Sanki birbirimizden çok farklıymışız gibi kavga ediyoruz
08.08.2017, Salı
Dün doğru dediğine bugün yanlış diyenler her kesimde yoğunlukla mevcut olduğuna göre, aceleci davranıp birilerini "Özgürlükçü" ya da "Yürekli gazeteci" ilan etmenin pek anlamı yoktur. Şimdi yayıncıları adliyelik olan bir gazeteyi çok kısa süre önce anti-militarizmin ve sivilliğin kalesi olarak hayranlıkla izlemiyor muyduk? Ya da "Hizmet"in çok kısa sürede "İhanet"e dönüştüğünü de görmedik mi?
Demek istediğim şu... Hepimiz birbirimizden çok farklı genlere sahip değiliz. 28 Şubat postmodern darbesi aktörlerinin bugünün sözde demokratları olması, bunun bir kanıtı değil mi? Acaba değişen dönemlerde birbirlerini hain ilan edenlerin birbirlerinden farksız olduklarını, Esop'un solucan hikâyesinde bulamaz mıyız?
Esop hikâyesi
Bahar gelince solucan ısınmaya başlayantoprağı delmiş ve başını dışarı çıkarmış. Yeri ve göğü ışığa boğan sıcak güneşe ve önünde uzanan yeşil kırlara bakmış. Bir ara başını arkaya çevirince, hemen geride bir başka solucanın da salınarak, bahar havasını soluduğunu görmüş, - Bahar geldiğine göre arkadaşolsak iyi olmaz mı? Birlikte dolaşır,eğleniriz, diyerek öbür solucana kur yapmış.
Ama arkadaki solucan hiç cevap vermemiş bu teklifine. Bunun üzerine bizim solucan üstelemiş... - Çok güzelsiniz, sizinle bir ömrüberaber geçirmek isterdim, demiş.
Bu sözleri duyan öbür solucan sinirli sinirli konuşup, terslemiş bizim solucanı, - Aptal solucan... Ben senin kuyruğunum, demiş.
Bizden olmayanlar
Bu tabloda bizden olmayanları da biliyoruz. Bunların 1'inci Dünya Savaşı ve sonrası döneminde İngiltere'nin, 2'inci Dünya Savaşı ve sonrası döneminde de Amerika'nın kuyrukları olduklarını çok iyi bilmiyor muyuz? Bugün Türkiye'nin bütünlüğünü ve güvenliğini tehdit eden FETÖ ve PKK herhalde "Derinmillet"in kuyrukları değildir.
Hemen unutuluyor
Ama bugün özellikle medyada meslektaşlarınaadeta ebediyen susturmayaçalışırcasına saldıranlar, birbirlerindençok farklı olmadıklarının farkınane zaman varacaklar acaba? Tasadave kıvançta birlikte olduğumuzunfarkına sadece felaketlerle karşılaştığımızzamanlarda mı varacağız? Bunu enson 15 Temmuz 2016 gecesi, bir iç savaşıneşiğinde bulunduğumuz zaman mıhatırladık? Daha da ötesi bu yaşanılanlarıhemen unuttuk mu?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.