacak. Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) tarafından üretilen milli piyade tüfeği MPT-76'ya ABD, Şili, Azerbaycan gibi ülkelerden talep olduğu bildirildi. Geçmişte ordunun kullandığı G3 piyade tüfeğiyle ilgili yapılacak değişiklikleri Almanya'ya bildirmek zorunda olan bir ülkeden, kendi milli silahlarını üreten bir ülke konumuna gelindiğini vurgulayan MKEK Silah Fabrikası Üretim Şefi Mehmet Demirel, şunları kaydetti: KORAL ASELSAN tarafından özgün olarak geliştirilen, hedef ülke radarların karıştırılıp aldatılmasını ve iş yapamaz hale getirilmesini sağlayan 'KORAL' Mobil Elektronik Harp Sistemi, Hava Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildi. KORAL Mobil Elektronik Harp Sistemi için 2013'ten bu yana yürütülen yoğun sistem doğrulama ve sistem test süreci ile sistem test sürecinin son aşamasında gerçekleştirilen modern ve karmaşık yapıdaki radar sistemlerine uygulanan elektronik taarruz denemelerinden alınan olumlu sonuçlar sisteme olan güveni artırıyor. ONDAN KAÇMAK İMKANSIZ! Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) hedef istihbaratına yönelik uydu görüntüsü ihtiyacını karşılayacak olan Göktürk-1 Uydusu, çevresel testler ile yer kesimine ilişkin yazılım ve donanım birimlerinin entegrasyon faaliyetleriyle göreve hazırlanıyor. Görev ömrünün 7 yıl olduğu Göktürk-1 Uydusu'nun 2016 sonunda Fransız Guyanası'ndan fırlatılması planlanıyor. KUNDUZ - AZMİM Türk ordusunun amfibik zırhlı aracı Kunduz-Azmim, hem karada hem de suda görev yapabiliyor. FNSS tarafından üretilen zırhlı istihkam aracı, savaş sırasında en kritik bölgelerde dahi görev alabiliyor. Projeyle, askeri kullanım yanında orman alanlarının kontrolü, kaçak yapılaşmanın takibi, doğal afet sonrası en kısa sürede hasar tespiti, ürün rekolte tespiti, coğrafi harita verilerinin üretilmesi gibi pek çok sivil faaliyet alanında da görüntü ihtiyacını karşılayacak bir uydu sistemi tedarik edilmiş olacak. KUNDUZ - AZMİM Türk ordusunun amfibik zırhlı aracı Kunduz-Azmim, hem karada hem de suda görev yapabiliyor. TGC ANADOLU Tasarımı tamamlanan ilk milli fırkateyn 'TCG İstanbul'un ardından Deniz Kuvvetleri Komutanlığı adına ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından İstanbul'daki Sedef Tersanesi'nde yaptırılan Türkiye'nin en büyük ve donanımlı savaş gemisinin ismi ve borda numarası belli oldu. 8 gelişmiş savaş helikopterini taşıyabilecek gemi, Ege, Karadeniz ve Akdeniz harekat alanlarında ve gerektiğinde Hint Okyanusu ve Atlantik Okyanusu'nda kullanılabilecek. KORKUT Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın alçak ve orta irtifa hava savunma ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirme çalışmalarına Aselsan tarafından 2010'da geliştirilmeye başlanan 'Kundağı Motorlu Hava Savunma Sistemi KORKUT' geliştirme aşamasının son noktası olan atışlı testleri de başarıyla tamamladı. ATEŞ gücü MKE tarafından üretilen iki adet 35 mm'lik toptan oluşan ve hareket halinde atış yapabilen KORKUT, dakikada 1100 mermi atıyor. Ayrıca havada parçalanan 35 mm parçacıklı mühimmat da kullanılabiliyor. Menzili ise 4 kilometre. KİRPİ Adını korunması yönüyle Kirpiden alan bu araç BMC tarafından üretilmekte. Tasarım ve üretim amacı mayına karşı dayanıklı zırhlı personel taşıyıcı olan kirpinin başlıca kullanıcısı Türk Silahlı Kuvvetleridir. TULPAR Tulpar, A400M ile taşınabilirlik, modüler koruma yapısı, elektronik alt yapı ve düşük siluet gibi teknik ve taktik özellikleri ile geleceğin zırhlı muharebe aracı. Geniş iç hacmi, yüksek taşıma kapasitesi ve esnek mimarisi ile gelecekte ortaya çıkabilecek zırh ve görev donanımı ihtiyaçlarına cevap verebilecek genişleme kapasitesine sahip. URAL Otokar firmasının ürettiği bir diğer zırhlı personel taşıyıcı ise Otokal Ural. Tamamı zırh sacından üretilmiş personel kabini ile farklı tehditlere karşı sağladığı üst seviye personel korumasına ilave olarak; geniş iç hacmi ve koltuk ara mesafeleri, ergonomik tam boy koltukları, süspansiyonu ve sınıfındaki en büyük lastik ebadı sayesinde personel konforunu da en üst seviyede tutuyor. OTOKAR COBRA Otokar Cobra, Otokar firması tarafından 1997 yılında üretimine başlanan bir zırhlı personel taşıyıcı aracı. Azami 110 km hıza çıkabilen araçta bir adet 1 × 7.62 mm veya 12.7 mm makineli tüfek bulmakta. ATILGAN Atılgan; Kaideye Monteli Stinger (KMS) projesi için üretilen M113 zırhlı personel taşıyıcısını alt platform olarak kullanan, kızılötesi (ısı) güdümlü FIM-92G Stinger füzesini ana silah olarak kullanan ve öz savunması için bir adet 12,7 mm çaplı makinalı tüfek kullanan alçak irtifa hava savunma sistemi. Platform 4 veya 8 stinger füzesi taşıyabilmektedir. Tüm özellikleri bilgisayar veya operatör tarafından kontrol edilebilir. ZIPKIN Zıpkın; ASELSAN tarafından milli imkânlarla üretilen, temel silah olarak atışa hazır 4 adet FIM-92 Stinger füzesini kullanan, çeşitli algılayıcılar ile donatılmış ve tüm fonksiyonları bilgisayar tarafından denetlenen bir Alçak İrtifa Hava Savunma Sistemi. SOM FÜZESİ Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yeni gözbebeklerinden SOM (Satha Atılan Orta Menzilli Mühimmat) yeni füze projeleri kapsamında TSK'nın göz bebeklerinden biri. Karada, havada ve denizde her türlü hedefi vurabilen füzenin menzili 250 km. CİRİT FÜZESİ İlk 'Milli' füze sistemi olan ve Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine giren 'Cirit' kendi sınıfında en uzun menzile (8 km) sahip. Cirit füzesinin, başarılı performansı ile birçok ülkenin dikkatini çektiği, 2012 içinde ilk ihracatının yapılmasının öngörüldüğü ifade ediliyor. Taarruz helikopterleri için geliştirilen ve Cirit füzesinin ATAK helikopterine de entegre edildi. TCG BÜYÜKADA TCG Büyükada (F-512)'nin inşaatı 2011'de tamamlandı. MİLGEM Projesi ile TCG Heybeliada (F-511)'dan sonra yapılan gemi. TCG Büyükada'nın da, TCG Heybeliada gibi radardaki izi düşük. TCG HEYBELİADA TCG Heybeliada (F-511), Türk Deniz Kuvvetleri'ne yerli üretim gemi sağlanmasını amaçlayan MİLGEM Projesi dahilinde inşa edilen ilk Türk savaş gemisi. Deniz Kuvvetleri Günü ve Preveze Deniz Muharebesi'nin 473. yıl dönümü olan 27 Eylül 2011 tarihinde, Pendik'te bulunan İstanbul Tersanesi Komutanlığı'nda yapılan törenle hizmete girdi. RASAT UYDUSU Rasat fırlatıldığı 17 Ağustos 2012 tarihinden bu yana görevini başarılı bir şekilde sürdürüyor. Yüksek çözünürlüklü optik görüntüleme sistemine ve Türk mühendislerce tasarlanıp geliştirilen yeni modüllere sahip olan RASAT, Türkiye'de tasarlanıp üretilen ilk yer gözlem uydusu. 10 milyon dolara mal oldu. TÜBİTAK MARMARA Türkiye'de yapılan ilk araştırma gemisi TÜBİTAK Marmara, dün düzenlenen törenle denize indirildi. 13.8 milyon TL'ye mal olan 41 metre uzunluğunda ve 9.5 metre genişliğindeki gemi, sualtı canlılığı ve deniz kirliliği araştırmalarının yanı sıra gerekli donanımların eklenmesiyle petrol ve sismik araştırmalar da yapabilecek. ATAK HELİKOPTERİ Yerli teknoloji ile İtalyan platformunda üretilen ATAK taaruz helikopteri ağır silah yükü ile zorlayıcı 'sıcak hava-yüksek irtifa' görevleri için optimize edilmiş iki tipe sahip: BAYRAKTAR İHA Kale-Baykar İş Ortaklığı tarafından geliştirilen Bayraktar Taktik İnsansız Hava Aracı (İHA), uçuş testlerini başarıyla tamamladı. TSK'ya devri başlanan Bayraktar TB2 İHA, 30 saat havada kalabiliyor ve 30 bin feet yüksekliğe çıkabiliyor. Hangardan çıktığı andan itibaren tam otomatik taksi, kalkış, uçuş, iniş, frenleme ve tekrar hangara dönüş gibi özelliklere sahip. ALTAY TANKI Otokar tarafından üretilen Türkiye'nin ilk Milli Ana Muharebe Tankı Altay'ın tasarımında, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerçekleştirebileceği her türlü harekat şartları ve katılım sağlayacağı BM/NATO harekatlarının ihtiyaçları göz önünde bulunduruldu. Bu amaçla Altay, modern tanklarda kullanılan en yeni teknolojilerle donatıldı. Altay, sahip olacağı üstün ateş gücü ve isabet oranı, yüksek hareket kabiliyeti ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en temel ve caydırıcı güçlerinden biri olacak. HÜRKUŞ Türk mühendisler tarafından üretilen ikinci hava aracı olan Hürkuş saatte 574 kilometre maksimum seyir hızına ulaşabiliyor. Perdövites hızı (iniş konfigürasyonu) 143 km/sa olan Hürkuş'un maksimum tırmanma hızı ise deniz seviyesinde 22 m/s olarak belirtiliyor. RETİNAR PTR Retinar PTR, Türk üretimi taşınabilir bir radar. Amaç gözle görülemeyecek kadar uzaktaki hareketlerden haberdar olmak. Yeni radarı farklı kılan, insan ve hayvanı ayırtedebiliyor olması. Savunma sanayi şirketi METEKSAN, sınır ve alan güvenliğine yönelik 'insan ayırt edebilen' çevre gözetleme radarı 'Retinar PTR'yi üretti. İNSANSIZ HAVA ARACI ANKA Türk İnsansız Hava Aracı Anka, TAI Anka, TUSAŞ Anka veya Anka (yaygın kullanımı) Tusaş Havacılık ve Uzay Sanayi tarafından geliştirilmiş bir İnsansız Hava Aracı. Havada 24 saatten uzun kalabilme özelliğine sahip. Gece ve gündüz, kötü hava şartları da dahil, keşif, gözetleme, sabit/hareketli hedef tespit, teşhis, tanımlama ve takip amaçlı, gerçek zamanlı görüntü istihbaratı görevlerine yönelik geliştirilen insansız hava aracı TAI ANKA, söz konusu görevleri yerine getirmek amacıyla aşağıdaki faydalı yükleri taşıyabilmekte. HAVA SAVUNMA FÜZE SİSTEMİ 'HİSAR-A' Türk Silahlı Kuvvetleri'nin alçak irtifa hava savunma ihtiyacının milli imkânlarla karşılanması amacıyla başlatılan Alçak İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi (HİSAR-A) projesi kapsamında, otopilot kontrolüne sahip Kontrollü Test Füzesi (KTF-1) ve Türkiye'de de bir ilk olan çift darbeli motora sahip Balistik Test Füzesi (BTF-2) test atışları başarıyla yapıldı. YERLİ LAZER SİLAHI GELİYOR Dünyada sadece ABD'de bulunan lazer silahın yerli olarak geliştirilmesi için TÜBİTAK düğmeye bastı. Bu kapsamda, önümüzdeki 5 yıllık dönemde lazer silahı geliştirme çalışmaları tamamlanacak. Şu anda Ar-Ge ve tasarım aşamasında olan lazer silahı; insansız hava araçları ve gemiler ile güdümlü füzelerin imhasında kullanılacak.