Her baktıkları yerde Erdoğan’ı görmeleri paranoya değil
17.07.2017, Pazartesi
15 Temmuz'un yıldönümü de sanırım 15 Temmuz gibi dünyada bir ilkti.
Bir yıl önce askeri darbeyi püskürten halk, memleketin 81 ilinde o geceyi bir daha yaşadı.
Milyonlarca insan "bir dahaasla" mesajını, içerideki vesayet odaklarının ve dışarıdakilerin hafızasına mıh gibi çaktı.
Politik içeriği bir yana, böylesine dev ve kusursuz birorganizasyonu gerçekleştirmenin kendisi bile takdire şayan bir başarı.
Çünkü bir siyasinin 25 gün yürüyüp bir kentin meydanında birkaç yüz bin kişiyi toplamasından bahsetmiyoruz...
Sözünü ettiğimiz, bir kişinin çağrısına anında yanıt veren milyonların, gecesindememleketin her noktasındaülkeye yeniden sahip çıkmatatbikatına soyunması!
Kuşkusuz bu yurtseverlik eserinin mimarı Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Sanırım önceki gün de gece başlayıp sabah saat 07.30'da bitirdiği miting trafiğiyle de siyaset literatüründe yeni bir sayfa açmış ve rakiplerini kıskandırmıştır.
Türkiye üzerinde yeniden operasyonlara soyunmak isteyen dışarıdakileri de korkutmuştur...
***
Peki, iktidar başarır daülkenin ana muhalefet partisiboş durur mu?
Bazı vatandaşların Türkiye'nin bu gurur gecesine dahil olmaması da CHP'nin "başarısı."
Yıllardır, 7 yılda 8 seçim kaybeden ve hâlâ koltuğunda olabilen bir tek adamın idaresindeki CHP'nin yegâne işi bu: Bölmek!
Bir kişiye karşı yürüttüklerini sandıkları, çoğu zaman meşru siyasetin sınırlarını aşan mücadelede biriktirdikleri şahsi kini kitlelere mal etmek... Sandığın yanısıra, sokakta daErdoğan'ın arkasındaolan milyonlarcaseçmenintalebini, iradesiniörtülemek...
Dün de yine milyonlarca vatandaş yurtseverliğin, birliğin, dayanışmanın coşkusuyla varoluşuna anlam katarken, onlar "işlerini" yapıyordu.
Demokratik, laik, bağımsız Cumhuriyet'in taçlandığı bir gecede Erdoğan'ın perspektifinesahip çıkan milyonlarsokakta değilmiş gibi,sadece Erdoğan'ı konuşuyorlardı.
***
Çünkü Çetin Altan'ın tabiriyle "siyasetten geçinen" bu zümre, siyaset bilmediğigibi korkaktır da.
Dönüp, ülkenin çoğunluğunu oluşturan çevredekilere "sizi görmek istemiyoruz" diyemedikleri için "Erdoğan'dan sıkıldık" derler.
Kimse kusura bakmasın... Birileri etnik kimliğinden, ekonomik sınıfından, inançlarından, kültüründen rahatsız oluyor diye, birileri "a öyle mi" deyip yok olmayacak. Sinmeyecek, susmayacak...
Vatanını, darbe kılıfı geçirilmiş işgal girişimlerine teslim etmeyecek...
Seçmen, bunun için de önce, onuru olan sandıktakisiyasi tercihini, erkenkalkanın darbe yaptığı birkaranlığa yem etmemesigerektiğini çok çok iyi anladı.
Keşke siyasi bir grubun çıkarlarını kendilerinin, ülkenin, çocuklarının geleceğine endeksli sananlar da kendilerini bu dışlanmışlıktan kurtarabilseler. Kasılmadan, doğalortağı oldukları bu büyükbaşarı hikâyesine dahilolup mutlu olabilseler.
Zira herkes ne ediyorsa inanın kendisine ediyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.