Camileri mahya heyecanı sardı

Yarım asırlık Osmanlı geleneği mahyalar, İstanbul Edirne ve Bursa'daki tarihi camilerden ramazan gecelerini aydınlatacak. İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü atölyesinde günler süren hummalı çalışmanın ardından Sultanahmet Camisi, Eyüp Sultan Camisi, Ataşehir Mimar Sinan Camisi, Valide-i Cedid Cami, Süleymaniye Camisi ve Yeni Cami'ye asılan mahyalarda bu yıl "Hoşgeldin Mübarek Ramazan", "Hoşgeldin 11 Ayın Sultanı", "Oruç Tut Sıhhat Bul", "Oruç Arınmaktır", "Ramazan Kardeşliktir" yazıları yer alacak. Camilerdeki mahyalar, ramazan boyunca her hafta yenilenecek. Osmanlı'nın son mahyacısı Hacı Ali Ceyhan'ın çırağı Kahraman Yıldız'ın başında olduğu 4 kişilik ekip tarafından hazırlanan mahyalar camileri süslemeye başladı. Yıldız'ın yanı sıra 30 yıllık mahya ustaları Aziz Tosyalı, Süleyman Kök ve ekibin en genç üyesi Ali Murat Kayalı tarafından hazırlanan mahyaların yanmasına saatler kaldı. Ramazandan 20 gün önce çalışmaya başlayan mahya ekibi, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı'nın belirlediği veciz sözler arasından seçilen yazıları çalıştı. Caminin şerefesine çıkan ustalar, iki minare arasına getirilen halatlar arasına mahyaları dikkatle yerleştiriyor ve son elektrik kontrollerini yapıyor.

'MAHYACILIK EMEK VE SABIR İŞİ'
Genç yaşta başladığı mesleğinde 37 yılı dolduran Süleyman Kök, "emek ve sabır işi" olarak tanımladığı mesleğinin inceliklerini anlattı: "Her yazı kusursuz olması için en ince detayına kadar hesaplanır. Mahyanın püf noktası 15 watt'lık ampullerdir. Bu ampullerin watt'larının küçük olmasının sebebi, ışık topu haline gelmemesi içindir. Daha büyük wattlı ampul olursa ışık topu olur, bu sefer yazı okunmaz. Mahya, tane tane yıldız yıldız olmalı..."